Hafta başlarken bir Erdoğan klasiği yaşadık. Moskova'ya hareket etmeden önce yaptığı açıklamayla kucağımıza ateş topunu bırakan Erdoğan, "Hadi ben dönene kadar siz tartışın, kamuoyunu alıştırın" demiş oldu yine! Dediği neydi peki? "Bu kadar az bir farkla seçimin sonuçlanması halkı rahatlatmaz".

Erdoğan, Ankara'da mazbata verileceği gün yaptığı bu açıklamayla hem günlerdir süren sessizliğini bozmuş oldu hem de içeriği bilinmeyen toplantıların şifrelerini vermiş oldu. Üstü kapalı ‘Ankara-İstanbul’ pazarlığı sunulurken, "Razı olmazsanız İstanbul seçimlerini iptal istemine kadar gideriz" gözdağı verildi.

'Demokrasi' mi dediniz?

Demokrasilerde seçimler yönetimi belirlemede en önemli unsurlardan biri olsa da, sadece oy kullanmaktan da ibaret değildir. Bizde demokrasi sürecinin tamamlanabilmesi için oylar sayılırken başında bekleyeceksin, torbalara konunca mühürleteceksin, o torbaları günlerce takip edecek, gerekirse üstünde yatıp sarılarak uyuyacaksın. 'Olmadı baştan sayacağız, bir kere de sağdan sayacağız, yukarıdan aşağıya doğru sayacağız' taleplerine karşı uyanık olacaksın. Sayım merkezlerinin kapılarında tir tir titreyerek bekleyeceksin, AKP itirazlarına YSK ne cevap verecek diye yüreğin ağzında saatleri devireceksin. İtirazlar YSK tarafından reddedilirse havalara zıplayacaksın. Aralarda Erdoğan'ın ya da yüzü nefretten gerilen danışmanların son dakika açıklamalarını kaçırmayacaksın. Tüm tehditlere direneceksin ve bunlara rağmen "Bu kadar az bir fark halkı rahatlatmaz" öyle mi?

Bu halk seçimini yapmış, Erdoğan'a ders verme konusunda çekingen davransa bile AKP'ye unutamayacağı bir ders vermiş; ki bu "AKP sana söylüyorum, Erdoğan sen anla" anlamına da gelebilecek bir mesaj pekâlâ... Peki bu halkı, verdiği mesaj da göz önünde bulundurulursa, ne rahatlatır? Bunun için kahin olmaya gerek yok; mazbatanın Ekrem İmamoğlu'na verilmesi.

Biliyoruz, siz vermek istemeyeceksiniz ama biz bu kadar emekten sonra o mazbatayı alacağız.

Huzur... Zenginlik budur!

Erdoğan'ın provokatif çıkışlarına da, yurtdışı gezilerinden önce sivri açıklamalarına da, kasırga etkisi yaratan geri dönüşlerine de alıştık. Bunların hiçbiri artık şaşırtmıyor. Ama damağımızda kalan her yenilgi sonrası sessizliğinin tadı...