İsrail koronavirüsün karşı aşılama programında dünyanın en hızlı ülkesi olmaya devam ederken, Sağlık Bakanı Yuli Edelstein'ın işgal altındaki Batı Şeria'da yaşayan Filistinlilere niçin aşı yapılmadığı sorusuna yanıtı tepki çekti. Edelstein, "Eğer Filistinlilere bakmak İsrail sağlık bakanının sorumluluğu ise o zaman Filistin sağlık bakanının sorumluluğu tam olarak nedir? Akdeniz'deki yunuslara bakmak mı?" dedi.
İSRAİL'DE 16-18 YAŞ ARASI DA AŞILANACAK
İsrail, halkını korona virüsüne karşı en hızlı aşılayan ülkelerden biri. 19 Aralık'tan bu yana, İsrail'in dokuz milyonluk nüfusunun yüzde 25'inden fazlasına en az bir doz aşı yapıldı. Bugünden itibaren, ülkede 16-18 yaş arasının da aşılanacağı açıklandı. Ancak İsrail'in işgal altında tuttuğu Batı Şeria ile ablukaya maruz bırakılan Gazze'ye henüz koronavirüs aşısı ulaşmadı. Hal böyleyken, İsrail, işgal altındaki Batı Şeria'da yükümlülüklerini yerine getirmemekle eleştiriliyor.
'ÖNCELİĞİMİZ, KENDİ VATANDAŞLARIMIZ'
Ancak Sağlık Bakanı Yuli Edelstein, bu eleştirilere yanıt verirken hem ironik biçimde ülkesinin uymadığı Oslo Anlaşmalarını yanlış bir şekilde dayanak göstermeye çalıştı; hem de Birleşmiş Milletler'in işgalle ilgili yükümlülüklerine karşı çıktı. BBC'de gazeteci Andrew Marr'ın programına katılan Edelstein, "Aşılama konusunda, İsrail öncelikle vatandaşlarına karşı sorumludur. Onlar vergi ödüyorlar, öyle değil mi? Fakat koronavirüsü yaymamaları için Filistinlilerin aşılanmasını sağlamak bizim yasal yükümlülüğümüz olmasa da çıkarımıza" dedi.
UYMADIKLARI OSLO ANLAŞMALARINA SIĞINDI
İsrailli bakan, sunucunun uluslararası hukuk hatırlatması yapması üzerine "Öncelikle, Filistinlilerin kendi sağlıklarından sorumlu olduğunun açıkça belirtildiği sözde Oslo Anlaşmalarına bakabiliriz. Eğer Filistinlilere bakmak İsrail sağlık bakanının sorumluluğu ise o zaman Filistin sağlık bakanının sorumluluğu tam olarak nedir? Akdeniz'deki yunuslara bakmak mı?" dedi.
Edelstein,  200 hahamın İsrail hükümetine yaptığı Filistinlileri de aşılama çağrısına "Sanırım hahamlar her zaman haklı" yanıtını verse de, İsrail'in böyle bir yükümlülüğü olmadığında ısrar etti.