
ABD’nin yaptırımları İran’ı can damarından vurdu
ABD'nin nükleer anlaşmadan tek taraflı çekilerek yürürlüğe koyduğu geniş çaplı yaptırımlar, İran ekonomisinin can damarı petrol sektörünü vurdu.
ABD Başkanı Donald Trump’ın, nükleer anlaşmadan çekilme kararının ardından açıkladığı ambargolar geçen yıl 7 Ağustos ve 5 Kasım’da devreye girmişti.
ABD, önce İran'ın dolar, altın ve değerli madenlere erişimini yasaklarken, bu ülkenin çelik, kömür, alüminyum ticareti ile otomotiv ve sivil havacılık sektörlerini hedef aldı ardından 5 Kasım'daki ikinci aşama yaptırımlarla da Tahran'ın petrol ve enerji ticaretine darbe vurdu.
Venezuela ve Suudi Arabistan'ın ardından Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütünde (OPEC) en büyük üçüncü petrol rezervine sahip İran, ABD anlaşmadan ayrılmadan önce Nisan 2018'de günlük 2,8 milyon varil ham petrol ve kondensat ihracat ediyordu.
İran'ın ihracat miktarı üçüncü ülkelerin verilerine göre, bu yıl eylül ayına gelindiğinde günlük 500 bin varilin altına indi. Buna göre, Tahran'ın petrol ihracatı yaptırımlardan sonra günlük 2,3 milyon varil kayıpla yüzde 82 düştü.
Tahran'ın en büyük iki müşterisi Hindistan ve Çin'in yaptırımlardan sonra İran'dan petrol ithalatı ciddi oranda azaldı.
Washington, petrol yaptırımlarının hayata geçmesinden sonra İran'dan petrol ithal eden Türkiye, Çin, Japonya, Güney Kore, Tayvan, Hindistan, İtalya ve Yunanistan'ı 6 ay süreyle petrol yaptırımlarından muaf tuttu da sonra bu süre uzatılmıştı.
ABD, 2 Mayıs'tan itibaren Tahran'dan petrol sevkiyatına devam eden ülke ve şirketleri tehdit etti.