Vergi dairesi bu yazıyı gönderdiyse dikkat

Uygulamada “kod listesi” olarak adlandırılan Olumsuz Mükellefler Listesi'nin bir hayli uzun olması, vergi idaresini, kolay yoldan tarhiyat yapma yoluna itmektedir.
Ancak bu durum, hukuken kabul edilebilir olmayan uygulamaların da gün yüzüne
çıkmasına sebebiyet vermektedir.
Vergi daireleri, sahte fatura düzenlediği tespit edilen mükelleflerden fatura almış mükelleflere, faturaları kayıtlarından çıkarmaları, düzeltme beyannamesi vermeleri, aksi halde özel esaslara alınacakları tehdidini içerir yazılar yollayarak haksız tarhiyatlara sebebiyet vermektedir.
Çünkü vergi dairesi, faturayı kullanan mükellefin alım-satımlarının gerçek olup olmadığını vergi incelemesi yaptırarak araştırmak yükümlülüğü altındadır.
Bunun yerine işin kolayına kaçarak, fatura kullanıcısı mükellefleri düzeltme beyannamesi vermeye zorlamaktadırlar.
Piyasaya dönük bir araştırma yapılacak olursa, hem sahte fatura kesen ve hem de gerçek ticari faaliyeti olan pek çok mükellef vardır.
Sırf sahte fatura da düzenliyor diye bu mükellefin bütün faturalarının sahte olduğu şeklinde bir karine geliştirmek doğru değildir.
Kullandığı faturalar gerçek ticari faaliyetinin karşılığı olan mükellefler, zaten olması gerektiği nispette vergi ödedikleri halde, ikinci kez, hem de cezalı olarak vergi ödemeye itilmektedir.
Vergi idarelerinin kolaya kaçarak böyle yazılar gönderdikleri mükellefler genelde, ilgili yazıda yazıldığı gibi, ticaretinin gerçek olduğuna ilişkin belgeler sunarak ve dilekçe vererek düzeltme beyannamesi vermekten kaçınmakta, bunun yerine vergi idaresinin insafına teslim olmaktadır.
Çünkü vergi idaresi böyle durumlarda, açıklamayı yeterli bulmadığı takdirde, mükellefi incelemeye sevk edebilir. Oysa böyle bir yazı alan ve özel esaslara alınma tehdidiyle karşılaşan mükelleflerin yapması gereken çok daha basit bir yol vardır ki kesin olarak bu haksız tarhiyattan kurtulma imkânları vardır.
Bu yazının alınması ile birlikte düzeltme beyannamesi “ihtirazi kayıtla” verilmeli ve tahakkukun iptali için dava açılmalıdır.
Mükellefleri düzeltme beyannamesi vermeye zorlayan bu uygulamanın hukuka aykırı olduğu bu yolla karara bağlanır ve cezalı tarhiyat iptal ile ortadan kalkar.
Yüksek yargının birçok kararında bu konu açık olarak ortaya konulmuştur.
Elbette bu yolu kullanarak dava açmadan evvel düzeltme beyannamesinin ne olduğu, nasıl ihtirazi kayıtla verileceği, davanın nasıl açılacağı çok iyi bir şekilde tespit edilmelidir.
Bu davalarda usulün çok doğru izlenmesi gerekir.
Usuldeki bir hata, kesin çözüm alma imkânı varken mükellefi daha zor durumlarla karşı karşıya bırakabilir.

Önceki ve Sonraki Yazılar