Samsun'da yaşayan işçi emeklisi evli ve 2 çocuk babası Mehmet Kaya, 7 yıl önce nüfus cüzdanını kaybetti. Kaya, 2,5 yıl önce evine gelen bir icra kağıdıyla şok oldu. İcra kağıdının İstanbul'dan yapılan 2 bin 500 TL'lik bir alışveriş sonucu geldiğini öğrenen Kaya, dolandırıldığını anlayarak Cumhuriyet Savcılığı'na başvurdu. Bu olaydan bir hafta sonra bu kez de 3 bin TL'lik bir icra belgesi daha eve geldi. Kaya, bu belge için de başvuruda bulundu. Ancak zamanında itirazda bulunamadığı için iki faturayı da ödemek zorunda kaldı. Ardından belirli aralıklarda Kaya'ya icra belgeleri gelmeye devam etti. Avukatı yardımıyla itirazda bulunan Kaya, bugüne kadar Cumhuriyet Savcılığı'na adına yapılmış 20 alışveriş faturası için suç duyurusunda bulundu. Dosyaların incelenmesi sonucu bir kısmı iptal edilirken bir kısmı için işlemlerin devam ettiği belirtildi. 

Bir alışveriş merkezinden hazırlanan senet karşılığı yapılan harcamada adına gösterilen nüfus cüzdanı fotokopisini alan Kaya, nüfus cüzdanın üzerinde kendi fotoğrafı yerine üzerinde mühür bulunmayan ve sonradan yapıştırılan fotoğrafı gördü. Kendi adına sahte nüfus cüzdanı ile alışveriş yapan şüphelinin yakalanmasını isteyen Kaya, Ben yapmadığım alışverişin bedelini ödedim. 2,5 yıldır kaybettiğim nüfus cüzdanını kullanarak dolandırıcılık yapan kişi ile mücadele ediyorum. Türkiye'nin çeşitli illerinden harcamalar yapıyor. İstanbul, Düzce, Zonguldak, Ankara harcanan ve ödenmediği için evime sürekli fatura, icra kağıtları geliyor. Bu kişi benim adıma parfüm, kozmetik ürünleri, nevresim takımı, çay setleri, kahve takımları, havlular, GSM hatları, kablolu TV aboneliği gibi alımlar yapıyor ve nüfus cüzdanı karşılığı senet yaptırarak bunları bana borç olarak icrayla gönderilmesine neden oluyor. Bu harcamalar 20 bin TL civarında. Ayrıca benim ödeğim miktar 5 bin 500 TL var. Onun dışında avukatlık ücreti mahkeme giderleri ve bu işler için sürekli para harcıyorum. Çok büyük maddi zararım var. Bu işin sonu nereye kadar gidecek bilmiyorum dedi.
Elinde şüphelinin fotoğrafının bulunduğunu ileri süren Mehmet Kaya şöyle devam etti
Bu adam günümüz bu teknolojisinde nasıl bulunamıyor, yakalanamıyor bilmiyorum. Benim evinde huzurum kalmadı. Ne yapayım ben kendimi mi yakayım, intihar mı edeyim. Ben savcılıktan, emniyetten yardım istiyorum. Ben emekliyim tam rahat ettim huzurla bir yaşam süreyim derken başıma böyle bir iş geldi.