Bakırköy Belediye Başkanı Dr. Bülent Kerimoğlu’nun öncülüğünde gerçekleşen  Pozitif Yaşam Buluşmaları’nın sekizincisi olan ‘Panikatak’ konulu söyleşide konuşan Uzman Klinik Psikolog Yasemin Onan, katılımcılara panikatağın tanımını ve belirtilerini anlatarak rahatsızlık hakkında önemli tavsiyelerde bulundu.
Panik atağın kalp sıkışması, ruh daralması, göğüste sıkışma, çarpıntı, titreme, terleme belirtileri ile ortaya çıktığını ifade eden Onan, “Bu belirtileri yaşayan hastalar; ölüyorum, aklımı kaçırıyorum, kalp krizi geçiriyorum paniğine kapılarak, atağı beklemeye başlıyor. Hasta, acil servislere başvuruyor. Tetkikler temiz çıktığında, hastaya sakinleştirici yapılıyor ve stresten olduğu söyleniyor.” dedi.

Çoğunlukla Ergenlikle Başlar
Panik atak stresle beslenir diyen Onan, “Kontrolümüz dışımızda gelişen her konu bedenimizde bazı tepkileri açığa çıkarır bu çoğunlukla korkudur. Yaşanan korkunun bir daha yaşanacağını düşünmek yani korkudan korkmak panik bozukluğu doğuruyor. Ataklarımız işte tamda bu andan itibaren başlar. Genel itibariyle ergenlikle başlayan bu rahatsızlıkta; bayılma, kalp krizi, ölüm gibi sonuçlar yoktur. Ama beynin gönderdiği sinyallerle gelişen ve yaklaşık bir saati bulan semptomların vücutta ortaya çıkmasıdır.” dedi.

Korkularımızdan Korkmamayı Öğrenmeliyiz
Onay, panik atağın tedavi yollarına dikkat çekerek, “İlaç kullanmak, beyindeki kimyasalları düzenleyerek, kişiyi sakinleştirir. Kaygıları kontrol altına almada doğru bir yöntemdir. Ancak beraberinde psikolojik destek de almak gerekir. İlk tedavi, korkularımızdan korkmamayı öğrenmektir. Sonra bir uzman tarafından yönetilen bir tedavi süreci ve en sonunda zihin havuzumuzu boşaltarak tedaviyi tamamlayabiliriz. Hayatımız bir havuz gibidir yaşadığımız her şeyi bu havuzda biriktiriyoruz. Sıkıntı sorun huzursuzluk hepsi bu havuzda birikir. Doğal olanı da budur. Doğal olmayan havuzun boşaltma vanasını insanların koymayı unutmasıdır. O havuz bir gün dolacak ve bir damlayla taşmaya başlayacaktır. Zihin havuzumuz elbet dolacaktır yapmamız gereken zihin havuzumuzu gerektiğinde boşaltmayı bilmeliyiz.” tavsiyelerinde bulundu.