Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 23 Ağustos’ta Ankara’da kabul ettiği ABD Savunma Bakanı’na PYD’ye verilen ancak PKK’lılarda ele geçirilen AT-4 roketatarların fotoğrafını göstermişti.

Türkiye sınırına yakın ve Kuzey Irak sınırlarındaki Kanireş kampından gelen PKK'lılar, havanın sisli olması nedeniyle bölgede görüş mesafesinin yer yer 1 metreye kadar düşmesini fırsat bilerek, sınırdan yaklaşık 150 metre kadar sızdı. 

Kaçakçı kontrol noktasına saldırı

PKK’lılar, saat 05.00 sıralarında, Derecik ile Şemdinli arasında bulunan ve askerler arasında Koraytepe olarak bilinen Büyüktepe Tokluyol’da kaçakçılığa karşı kurulmuş kontrol noktasına saldırdı. Çıkan çatışmada sözleşmeli erler Tayfun Kavun, Sercan Kara, Emre Karaaslan, Ömer Küçük, Uzman Çavuş Gökhan Kurak ve piyade er Erhan Karaca ile güvenlik korucuları Osman Yeşil ve Alaattin Tekin şehit oldu. Çatışmada 5 PKK'lı öldürüldü.

PYD’ye verilen AT-4 roketatar

PKK'lıların saldırıda, ABD’nin terör örgütü IŞİD'le mücadele için PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD’ye verdiği, İsveç menşeli AT-4 roketatar kullandıkları anlaşıldı. ABD’nin PYD/YPG’ye özel olarak kullanma eğitimi verdiği AT-4 roketar, zırhlı araçlar ve piyadeye karşı kullanılıyor. AT-4’lerin Milan Tanksavar füzeleri kadar etkili olduğu biliniyor. 

Toplam 39 PKK'lı öldürüldü

Saldırıdan sonra bölgede Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) unsurları hava destekli yoğun bir operasyon başlattı. İnsansız hava araçları (İHA), Kuzey Irak’a kaçmaya çalışan grubu tespit etti. Bunun üzerine savaş uçaklarının yoğun bombardımanı sonucu 14 PKK’lı öldürüldü. Çatışma ve operasyonlarda öldürülen saldırgan sayısı 19 oldu. Operasyona bölgedeki korucular da katılıyor. Kanireş kampından sızan PKK'lılar takip ve çatışmalar dün geç saatlere kadar sürerken, bölgedeki operasyonların aralıksız devam edeceği bildirildi.

Aynı saatlerde Tunceli Nazimıye Kadısırtı Dokuz Kayalar bölgesinde 9, Şırnak’ta da 11 olmak üzere toplam 39 PKK'lının etkisiz hale getirildiği ve operasyonların devam ettiği belirtildi.

Genelkurmay Başkanlığı, saldırı sonrasında bölgede yürütülen operasyonda, bir AT-4 roketatarın yanı sıra, Rus yapımı üç adet RPG-7 roketatar silahı bulunduğunu da duyurdu. Bunların dışında 10 adet roketatar mühimmatı, 8 adet sevk fişeği, 1 adet Kalaşnikof piyade tüfeği, 10 adet elbombası ve insansız hava aracı takibine karşı 5 adet özel yapılmış şemsiye ele geçirildi.

Tayini için 8 ayı kalmıştı

Şehit Piyade Uzman Çavuş Gökhan Kurak’ın (28), Zonguldak’ın Çaycuma ilçesi Karapınar beldesinde oturan babasına acı haber verildi. 

Evinin önünde gözyaşları içinde konuşan 2 çocuk babası Sezgin Kurak şunları söyledi: “Sabah hastanedeydim. Orada annemi doktora çıkardım. Tanımadığım numaradan aradılar. Kim olduğunu sordum. ‘Ben Gökhan’ın silah arkadaşıyım’ dedi. ‘Bir şey mi var?’ dedim. ‘Siz nesi oluyorsunuz?’ dedi. ‘Ben babasıyım’ dedim. ‘Ağabey Gökhan Kurak’ı kaybettik’ dedi. En son dün (önceki) akşam telefonda görüştük. İyi olduğunu söyledi. Herhangi bir durum yoktu. Doğuda görev yaptığı için şimdi evlenmek istemiyordu. Batıya tayininin çıkmasını bekliyordu. 8 ay gibi bir süresi kalmıştı. Ev alma hayali vardı ama olmadı. Kardeşi de katıldı kazandı ama ben yollamadım. O evli, 2 çocuğu var. Ben yollamadım. Yanımda durmasını istedim.”

