AKP’li Belediye Başkanı, “Ayasofya cami oldu kaybettik!”

Örgütlü kötülüğün alt yapısını cehalet oluşturuyor.

İstanbul’daki büyük Ayasofya dolayısıyla yapılan tartışmaları Bursalılar 2011 yılında yaşadı.

Müslümanların onlarca ibadet yeri varken, Hıristiyanların haç merkezlerinden biri olan İznik’de Ayasofya müzesi cami yapıldı.

***

Oysa bu şirin ilçeye turizm kenti kimliğini kazandıran bir yerdi Ayasofya…

İsrail’e gidenler bilecektir, Beytüllahim’deki Doğuş kilisesinin duvarında İznik konsülünün freski vardır.

Hıristiyanlar 300 yıl Roma’nın zulmü altında ezildiler.

Konstantinius döneminde Bizans’ın resmi dini haline gelen Hıristiyanlık, temel ilkelerini belirlemek için ilk toplantısını 325 yılında İznik’te gerçekleştirdi.

Ayrıca, daha sonraki yıllarda inşaa edilen Ayasofya’da, 787 yılında, 350 piskopos katılımıyla 7. konsül toplantısı yapıldı. Bu da Hıristiyanlık açısından çok önemli bir buluşma olarak tarihe geçti.

****

1326 yılında Bursa, 1331 yılında İznik Osmanlılar tarafından fethedildi.

850 yıl kilise olarak kullanılan Ayasofya, Orhan Gazi’nin İznik’i alması üzerine “Kılıç veya fetih hakkı” denilerek camiye dönüştürüldü.

O dönemde Müslümanların İznik’de ibadet yeri olmadığı düşünülürse, doğal bir durumdu.

Ayrıca çağın gerçeği de oydu.

Hıristiyanlar veya öteki din mensupları da benzer uygulamalar içinde girmişlerdi.

İznik’teki küçük Ayasofya deprem ve yangınlarla tahrip olduğu için kullanılamaz haldeydi.

Yapı ancak 1980’li yılların başında ortaya çıktı.

Uzun yıllar süren restorasyon çalışmaları sonucu 2007 yılında AKP döneminde müze olarak ziyarete açıldı.

****

AK Parti’nin kazandığı 2011 seçimlerinde Bülent Arınç Bursa’ya ithal vekil olarak gönderildi.

Türkiye’nin son 18 yılda yaşadığı kötülüklerin mimarlarından biri olan Arınç, nasıl ki suikast yalanıyla kozmik odaya girilmesini önünü açtıysa, Başbakan Yardımcılığı döneminde makamından aldığı güçle Ayasofya’nın camiye dönüştürülmesini sağladı.

Ve İznik turizminin altına dinamit koyarak patlattı.

****

Eğer bu ilçeye yolunuz düşerse, gidin şimdi Ayasofya’ya bir daha bakın…

Rezil bir restorasyonun kötü izlerini göreceksiniz.

Kanuni Sultan Süleyman döneminde Mimar Sinan’ın elinin değdiği söylenen yapıya cam kapı takıldı.

O da yetmiyormuş gibi pencelerine de buzlu cam koydular.

Cami olduktan sonra turizm bıçak gibi kesildi. İznik’e turlar uğramaz oldu.

Ayasofya’nın önünde in cin top oynuyor, arada bir namaz kılan tek tük insanlar içeri giriyor; o kadar!

****

Hadi bizimkisi diyelim, “Cami düşmanlığı(!), millilikten yoksunluk!”

Bakın İznik’in AK Partili Belediye Başkanı Kağan Usta bu konuda neler söyledi:

"1. ve 7. Konsül'ün toplandığı Ayasofya'nın cami yapılmasını Ortodokslar protesto ediyorlar. Artık buraya gelmiyorlar. Her yıl 40-50 bin yabancı turist gelirken, geçen yıl sayı 2 bin bile olmadı. Oysa biz 300 binlerden, 500 binlerden konuşmamız lazımdı! Ayasofya cami oldu, kaybettik. Kiliseler Birliği bir açıklama yapsa 2,5 milyar Hıristiyan var, inanç turizm merkezlerinden biri de İznik, gelirler."

Geçtiğimiz yıl bir grup gazeteci arkadaşla ziyaret ettiğimiz Belediye Başkanı Kağan Mehmet Usta, Fener Rum Patrikhanesi'ne başvuracaklarını da söylemişti:

"İznik'le ilgili ellerinde belgeleri, bilgileri isteyeceğiz. Ayrıca 2025 yılı Konsül'ün toplanmasının yıldönümü, protokol önereceğiz."

***

Peki, o protokolü yaparlar mı?

Siz bildiğinizi okuyacaksınız, bu çağda, müze haline getirilmiş ibadathanelerini başka bina yokmuş gibi camiye dönüştüreceksiniz, sonra gelin burayı gezin, bakın sizin dininizin mekanını nasıl dönüştürdük, görün diyeceksiniz!

Niçin gelsinler?

Niçin görsünler?

Mazoşist mi onlar?

Siz olsanız, Selanik’teki caminin kiliseye dönüştürülmüş halini ziyaret eder miydiniz?

*****

Ayrıca, İznik Ayasofya’nın cami yapıldığı dönemde, hem bu ilçede cami yoktu hem de turizm henüz icat edilmemişti. Ama günümüzde öyle mi? Her yer cami dolu.

Umalım ki iktidar sahipleri İznik ve benzer durumda olan Trabzon’dan ders alır da, altın yumurtlayan tavuk olan ve 2019 yılında 3 milyondan fazla turisti ağırlayan büyük Ayasofya için aynı yanlışa düşmezler!

****

Bu yazının dipnotu: İstanbul fethinden bu yana çan çalınmayan, ezan okunan, namaz kılınan Ayasofya’nın tabelasını değiştirmek kime ne kazandıracak? Örgütlü cehaletin gazının alınması dışında! Ayrıca bu hareket İsrail’e Kudüs’teki Mescid-i Aksa için “Kılıç Hakkı” doğurmaz mı?

Önceki ve Sonraki Yazılar