Ülkemizde ölüm kültürü ne yazık ki yayılıyor. Öldürerek problemleri çözmek isteyenler çoğalıyor. 35 yılı aşkın süredir süren çatışmalarda 30 bini aşkın insan öldü. Kürt sorunun -bazılarımızın terör sorunu dediği- çözümü hala ufukta yok. İspanya’da iç savaşta faşist general “viva la muerta” (yaşasın ölüm) diyerek ölümü kutsamıştı. Türkiye’de de ölüm kutsanıyor. Sorunları zor yoluyla çözmek isteyenler çoğalıyor.
Şimdi soralım. Bunca yıldır binlerce insan öldü. Terör sorunu var diyenler kafalarındaki sorunu çözebildiler mi? Daha kaç bin insan ölmesi gerekiyor, böyle bir çözüm için. “Silah kullananla barış yapılmaz” deniyorsa, zaten sorun budur. Çatışanla barış yapacaksınız. Bunca ölüme rağmen hâlâ, halklar arasında bazı istisnalar dışında, doğrudan çatışmalar olmamaktadır. Bu bile daha kötüsünü önlemek için herkesin bir şeyler yapması gerektiğini göstermektedir. Metin Yeğin’in Ankara’da yayınlanan Solfasol Gazetesi’nde (Aralık 2015- Ocak 2016 sayısı) konuşması yayınlanmış. Şöyle diyor: “Bizim buradaki savaş, diğer örneklere bakarsanız eğer, çok yumuşak bir savaş. Bir kişinin bile ölmesi çok önemli tabii, ama 5 milyonluk El Salvador’da 150 bin kişi öldürüldü, bir buçuk milyon insan göç ettirildi savaş döneminde. 9 milyonluk Guatemala’da 300 bin kişi öldürüldü, milyonlarca insan göç etmek zorunda kaldı… Bana kalırsa Kürt hareketi ve biz  2009 yılından itibaren barış için hiçbir şey yapmadık.. Her şeyi bir tarafa bırakın, mesela neden “Hakikatleri Araştırma Komisyonu” inşa etmedik? Bunu mutlaka devletin mi kabul etmesi gerek? Biz toplumsal anlamda herkesin güvendiği yirmi insanı “Hakikatleri Araştırma Komisyonu” olarak ilan etseydik… Bunu hala yapmalıyız.”
Yıllarca önce Kudüs’te bulunmuştum. Filistin sorununun çözümü bizim sorunlarımızın çözümünden bence bin kat daha zordur. Buna rağmen konuştuğum bir Arap barış özlemini dile getirmişti. Ülkemizde ise barış isteği çok çok daha güçlüdür. Halk doğuda batıda barış istemektedir. Metin Yeğin bu konuda şöyle söylemiş: “Bir El Salvador gerilla komutanına ‘barış anlaşması imzalamak doğru muydu? diye sorduğumuzda ‘Halk bunu istiyordu’ diyordu. Gerillanın dağı halktır. Eğer halk barış isterse, ister kabul edin, ister etmeyin, gerilla hareketi orada barış anlaşmasını imzalamak zorundadır.”
Ölüm kültürü insanlığın altı bin yıllık bir belasıdır. Ölümü her yandan kutsayanlar yenik düşürülebilir. Onlardan daha akıllı olmak zorundayız.