Ülkücülere hakaret edene oy isteyen Ülkücü(!)

Dün yine esti savurdu Ülkücü lider… İstanbul’a mitili serdiklerini söyleyip Binali Yıldırım’a oy istedi. Hem de Ekrem İmamoğlu’na, müfteri bazı AKP’lilerin yaptığı gibi Rum-Pontus imalarında bulunarak.

Bay Bahçeli, kime hizmet ediyor?

-Tayyip Erdoğan’a…

Peki o Erdoğan, bu Bahçeli’ye ve Ülkücülere nelere söylemişti?

Buyurun bir kısmını okuyalım: "Kandan beslenirler, morg bekçiliği yaparlar, cenazelerde slogan atarlar, şehit istismarını çok severler, hep analar ağlasın isterler.. Irkçıdırlar… Sivas'tan öte geçemezler!.. Fatiha bilmezler, ancak bir provokatörlüğü bilirler bir de Erciyes'te ve de Kocayayla'da ulumayı!... Ama Meclis’e gelince erkeklikleri biter!..."

Yüce Tanrı kimseyi Bay Bahçeli’nin durumuna düşürmesin…

Bu derin çelişkiyi biliyorum ki MHP’li seçmen kardeşlerimiz de görüyorlar. Sıradan bir devlet memuru olan Binali Yıldırım’ın değeri yüzlerce milyon lirayı bulduğu söylenen gemileri-yatları nasıl aldığını onlar da sorgulayacaklar ve gereğini de yapacaklardır.

'KÜRDİSTAN' DİYEN KİM?
Ekrem İmamoğlu’na Rumluk yakıştırmasına kalkışan, PKK ile ilişkili göstermeye uğraşan Bay Bahçelisöyle:

*”İstiklal Harbi’nde keşke Yunan galip gelseydi!”diyen, BOP’a hizmet ettiğini açıkça söyleyen o vatan hainini destekleyen, cenazesine gidip omuz veren İmamoğlu tarafı mıydı yoksa oy istediğin Binali Yıldırımtarafı mıydı?

*Devlet içinde devlet anlamına geldiğinden Türkiye Cumhuriyeti’nin kabul etmediği “Ekümenik Patrik”ifadesini İmamoğlumu kullandı yoksa senin destek verdiğin Binali Beymi?

*ABD, PKK’ya silah veriyor diye kızıyorsunuz da o silahların Barzani bölgesinden Suriye’ye sokulduğunu niye söyleyemiyorsunuz? Barzanistan’a giderek destek veren ve Kürdistan Şehitleri için saygı duruşunda bulunan siyasetçi CHP’li mi yoksa AKP’li mi?

Sorulacak o kadar çok soru var ki… Amma velakin karşınızda AKP lideri Erdoğan’a hizmet etmeyi bir iman prensibine çevirmiş bir garip siyasetçi bulunuyor.

SOYLU’NUN TARİHE GEÇEN SÖZLERİ
Şu sıralarda İçişleri Bakanı koltuğunda oturan ve bütün çalışmasını Ekrem İmamoğlu’na çelme takma üstüne kuran Süleyman Bey’in AKP’ye ve lideri Erdoğan’a söylediklerinden bazılarını da hatırlayalım:

“20 Nisan 2008: Bu ülkenin herkese çatan ve kaos yaratan bir Başbakanı var… AKP iktidarından önce işsizlik yüzde 6’ydı bugün 11.3’e çıktı. Başbakan at üstünde durmayı nasıl beceremediyse, ülke yönetmeyi de aynı şekilde beceremedi.

10 Aralık 2008: AKP hükümeti, yanlış ekonomi politikası sonucu bayramları da millete zehir etti. İnsanlarımız gülmeyi unuttu. Beceriksizlik ve yetersizlikle, Türkiye’yi krizle karşı karşıya bıraktılar. Paçalarından yolsuzluk akıyor. Türkiye'de ihale ve yandaş belediyeciliği yapılmaktadır.

31 Aralık 2008: Çeviriyorsun, boş geliyor. Bir daha çeviriyorsun, pas geliyor. Günlerdir, Filistin'de Müslüman kardeşlerimizin yaşadığı acılar ciğerimize saplandı. Sen Olmert'le görüşüyorsun, ertesi gün bu katliamlar oluyor. Ey Recep Tayyip Erdoğan, boyun eğdin, emir eri oldun, milletin ümitlerini boşa çıkardın. Boyan döküldü Tayip Erdoğan.

25 Şubat 2009: Yolsuzluklarla mücadele edeceğim diyen hükümet, Türkiye'yi yolsuzluk çukuru içine batırdı. Tüyü bitmemişin hakkını yedirmeyeceğim dediler. Her gün tüyü bitmemiş yetimin üzerinden siyaset yapıyorlar. Bu ülkeyi rant ülkesi yapmayacağım dedi Sayın Başbakan, rantın babasını getirdi.”

Süleyman Bey! Ne güzel de konuşmuşsun bir zamanlar…

***

BU PAZARIN BEYTİ
Bundan böyle her pazar sizlerle Divan Edebiyatı şairlerinden birisinin seçkin bir beytini paylaşacağız. İşte ilk beytimiz… Bakalım, yüzlerce sene öncesinden sizlere bir şeyleri anımsatabilmiş mi?

“Hem yıkarsın berk-i şemşir-i sitemle âlemi

Hem yine dersin ser-i kuyimde feryad olmasın”

Şeyhülislam Bahayî Efendi (1601-1654)

(Hem şimşekler saçan zulüm kılıcınla dünyayı yıkarsın

Hem de dersin ki ülkemde kimse feryad etmesin.)

NOT: Bugün 14.00’ten itibaren Maltepe Park AVM’de, 2. Kattaki Toplumsal Yayınlar standında kitaplarımı imzalayacağım.

Okuyucularımı bekliyorum efendim…

Önceki ve Sonraki Yazılar