S. Ersu Hızır

S. Ersu Hızır

20 Temmuz dün - bugün

Bugün Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 42. yıldönümü.
Yunanistan da iktidara gelen askeri cuntanın Kıbrıs’ta gerçekleştirdiği katliamı durdurmak amacıyla TBMM’nin yetkilendirdiği Ecevit Hükümeti, Kıbrıs’a asker çıkarma kararı alarak uyguladı.
Kıbrıs Harekâtı’nı tüm engellemelere karşın geçekleştiren halkın desteğini arkasına alan ordumuzca başarıyla gerçekleştirildi.
Kıbrıs Harekâtı sonrası Yunanistan’da askeri cunta düşerek, demokrasiye geçildi.
TBMM’nin Cumhuriyet tarihimizdeki yeri ve önemi tartışılamaz.
Ancak; demokratik, laik Cumhuriyetimizin kuruluşunun ilan edildiği, bağımsızlığımızın simgesi, TBMM dört gün önce bazı darbe girişimlerince bombalandı.
Cumhuriyet tarihimizde ilk kez yaşadığımız bu üzücü olay, milletin değerlerinin birilerince tahrip edilerek halkı kışkırtmaya yönelik, hukukun üstünlüğünü, demokrasiye bağlılığını ortadan kaldırmaya yönelik davranışların ve buna cüret edenlerin yapabileceklerini ve anlayışlarını göstermiştir.
Darbe girişiminde bulunanları, parlamenter demokrasiyi ortadan kaldırmaya yönelenleri, sivil halka ateş açanları, tankları masum vatandaşın üzerine sürenleri, özgürlükleri kısan cunta yönetimi özlemcilerini bir kez daha şiddetle kınıyor, adaletin gerekli cezaları vereceğine inanıyorum.
Yaşanan süreçte darbe girişiminin başarısız olması sevindiricidir.
Darbecilerin başarısız olmasında, ordu içerisinde onlara karşı duran çatışan demokrasiye inanmış subay-astsubaylarımız, emniyet mensuplarımız, medyamız ve halkımızdır.
Çok sayıda askerimiz, polisimiz, vatandaşımız canını yitirdi, birçoğu yaralandı.
İçimiz buruk, gözlerimiz yaşlı.  
Olaylar sırasında iyi bir sınav veren medyamızın bundan sonra da doğru, tarafsız, bize ait değerleri yıpratıcı değil içindeki eksiklikleri giderici, toplumu birleştirici, aydınlatıcı, yayınlarla olayların perde arkasını öğrenmemizi sağlayacaktır.
Toplum üzerinde farklı kesimlerce psikolojik uygulamalar yapılarak, özellikle bizi Ortadoğu çıkmazına sürüklemek isteyecek çevrelerin oyunlarına karşı uyanık olmalıyız.
Kahramanmaraş olayları, Sivas Katliamı, yakın tarihimizde yaşadığımız unutmamız gereken olaylar.
Bu konuda özellikle ajansların doğruluğunu teyit etmeden haber kullanmamalılar.
Yaşadığımız bu hassas günlerde hepimiz çok dikkatli olmak zorundayız.
Hepimiz sağduyu ile eleştiri-öz eleştiri yapmalı, daha iyiyi, daha güzeli bulmalıyız.
Türkiye’nin; 21 yüzyılın evrensel normlarına uygun laik, demokratik, sosyal bir hukuk devleti olabilmesi için bilimin ışığında hep birlikte mücadele etmeliyiz.


Önceki ve Sonraki Yazılar