Yağmaya 'Din Sosu' Hep Geçerli

Geçen yüzyılda "Nasıl olsa okumuyorlar, yalanın üstüne biraz din sosu döker vatandaşa yuttururuz." diye düşünen kasaba kurnazı siyasilerin, 21.yüzyılda da başarılı olması bir yüzyılın daha ıskalanacağının göstergesi gibi. Tarihi, bilimsel objektifliğinden koparıp hazineyi yağmalamaya kılıf olarak kullanmak, bir de bu ahlaksızlığı "muhafazakârlık" diye yutturmaya çalışmak, hatta yutturmak ahlaksızlığı hala pirim yapıyorsa toplum çürüme aşamasını geçmiş; tarihin gerçeğine gömülme noktasına gelmiş demektir.

Ellerindeki son model android telefon mucizesini neden bizden birinin keşfetmediğini düşünmeden, facebook ta sevgili arayan, bir yandan da harçlık karşılığı mitinge yürüyen kız ve erkek çocukları "Ya Allah bismillah Allahu ekber" diye bağırıyorsa tüm seçim vaatleri anlamını yitiriyor benim için. "Vatana millete hayırlı evlat yetiştirme" diye dillendirilen ve içeriği konusunda hiçbir zaman fikir birliğine varılamamış kavram yine gündemdeyse anlıyorum ki yapılmışlardan daha çok yolsuzluk girecek hayatımıza.

Çağdaş dünyaya vatandaş değil, vurgun ekonomisine kapı kulu yetiştirmeye yönelik eğitim politikaları daha ne kadar pirim yapar,  bilemiyorum ama bu kafayla siyasilerden çoluğuna çocuğuna iş isteyen baba ve annelerin azalmayacağını biliyorum.

Bir bildiğim daha var ki, "kul ekonomisi" yani üretmeden yardımlarla yaşama ve sürekli siyasilerden oy karşılığı bir şeyler isteme alışkanlığının daha uzun bir süre yaşamımızda olacağı. Kimse "Bize ve çocuklarımıza dünyada geçerli olacak bir meslek ve eğitimin yolunu açmadınız." diye şikayet etmediği ve hesap sormadığı sürece oranı değişecek ama hazine, halkın oyları ile gelenlerce yağmalanmaya devam edecek.

Önceki ve Sonraki Yazılar