Çin, Rusya ve ABD’nin Moğolistan siyaseti

Çin, Rusya ve ABD’nin Moğolistan siyaseti

Ana önceliği egemenliğin ve bağımsızlığın korunması olan Moğolistan coğrafi, demografik ve ekonomik açıdan son derece tehlikeli bir durumda

Alaska büyüklüğündeki bir ülkede 3 milyon insanı, kuzeyde 133 milyon Rus ve güneyde 1.4 milyar Çinliyle çevrilmiştir. 

Dünyanın en soğuk iklimlerinden birine sahip olması faktörü Moğolistan ekonomisini önemli ölçüde sınırlasa da, dünyadaki en iyi kaşmir, eko-kültürel turizm için büyük bir potansiyele ve en önemlisi büyük bir mineral rezervine sahiptir.

Çin Moğolistan’ı kendisini Rusya üzerinden Doğu Avrupa'ya bağlayacak güç gibi elinde tutuyor. Bu, Moğolistan için de yeni ihracat pazarları açacak ve bölgesel bir lojistik merkezi olmasına yardımcı olacaktır.

ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşı Moğolistan’ı doğrudan etkiliyor. İhracatın yaklaşık yüzde 80’ini (özellikle bakır, kömür ve altın) satın alan Çin, şu anda Moğol ekonomisinin önemli bölgelerine hâkimdir. 

Bu jeo-ekonomik gerçeklik, Moğolistan’ı Çin’in ekonomik dalgalanmalarına karşı son derece savunmasız hale getiriyor. Moğolistan üzerindeki belki de en ciddi etki, Rusya ve Çin’in ABD’ye karşı koymak için oluşturduğu yeni siyasi, ekonomik ve askeri ittifaktır.

Rus-Çin ittifakı güçlendikçe Moğolistan’ın bir tampon devlet olarak değeri zayıflayacaktır. Ancak Moskova, hala Çin’i potansiyel olarak, uzun vadeli bir tehdit olarak görüyor. Rusya sahadaki ekonomik bağlarını yeniden kurmaya ve güçlendirmeye çalışıyor. Moğol petrol pazarının yaklaşık yüzde 80’ini Rusya sağlıyor.

Rusya, Moğolistan ile 3485 kilometre (2165 mil) sınırının Çin kontrolüne girmesi durumunda Sibirya sınırlarının savunmasız hale gelmesinden endişe ediyor. Moğolistan’ın konumu stratejik olarak önemli olmasına rağmen, ABD’nin ülkede bundan daha fazla çıkarları var. 

ABD ulusal savunma ve güvenlik stratejileri, Moğolistan’ın jeopolitik elini güçlendirebilecek ikili ve bölgesel işbirliğine kapı açıyor. Buna ABD’nin Rusya ve Çin üzerindeki vurgusu, Hint-Pasifik bölgesindeki ABD merkezi ve ABD’nin Moğolistan'ın barış müzakerelerini kolaylaştırmak için iyi konumlandırıldığı Kuzey Kore’ye çıkışı da yer alıyor. 

Nihayetinde Rusya, Moğol egemenliğinin nihai garantörü olmaya devam ediyor. Bağımsız Moğolistan’a açık ve sürekli bir ilgisi var ve Moğolistan’ın enerji ve ulaştırma sektörleri üzerindeki stratejik kontrolü, ekonomik, politik veya askeri gelecekteki Çin tehditleri durumunda onu zorlu bir düşman haline getirecek.

Jeff GOODSON - Emekli ABD Dış Servis Görevlisi

Jonathan ADDLETON - 2009-2012 yılları arasında ABD’nin Moğolistan Büyükelçisi