Anne Bahriye Kurak da acı haberi aldıktan sonra sinir krizi geçirdi. Bahriye Kurak, ambulansla Çaycuma Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Şehidin arkadaşı Uğur Kara “Biz uzman çavuşluğa beraber başvurduk. En son sevgilisi olduğunu söyledi. Evlenecekti, hayalleri vardı” diye konuştu.

Tayini çıkmış ama arkadaşlarını bırakmamış

Şehit sözleşmeli piyade er Sercan Kara’nın (26) acı haberi Isparta Gelendost’a bağlı Yenice köyünde oturan baba Menderes ile anne Dilek Kara’ya verildi.

Şehit Kara’nın 4 yıldır görev yaptığı, kardeşi Adil Kara’nın da uzman er olmak için başvuruda bulunduğu öğrenildi. Şehidin kardeşi Adil Kara, şunları söyledi: “Orada yoğun bir yağmur varmış. ‘İçimde bir his var baba, 4 senedir hiç böyle hisse kapılmamıştım’ demiş. Babam da ‘Hazırlığını yaptın mı?’ diye sorunca ‘Yaptım baba’ demiş. Öyle konuşmuşlar hatta babamla dalga geçmiş bir şey olmaz diye. Sabah da biz haberini aldık. Kardeşimin İzmir’e tayini çıkmıştı. Ama orada kardeş gibilerdi. Bizden çok arkadaşlarıyla kardeş gibiydi. Bırakıp da gidemedi. ‘Biraz daha durayım, zaten Kuzey Irak’a asker götürüyorlar, burası biraz daha sakinleşsin öyle geçerim’ demişti. Nasip olmadı. Vatanına hizmetten başka bir hayali yoktu zaten. Orada şehit olmayı istiyordu. ‘Ben şehit olursam üzülmeyin, ağlamayın’ diyordu.”

Oğullarının yanına gideceklerdi

Şehit piyade sözleşmeli er Tayfun Kavun’un (26) şehadet haberi, Kırşehir Kuşdilli Mahallesi’nde yaşayan baba Recep ve anne Ayşe Kavun’a Kırşehir Vali Yardımcısı Adnan Kayık ve Askerlik Şubesi Başkanı Personel Yüzbaşı Harun Ağaç tarafından verildi. 

Şehidin Kırşehir Belediyesi’nde temizlik görevlisi olarak çalışan annesi Ayşe ve işçi babası Recep Kavun, acı haberi alınca gözyaşlarına boğuldu. 

Şehidin komşusu Duran Aslan, “Kültür Merkezi açılışında Başbakan Binali Yıldırım’a, asker oğullarının yanına Hakkâri’ye gitmek istediklerini söylemişlerdi. Yetkililer de biletlerini almışlardı” dedi.

9 ay önce göreve başlamış

Şehit sözleşmeli er Emre Karaaslan’ın acı haberi, Bursa’nın Kestel ilçesindeki ailesine ulaştı. Karaaslan’ın 9 ay önce göreve başladığı ve 34’üncü Hudut Tugay Komutanlığı’na bağlı hudut karakolunda görev yaptığı öğrenildi. Yeni evli Emre Karaaslan’ın şehit olduğu haberi, Bursa’nın Kestel ilçesi Vani Mehmet Mahallesi’nde yaşayan ailesine askeri yetkililer tarafından verildi.

Ya şimdi kabirde olsaydım

Şehit sözleşmeli er Erhan Karaca’nın (28) memleketi Samsun’daki ailesi, acı haberle yıkıldı. Anne babası 11 yıl önce boşanan ve babası Ayhan Karaca’yla yaşayan şehidin, 5 yıl önce sözleşmeli er olduğu öğrenildi. Şehit Erhan Karaca’nın sosyal paylaşım sitesine önceki gün görevdeki fotoğraflarını koyarak, “Ya şimdi kabirde olsaydım” ifadesini yazdığı görüldü.

Kırıkhan'a ateş düştü

Şehit sözleşmeli er Ömer Küçük’ün Hatay’ın Kırıkhan ilçesindeki baba evi yasa boğuldu. Ömer Küçük’ün şehit olduğu haberi, askeri yetkililer tarafından Özsoğuksu Mahallesi’nde oturan babası Cuma Küçük’e verildi. Şehidin baba evinin bulunduğu sokağın girişine Türk bayrağı asıldı.