KEREM KINIK VS ŞAHAN GÖKBAKAR

Bir insanı en iyi nasıl tanırsınız?

Çoğunluk üç temel yoldan bahseder…

İçki masası…

Kumar masası…

Ve tatil…

Ben bu soruya yekten ‘tartışma esnasında’ yanıtını veririm.

Çünkü tartışma yalnızca karakteristik özellikleri değil;

Aynı zamanda bir insanın çeşitli ‘becerilerini’ de ortaya çıkarır.

Her şeyden önce ‘tartışma düzeyi’ diye bir gerçeklik vardır.

Mesele her ne olursa olsun, o düzeyi koruyabilmek kişinin ‘kapasitesini’ yansıtır.

***

Düzeyli tartışma, pek çok konuda kişisel birikim ve beceri gerektirir.

Şüphesiz burada olmazsa olmaz kavram ‘bilgidir’.  

Sabır, empati, pratik zekâ, hazır cevaplık, tutarlılık, soyutlama ve bunların aktarımını sağlayan dil becerisi tartışmanın düzeyini belirler.

Kötü haber…

Eğer kişide bu özellikler yoksa, ‘rezil olmak’ kaçınılmazdır.

İyi haber…

Bu özelliklerden yoksun bir kişi çoğunlukla rezil olduğunun farkına varamaz.

Ancak kişide ki bu şuursuzluk, onu bir noktadan sonra ‘alay konusu’ haline getirir.  

***

Şahan Gökbakar ve Kerem Kınık tartışması meseleye ilişkin müthiş bir örnek teşkil ediyor.

Ders kitaplarına girecek türden!

Gökbakar cephesinde ‘iyi bir tartışmanın’ alt yapısını oluşturan gereklilikler mevcut.

Hatta işin içinde ‘hiciv’ de olunca tadından yenmiyor.

Ve fakat…

Kınık cephesi tam bir fiyasko!

Bir süreç ne kadar kötü yönetilebilirse, o kadar kötü.

Bir tartışmanın düzeyi ne kadar düşürülebilirse, o kadar düşük.

Bir kişi ne kadar tutarsız olabilirse o kadar tutarsız.

Bir zihin gerçeklerden ne kadar uzak olabilirse, o kadar uzak!

Ve tartışma üslubu artık görmezden gelinemeyecek kadar çirkinleşmiş durumda!

Attığı son tweet her şeyi özetler nitelikte…

***

“Şahan gelsene afet bölgesine birlikte depremzede vatandaşlarımıza hizmet edelim. Bak ben kırk günde bölgede 15.000 km yol yapmışım.

İnan kaba saba da olsa içinde insaniyet ve vicdan taşıyan Recep İvedik gerçek hayatta yaşasaydı o gelir bizimle birlikte hizmet eder, çorba yemek dağıtırdı.

Hadi gel sahaya dertleşiriz biraz.”

Bir de paylaşımına Recep İvedik Film’inden bir sahnenin görüntüsünü eklemiş.

O görüntüde İvedik karakteri, pembe bir kıyafetle pilates yapıyor.

Düşünsenize

KIZILAY BAŞKANI Kerem Kınık, sıradan bir yurttaş olan Gökbakar’ı deprem bölgesinde hizmet etmemekle itham ediyor!

KIZILAY BAŞKANI Kerem Kınık, deprem bölgesinde ‘yaptığı yolla’ övünüyor!

KIZILAY BAŞKANI Kerem Kınık, Gökbakar’ın canlandırdığı bir kurgu karakter üzerinden ‘insanlık dersi’ veriyor!

KIZILAY BAŞKANI Kerem Kınık, Gökbakar’ı eşcinsellik göndermesi üzerinden AKLI SIRA aşağılıyor!

KIZILAY BAŞKANI Kerem Kınık, ON BİNLERİN yaşamını yitirdiği depremin ardından AKLI SIRA espri yapmaya devam edebiliyor!

***

KIZILAY BAŞKANI Kerem Kınık’ın itibarını onarması artık imkânsız görünüyor.

Ama zararın neresinden dönülürse yine de kâr zira düşmenin bir sınırı yok!

O yüzden iş -eğer hala kaldıysa- onu seven yakınlarına düşüyor.

***

Lütfen Kerem Bey’in telefonunu ivedilikle elinden alın!

Twitter hesabını pasif hale getirin!

Kerem Bey’e Kızılay’ın misyonunu anlatmaya çalışın.

Kerem Bey’e bürokratik dilden ve liyakatten bahsedin.

Zor iş farkındayım…

Ama lütfen Kerem Bey’e acının, çaresizliğin, kaybın, kimsesizliğin ne demek olduğunu anlatmaya çalışın.

Kuvvetle muhtemel anlamayacak ama siz yine de eliniz değmişken bir de istifaya çağırın…

Önceki ve Sonraki Yazılar