Asya Barışı Çağı!

Asya Barışı Çağı!

Dünya yeni bir çağa giriyor. Japonya ve Çin arasındaki buzlar eridi. Asya’ya huzur geldiğinde tüm dünyaya huzur gelir. Japonya, Çin ve Myanmar ilişkisinden herkes mutlu olmalı

Çin-Japonya ilişkileri yeni bir döneme giriyor. Her iki hükümet de ilişkilerini ilerletmek için pozitif adımlar attı. Bununla beraber bir takım Japonlar, Çin'in Myanmar gibi Asya ülkeleriyle derinleşen iş birliğinin Tokyo'nun çıkarlarına aykırı olduğunu öne sürüyorlar. Oysa bu görüşler tam tersine Çin ve Japonya ilişkilerinin gelişmesi ile uyumlu değildir.

Japonya'da yayın yapan Asahi Shimbun'un dış işleri bakanlığı yetkilisine dayandırdığı haberinde Laos ve Kamboçya'nın Çin ile olan ekonomik ilişkilerinin güçlendiğini ancak Myanmar'ın Japonya'nın Güneydoğu Asya'daki kapısı olarak kalmaya devam edeceğini ileri sürdü.

JAPON YETKİLİ ÇİN'İ ANLAMAKTAN UZAK

Japon yetkilinin bu sözleri Çin'in yükselişini tesirsiz hale getirmeyi amaçlayan "sıfır toplamlı oyun" anlayışını yansıtıyor ve Beijing'in ekonomik kalkınma siyasetini ne kadar yanlış anladıklarının bir özeti.

Çin'in etraf ülkelerle ilişkileri güçlendirmesi kalkınma merkezli devam ediyor ve Beijing kimsenin yerini almak niyetinde değil. Çin, kimilerinin aksine, etraf ülkelerle ilişkiyi geliştirirken karşılıklı fayda ve "kazan kazan" prensibini asal alıyor.

Çin güçlendikçe, natürel olarak bir takım ülkelerle iş birliğini genişletecek ve ikili ilişkileri derinleştirecektir. Kalkınma ve iş birliğinin kapsayıcı olması gerektiğine inanan Çin için Myanmar ve Güneydoğu Asya ülkelerinin hepsi tek tek ayrı özel ehemmiyetlere sahiptir. Burada asal olan masaya karşılıklı olarak oturan ülkelerin birbirine saygısı ve karşılıklı faydasıdır.

İŞ BİRLİĞİ İSTİKRARI GETİRİYOR

Bu açıdan, Japonya Çin'in yükselişini rasyonel olarak ele almalıdır. Ne yazık ki Tokyo, Washington'un Hint-Pasifik taktiğini körü körüne izlemese de Amerikan politikasından etkileniyor. Bununla birlikte Japonya, Çin ile iş birliğinin tarafların her ikisine de yararlı olduğunu teyit etmelidir.

Bangkok Post'un Mayıs 2019 tarihli haberine göre; Tayland Doğu Ekonomik Koridoru'nda (EEC) yer alacak akıllı şehir projesinde Çin ve Japonya iş birliği yapacaklar. Bu vaziyet, Çin ve Japonya'nın yalnızca ikisine ve Asya'nın gelişmesine değil, bu arada global istikrara da yarar sağlayabileceğini göstermektedir.

ORTAK TABAN BULUNABİLİR

15. Çin-Japonya Stratejik Diyaloğu esnasında Dışişleri Bakan Yardımcısı Le Yucheng, dünyadaki büyük farklıklar karşısında Çin-Japonya ilişkilerinin kalkınma için ehemmiyetli fırsatlar yarattığını söyledi. Buna rağmen iki ülke arasında karşılıklı güven bir anda kurulamaz. Her iki ülkenin de ortada buluşması gerekir ve en ehemmiyetlisi de her iki taraf da iş birliği ile ilgili ısrarcı olmalıdır. Aynı zamanda, Japon tarafı ülkenin sağcı kanadının çıkardığı engeller karşısında da dikkatli olmalıdır.

Son yıllarda Çin ve Japonya arasındaki üst düzey etkileşimler sıkça görülüyor. Cumhurbaşkanı Xi Jinping'in Japonya Başbakanı Shinzo Abe ile yaptığı müzakerede söylediği gibi, iki ülke "stratejik kararlılığı sürdürmeli ve genel durumu dikkate alan ileriye dönük bir vizyon benimsemelidir".

İki ülkenin farklılıkları giderirken ortak bir taban arayacağına ve ilişkilerini bir sonraki düzeye taşımak için gayret göstereceğine inanılıyor.

Kaynak: Global Times