Yaşasın yeni seçim!

Bu seçimin tek mağlubu var, 13 yıldır Türkiye’yi inim inim inleten AKP… Artık bugün tek başına AKP iktidarı yok! Seçimin galibi ise HDP ile MHP… CHP, başarılı kampanyasına rağmen olduğu yerde saydı…
Bu satırlar kaleme alındığı saatlerde neredeyse sandıkların tümü açılmıştı. Üç aşağı beş yukarı sonuçlar belli olmuştu. Ortaya çıkan parlamento yapısına bakıldığında ise, bundan sonraki dönemde, bu siyasetin Türkiye’yi taşıyamayacak olduğu gerçeği… Ve kuvvetle muhtemeldir ki Türkiye, yeni bir erken seçime gebe…

***

Seçim sonuçları üzerine bir analiz yapmak gerekirse;
Seçmen AKP ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın bütün dayatmalarına, “dur” dedi.
Partiler arasında önemli oy kaymaları yaşandı… AKP tabanından hem MHP’ye hem de HDP’ye önemli oranda oy gitti.
CHP seçmeni, (özellikle İstanbul’da) “tek başına AKP iktidarını” durdurmak adına, HDP’ye destek verdi.
Ve seçmen, Türkiye’nin siyasal gündemine sokulmaya çalışılan, “Başkanlık rejimi” tartışmalarına nokta koydu.

***

Peki bundan sonra ne olacak? Bu tablodan nasıl bir hükümet çıkar?
Kurulacak bir azınlık ya da koalisyon hükümeti Türkiye’yi taşıyabilir mi? Ya da 276 çoğunluk rakamını yakalayabilmek için AKP, diğer partilerden milletvekili transfer edip, yine tek başına hükümet olma yoluna gider mi?
Kanımca, ortaya çıkan tabloda esas yanıtlanması gereken sorular bunlar…
Hemen söyleyeyim… AKP’nin milletvekili transferi gibi siyasi ahlakla bağdaşmayacak bir anlayış içerisinde olacağına inanmak istemiyorum. Bunun dışındaki hükümet formulleri tartışılabilir. Ancak koalisyonların bir icraat hükümeti olabileceğine de ihtimal vermiyorum. AKP, güvenoyu alamayan 45 günlük bir azınlık hükümeti ile bir erken seçimi zorlayabilir. Bunu yaparken de gerekçe olarak şu görüşe başvurabilir:
“Biz demedik mi çoğulcu parlamenter sistemle olmaz. Böylesine parçalı bir parlamento yapısı ile istikrar korunamaz. Başkanlık sistemini bunun için istiyorduk.”
Peki bu görüş prim yapar mı? Yani, Türkiye üç ay içerisinde yeniden bir seçime giderse, AKP anayasayı değiştirecek bir çoğunluğun sahibi olabilir mi?
Asla!
Bence siyaseten intihar eder. AKP’yi getiren konjonktür, aynı şekilde O’nu “siyasi mevtalar mezarlığı”ndaki “onurlu” yerine taşır.
Gelelim, kimlerin koalisyon yapabileceğine…
Görünen en mantıklı formul; AKP – MHP koalisyonudur. AKP- HDP koalisyonu ise, eşyanın tabiatına aykırı gözüküyor. Zira, tüm seçim kampanyası boyunca kendini bağlayan bir HDP ve HDP’yi sürekli dışlayan bir Tayyip Erdoğan var. Keşke olabilse, Türkiye’de tansiyonun düşmesi adına çok önemsediğim bir formüldür ama mümkün gözükmüyor.
Bir diğer formül, büyük koalisyon… Yani, AKP – CHP koalisyonu… Aslında, Türkiye, tıpkı Almanya’da olduğu gibi keşke böylesine büyük bir uzlaşmayı sağlayabilse… Ancak hayalci olmamak lazım. Böyle bir koalisyonun yürümesi çok zordur. İkincisi böylesi bir hükümet ortaklığı bu partilerden birini yok edebilir.
Uzun sözün kısası;
Bu parlamento yapısı ve bu siyaset Türkiye’yi uzun süre taşıyamaz. En erken üç ay en geç de 2 yıl içerisinde Türkiye yeni bir seçime gider. Yani, seçim bitti, yaşasın yeni seçim!
Hayırlı uğurlu olsun!

Önceki ve Sonraki Yazılar