ÇOK şey söylenebilir seçim sonuçlarına dair…

Gece boyunca sosyal medyada paylaşılan oy çalma girişimleri, bazı sandıklara yapılan müdahaleleri, sandık görevlilerinin, sandıkların başından uzaklaştırılmalarını gördük, izledik.

Ancak bütün bunlar seçim sonuçlarını analiz etmeye yeterli değil. 

Peki, sonuçlar neden böyle oldu? -Bugün, dünyada yükselen bir milliyetçilik trendi var ve bunun Türkiye’deki yansımalarını gördük sandıkta. 

Erdoğan’nın kampanya sürecinde kullandığı dile bakın ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.

Seçime bir hafta kala, Kandil’e yapılan operasyon bile bu stratejinin bir parçası değil mi sizce?

AKP-MHP ittifakının sandığa yansımasına baktığımızda sonucu daha net olarak görebiliriz.

AKP’nin parlamento seçimlerinde aldığı yüzde 42,6 oyu, başkanlık sisteminde MHP oylarıyla tamamladığı açık açık ortada.

Cumhurbaşkanlığı seçiminde alınan oyların 52,6’ya çıkmasında da yine MHP’nin etkisi çok net görülüyor.

Bu arada AKP 1 Kasım 2015 seçimlerine göre 6 puan kaybetti...

Bunu da belirtmek lazım! Bir başka gerçeğe daha dikkat çekmek gerekir. Parlamento seçimlerinden sonraki yapıya baktığımızda MHP, özellikle AKP için kilit parti durumda.

Bu tabloya göre Erdoğan, Bahçeli’yle olan ortaklığı bozmamak için azami gayret gösterecektir.

Ancak Bahçeli’nin siyasetteki yol haritasına baktığımızda, her an bir sürprizle karşılaşmamız olasılık dışı değil.

Bir başka nokta da şu: İnce 50 gün içinde müthiş bir performans gösterdi. Çok çalıştı ve 100’ün üzerinde miting yaptı. Eğer süre biraz daha uzun olsaydı, aldığı oyun üzerine çıkacağı gerçeğini de unutmamak gerekir.

Aday açıklama konusunda, geç kalındığı eleştirileri çok da haksız değil.

Ayrıca, muhalefetin diğer adaylarının İnce kadar performans gösterememeleri ve beklentilerin çok altında oy almaları da mevcut seçimin bu şekilde sonuçlanmasının en önemli etkenlerinden biri.

Ever bu seçim çok önemliydi, milyonlar İnce’nin kazanacağı konusunda çok ümitlenmişti.

İnce’de bu inanmışlığı boşa çıkarmayacak şekilde gecesini gündüzüne katarak çalıştı.

Şunu unutmayalım; sonuçta 15 milyon seçmen İnce’ye inanarak ve isteyerek oy verdi.

Eğer seçim ikinci tura kalsaydı, diğer muhalif adayların aldıkları oyları da bu hesaba dâhil edersek, İnce çok büyük bir seçmen kitlesinin önüne düşebilir.

Şimdi bekleyip göreceğiz özellikle de CHP’de neler olacak. Yol haritası nasıl oluşturulacak?

CHP Lideri Kılıçdaroğlu ne yapacak?

Listeye giremeyen vekiller nasıl bir yol izleyecek?

İnce ne yapacak?

Bu arada üç eski genel başkanı Hikmet Çetin, Murat Karayalçın ve Altan Öymen, Ankara’da bir dizi üst düzey ziyarette bulunacaklar.

Kılıçdaroğlu, İnce ve önceki Genel Başkan Deniz Baykal’ı ziyaret edecekler.

Bu görüşmenin perde arkası da merak konusu!