Zihinsel kölelik

İspanya’da bir toplantıdayız. Katılanlar Akdeniz çevresindeki ülkelerin Tarım Ekonomisi Derneği başkanları. Ben de ülkemizi temsil ediyorum. CIHEAM adında Akdeniz ülkelerinde tarımı geliştirmeyi ve işbirliği yapmayı amaçlayan bir kuruluşun davetlisiyiz. Türkiye de bu kuruluşa üye. Toplantıdan somut bir şey elde edilemiyor. Ancak şaşırtıcı gözlemler yapıp bilgiler ediniyorum. Yemekten sonra Fas ve Yunanistan tarım ekonomisi dernekleri başkanları ile yürüyerek kongre merkezine dönüyoruz. Derken Faslı “iyi ki Fas’ı Fransızlar işgal etmiş. Bu sayede tren istasyonumuz var. PTT binamız var” diyor. Hayretle “Fransızlar sizi soymak için bunları yapmak zorundaydı” diyorum. Hayretimi daha da arttıran şey Yunanlının söze girip “Hindistan’ı İngilizler işgal etti. Bu sayede şimdi şakır şakır İngilizce konuşuyorlar” diye ona destek çıkması. “Emperyalizmin saldırısına uğramış ve bu sayede gelişmiş ülke var mı?” diye soruyorum. Şüphesiz cevap yok.

  Bu konuşmalar emperyalizmin önce beyinleri köleleştirmekle işe başladığını gösteriyor. Kısa bir süre emperyalizmin açık işgaline uğramış ve Osmanlı’nın son döneminde yarı sömürge olmuş ülkemizde bugünlere kadar sağcıları da dâhil olmak üzere bu tür açıktan emperyalizm propagandası yapanlara rastlamıyorduk. Ama geçtiğimiz yıllarda iki şaşkın genç kız “keşke İngiltere bizi işgal etseydi” diye televizyonda açıklamışlardı. 

Başta Arap ülkeleri olmak üzere çoğu İslam ülkesi ya İngilizler ya da Fransızlar tarafından uzunca yıllar açık işgale uğramış idi. Bunlardan petrol zengini olmuşlar hariç zenginleşen hiç yok. Petrol zenginleri ise uygarlaşmış değil. İnsan hakları hepsinde ayaklar altında. Bir tek Türkiye var ki bu rezillikleri cumhuriyet sayesinde epeyce yırtabilmiş.

Ancak anlaşılıyor ki artık emperyalizm ülkemizde de bazı beyinleri köleleştirebiliyor. İşte bunların sayısı artabilirse o zaman ülkemizi tam teslim alabilecekler. Amin Maalouf adlı Lübnan’lı yazarın “Çivisi Çıkmış Dünya” adlı kitabında da belirttiği gibi Atatürk ve arkadaşları insanlarımıza onurunu geri vermiştir. Bu nedenle ülkemizde bu tür emperyalizmi açıktan öven insanlar bulunamıyordu. Artık bulunabiliyor. Cumhuriyet döneminde her sorunun çözüldüğü elbette ileri sürülemez. Hatta örneğin istenmesine rağmen bir toprak reformu gerçekleştirilememiştir. Ancak Osmanlı’dan en önemli farkı bağımsız bir ülke olarak yaşayabileceğimiz konusunda insanlara verdiği özgüvendir.

Emperyalizm önce beyinlerden yakalıyor. Gövde, kol ve bacaklar bunu takip ediyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar