'Güney Asya'nın istikrarı Dünyanın güvenliği'

'Güney Asya'nın istikrarı Dünyanın güvenliği'

2019'da Güney Asya'nın geleneksel ve ananesel olmayan güvenlik vaziyetlerinde büyük farklıklar oldu.


 

Öncelikle, Hindistan ve Pakistan arasında Keşmir üzerinden gerilimler devam etti. Silahlı çatışma ihtimali oldukça yüksekti. Şubat 2019'da Hindistan'daki Pulwama güvenlik güçlerine yönelik bir terör saldırısının hemen peşinden, Hindistan Hava Kuvvetleri'ne ait bir uçak Pakistan hududunda düşürülmüştü.

Politik nedenlerden dolayı, Hindistan'ın gelecekte benzer vaziyetlerde Pakistan'a angajman kaideleri dahilinde aynı yol ile cevaplaması muhtemel. Pulwama gibi saldırılar ve Hindistan'ın izlediği hava saldırıları, askeri çatışmayı kolayca tetikleyebilecek hadiseler.

Ağustos 2019'da Hindistan, Jammu Keşmir Bölgesi'nin özel statüsünü tek taraflı olarak iptal etti. Hindistan'ın bu hamlesi Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Kararlarının 47. maddesi gereği ve Hindistan ile Pakistan arasında imza adan Simla Anlaşmasını ihlal ettiği için ilişkileri daha da kötüleştirmişti.

Amerika Birleşik Devletleri İle Hindistan Aynı Eksende Buluşuyor

Ayrı olarak, Güney Asya ve Hint Ummanı bölgesindeki jeo-stratejik çatışmalar yoğunlaşmakta olup, ABD Hint-Pasifik Taktiği ile Avustralya, Hindistan, Japonya üzerinde tesir oluşturmak istiyor. Hindistan, Hint-Pasifik vizyonunun Amerika Birleşik Devletleri Hint-Pasifik Taktiğinden değişik olduğunu öne sürse de aslında aynıdır.

Cumhurbaşkanı Xi Jinping, Hindistan Başbakanı Narendra Modi ile iki defa gayri resmi müzakere gerçekleştirerek bölgede tansiyonun düşmesi için gayretlerde bulundu.

Afganistan'da ise vaziyet kötüleşiyor.  askeri birliklerinin Afganistan'dan çekilmesini gündemdeyken, Trump idaresi Taliban ile mütalaa etmekle meşgul. Böyle bir durumda terörizm isim değiştiriyor. İŞİD'in bölgede arttığı bilgileri yetkililer tarafından doğrulanıyor.

ÇÖZÜM YOLLARI UYGUNLANMALI

Vaziyeti iyileştirmek için başlıca üç olası çözüm var.

Öncelikle, her ülke terörizmin kurbanı olduğundan, uluslararası iş birliğinin güçlendirilmesi gerekmektedir. Hudut ötesi oluşumlar ve platformlar olmadan, Birleşmiş Milletler ve Shanghai İş Birliği Örgütü dahi bu tür meselelerle etkili bir şekilde başa çıkamaz.

İkincisi, jeopolitik meselelerle başa çıkmak için demokratik, eşitlikçi ve kapsayıcı bir yerel güvenlik mimarisi kurmak gerekir. Amerika Birleşik Devletleri, Japonya, Avustralya ve Hindistan, Çin ve Rusya'yı dışlayan askeri ittifaklarını kurmayı tasarılıyorlar. Bu adım bölgedeki güvenlik ortamını germekten başka bir işe yaramıyor.

Son olarak, büyük güçlerin yerel güvenlik ve istikrarı savunma sorumluluğunu alması gerekir. Kültürel ve dini çatışmaları tetikleyebilecek politik gündemler uygulanmamalıdır. Bölge içindeki ve dışındaki bir takım baskın güçler tarafından benimsenen pek çok siyaset çoğunlukla uzun vadeli stratejik oportünist hesaplara dayanıyor. Ülkeler bu vaziyeti net olarak anlamalı ve topluca buna cevaplamalıdır.

Kaynak: Global Times