CEHENNEM NEREDE?

Semavi dinler, yani “semadan (gökten) gelen dinler” dedikleri dinler var ya… Bütün güçlerini Cehennem’den alırlar.

Bu dinlerin egemenleri, kurguladıkları Cehennem ile insanları güderler… Krallar, sultanlar, padişahlar, halifeler var güçleri ile Cehennem’i büyütmüşlerdir. Korkuya ve cezaya dayalı bir dünya tasvirinin göğe yükseltilmiş ve sonra da oradan yere indirilmiş hayali tasviri olan Cehennem, hep üsttekilerin çıkarına işletilen çark olmuştur.

Peki kim icat etti Cehennem’i?

Yahudiler icat ettiler…

Nerede ve nasıl?

İşte bunun cevabını son kitabım olan CEHENNEM ile verdim…

Araştırmalarımın sonucunu bir öykü haline getirerek ilk Cehennem’i yazdım.

O Cehennem’de Molek adlı Allah’a yeni doğmuş çocukların kurban edildiğini göreceksiniz… Hem de nasıl bir vahşi törenle?...

Bu kurban işini bir kralın başlatmasını anlayıp iktidarla Cehennem arasındaki paralelliği fark edeceksiniz.

İSLAM DÜNYASINI YAKIYOR

Cehennem’i geçmişte bütün devletler ve oralardaki iktidarlar kullandılar. Ama bugün Cehennem onu icat eden Yahudiler’in yaşam alanından atıldı. Hıristiyanlar, Cehennem’in üstüne su döktüler. Çünkü bu dinin bağlıları aklı kullanarak Cennet dünyası yaratma yoluna girdiler. Müslümanlar ise Yahudilerden aldıkları Cehennem’i bütün titizlikleriyle koruyorlar.

Halbuki onu Tevrat’tan alan ilk Müslüman (Hz. Muhammet) tam tersine bir amaç için kullanmıştı. Bu özel durumu da yine çalışmamızda anlattık. Okuyun, göreceksiniz ki Hz. Muhammet’in Cehennem’i ile bizim Diyanet İşleri’nin ve IŞİD’lilerin Cehennem’i birbirlerinden çok farklıdır.

Hz. Muhammet’ten sonra ne oldu?

Yahudi Cehennem’ini siyasal İslamcı Muaviye 661’den sonra yeniden yaktı.

Sonraki halifeler, sultanlar, padişahlar o ateşe durmadan kütükler attılar.

Ve sıra Türklere geldi.

Türkler, daha doğrusu Türklerin egemen sınıfları Cehennem’in koruyuculuğuna soyundular.

Böylece Cennet (Uçmak) toplumunu, Cehennem toplumuna çevirdiler.

İşte bunun bilgilerini değişik makaleler halinde bu son kitabımda sizlere sunuyorum.

Okuyunca göreceksiniz ki bugün ülkemizi tehdit eden virüsün Corana virüsü değil bu siyasal İslam (Cehennem) virüsü olduğunu anlayacaksınız.

Ve Arap Cehenneminde Türklerin nasıl yakıldığının bilgilerini de bulacaksınız…

Hem dünkü hem bugünkü bilgileri…

CEHENNEM’e, Toplumsal Yayınlar’dan ulaşabilirsiniz.

İYİ PARTİ’YE OPERASYON

AKP’nin sürekli iktidar projesini bozan gelişme, İYİ Parti’nin kurulması oldu. Meral Akşener ve arkadaşları, ilk seçimde yüzde 10 oy alarak büyük bir başarıya imza attılar. Sonra CHP ile ittifak kurup AKP-MHP ortaklığını yüzde 50’nin altına ittiler… 2023’te yapılacak seçimde AKP Lideri Erdoğan’ın yeniden seçilmesi imkansız hale geldi.

İşte Sayın Erdoğan bu partiyi etkisizleştirmenin kendisi için bir iktidar sorunu olduğunu anladı. Bu yüzden de İYİ Parti’yi ileride parçalanabilecek bir parti göstermek için oraya el attı.

Son olarak İYİ Parti Antalya Milletvekili Tuba Vural Çokal’ı oradan kopartık AKP’ye kattı.

Bu hanımefendi, partisinden istifa ederken bakın ne buyurmuştu: “Parti içinde Türk milliyetçilerinin ve Ülkücülerin ikinci sınıf birey yapılmaya ve dışlanmaya çalışılması, söylemlerle eylemlerin birbirini tutmaması ve milliyetçiliğin seçmeni elde tutmaya yönelik bir söyleme dönüşmesi hayal kırıklığına neden olmuştur."

Soralım kendisine: Gittiğin partide ülkücüler ve milliyetçiler birinci sınıf mı acaba? Ülkücülere “Fatiha okumasını bilmezler! Kandan beslenirler!” diye ağır hakaretler eden Meral Akşener mi yoksa sana rozet takan parti lideri mi?”

Üstüne üstlük daha düne kadar AKP’ye ağır eleştiriler yöneltmiş birisin… Bu nasıl bir ruhtur ki birden bire söylediklerinin tersini yapıyorsun?

Ve İYİ Partililerin oyu ile milletvekili olup da AKP’ye hizmet etmeyi kişiliğine nasıl yakıştırıyorsun?

Bir de hekim imişsin Tuba hanım!

Tuba ağacı gibi ters duruyorsun şu an ters Tuba hanım…

İYİ Parti bu safraları atarak daha başarılı olacaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar