Yetmez ama evetçiler sahneye çıktılar...

Cemil İpekçi ne diyor?
Yüksek makamlarda,
Çok zengin,
Evli dört çocuklu eşcinseller var...
Ağzımı açarsam,
Türkiye’de yer yerinden oynar...
.
Cemil bayan efendi,
Eşcinseller dün de vardı,
Bugün de var...
Gündemi değiştirmeyi nereden talimat aldın?
.
Günümüzün derdi,
Kimin kimi becerdiği değil,
Kimin milleti becerdiği derdidir...
.
Millet becerilmiş,
Sen neyin derdindesin?
Millete dair,
Bir düşüncen yok mu?
Anlaşılan o ki,
İktidar yalakalığından PTT’den kazandığın paraların bitmiş galiba...
Azıcık erkekliğin varsa,
Çık açıkla o zaman devleti yöneten eşcinselleri...
Açıklarsan,
Bu yazdıklarımdan dolayı senden özür dileyeceğim...
.
Bir başka yetmez ama evetçi Lale Mansur...
Atatürkçü düşünceyi eleştirip aşağılıyor...
İki filmde oynayıp,
Çıplak pozlar vermekle “sanatçı” olamayacağın gibi,
Atatürk’e dil uzatmaya da senin kalibren yetmez...
.
Bu iki sanatçı müsveddesi,
Tam da yaşadığımız devrin ürünleri...
Dostoyevski’nin müthiş bir analizi var.
Diyor ki!
Bu devir,
Sıradan insanların en parlak zamanı.
Duygusuzluğun,
Bilgisizliğin,
Yeteneksizliğin,
Tembelliğin,
Hazıra konmak isteyen kuşakların devridir...
.
Yine bu iki sanat müsveddesi insana hatırlatmak isterim!
Sular yükselince,
Balıklar karıncaları,
Sular çekilince de karıncalar balıkları yer...
Devir değişince,
Siz ve sizin gibi “yetmez ama evetçiler” kendinizi,
Balık mı?
Karınca mı hissedeceksiniz?

Önceki ve Sonraki Yazılar