Adaylığının geçersiz kılınmasının ardından geçici hükümeti hedef alan Morales, "Benim senatör adaylığımı geçersiz kıldılar, seçim yasasına saygı duymuyorlar. Bu, sadece Evo'nun adaylığının önüne geçilmesi değil, demokrasiye bir darbedir. Demokrasiden korkuyorlar. Bana istediklerini yapabilirler ancak demokrasiyi, Bolivya'yı yıkmasınlar" şeklinde konuştu.

Morales, 3 Mayıs'taki seçimler için düzensizliğin başladığını belirterek, "Seçime katılmak için bütün gereklilikleri yerine getirdik. Yüksek Seçim Mahkemesinin iki üyesi, adaylığımın ABD hükümetinin emriyle kabul edilmediğini bana söyledi. Beni mahkum etmek, adaylığımı iptal etmek istiyorlar, tarih tekerrür ediyor" diye konuştu.

Avukat Gustavo Ferreyra, Morales'in senatör adaylığının geçersiz kılınmasına gerekçe gösterilen Bolivya Çokuluslu Yasama Meclisi (ALP) için aday olacak kişilerin seçimlerden önce en az iki yıl aday olacağı bölgede ikamet zorunluluğu şartını Morales'in ihlal etmediğini savundu.

Morales'in adaylığının geçersiz kılınmasını eleştiren Ferreyra, "Morales ülkesinden kendi isteğiyle çıkmadı. Eğer çıkmasaydı öldürülecekti. (Adaylığı) haksız yere, anayasaya aykırı olarak engellendi. Bu sadece uluslararası hukuku değil, anayasa hukukunun da ihlal edilmesidir" değerlendirmesinde bulundu.

Bolivya'da ekim ayında düzenlenen ve Morales'in ordunun baskısı sonucu istifa etmesiyle iptal edilen seçimlerin ardından yeni genel seçimler 3 Mayıs'ta gerçekleştirilecek.

Bolivya'da tartışmalara neden olan Morales’in senatör adaylığı Yüksek Seçim Mahkemesi tarafından dün geçersiz kılınmış, şubat ayının başında Morales’in adaylık işlemlerini yapması için vekalet verdiği avukatı Patricia Hermosa gözaltına alınmıştı. Ülkedeki sağ görüşlü siyasetçiler ise Morales’in adaylığının kabul edilmemesi için seçim mahkemesine şikayette bulunmuştu.