Elif Doğan Şentürk

Elif Doğan Şentürk

Uyanış

Sokaklar enteresan bir hal almaya başladı. Belediye otobüsleri, dolmuşlar, pazarlar, alışveriş merkezleri; kalabalığın olduğu her yerde bir kıpırdama söz konusu. 
Yüzlerde yavaş yavaş tebessümler belirmeye başladı.
Evet, hemen hemen herkes seçimleri konuşuyor ama bu sefer başka türlü konuşuyor.
25 Haziran sabahı her şey başka olacakmış gibi konuşuyor.
Tünelin ucunda beliren umut ışığına yö- neliş var sanki. 
O kalabalığın yüzlerindeki asıklığın yerini biraz da olsa gülümseme almış.
Üzerlerindeki korku ve baskı hala var ama ışığa yürüme gayreti de bir o kadar.  “Şu tüneli bir geçelim” çabası hâkim olmaya başlamış.
Bir alışverişte iki kız öğrencinin konuşmalarına kulak misafiri oldum.
Birinin en dikkat çekici cümlesi şuydu; “25 Haziran’a kadar, yurtdışına okul başvurusu yapmayacağım”
Tek başına bu cümle bile, dipten gelen umut dalgasının bir göstergesi olabilir mi sizce?
Farkında mısınız Atatürk posterleri birçok yere göstere göstere asılmaya başlandı?
Seven sevmeyen herkeste bir Atatürk ilgisi gözlemlemiyor musunuz?
Parti liderleri kendi anlayışlarına göre Mustafa Kemal’den referanslara başvurmuyorlar mı?
Sizce Cumhuriyete, onun kurucusuna ve kurucu değerlerine dönüş başlamadı mı?
Evet, evet, bu bir uyanış…
Okuldaki öğrencinin, fabrikadaki işçinin, tarladaki çiftçinin uyanışı.
Bu, Cumhuriyete, Atatürk’e, demokrasiye ve özgürlüğe olan inancın dışa vurumu.
Gözlemlerimden biri de oylara sahip çıkma kararlılığı.
Çoğu insan oyunu kullandıktan sonra sayım bitinceye kadar ordan ayrılmayacağını söylüyor.
Hatta emekli öğretmen olduğunu sonradan öğrendiğim biri kızına; “Sandığın başında beklemek lazım” dedikten sonra göz göze gelerek tebessümleştik.
Bütün bunlardan çıkabilecek en doğru sonuç şu olsa gerek;
Halkta bir uyanış söz konusu ve bu konudaki kararlılık gittikçe artıyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar