Türkiye İstatistik Kurumu’nun son verilerine göre tüketici enflasyonu yüzde 60’ı geçerken işçi, memur, emekli tüm çalışanlardan ek zam talebi geldi.

Ekonomik zorluklar karşısında çıkış arayışındaki iktidar ise ikiye bölündü. Bir grup başta asgari ücret artışı olmak üzere çalışanların alım gücünü arttıracak düzenlemelerin mutlaka yapılması gerektiğini savunurken, duruma 'iktisadi açıdan' yaklaşmak gerektiğini belirten bir grup ise "asgari ücret artışının enflasyonu daha da tetikleyeceği" görüşünü dile getiriyor.

ERDOĞAN KAPIYI TAM KAPATMADI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 2022 yılı asgari ücret zammı açıklandıktan kısa bir süre sonra yaptığı açıklamada “Önümüzdeki Temmuz ayında enflasyon gerçekleşmesine ve şartlara bakarak gerekirse çalışanlarımızın durumlarını yeniden değerlendireceğiz" demişti. Erdoğan’ın açıklamasının ardından arka arkaya AK Parti Grup Başkanvekilleri Cahit Özkan ve Muhammed Emin Akbaşoğlu’ndan temmuz ayında asgari ücret artışı yapılabileceğiyle ilgili açıklamalar geldi. Bu açıklamalar beklentiyi yükseltirken Cumhurbaşkanı Erdoğan mart sonunda yeni bir açıklama yaparak yıl sonunda yapılan Asgari Ücret Komisyonu toplantısını işaret etti. Erdoğan "Ben vatandaşıma onu aldatacak, yani yapmayacağımız veya yapamayacağımız bir şeyi söylemeyi doğru bulmam. Vakti geldiğinde konuşulur, adım atarız” dedi, ama “Olağanüstü bir gelişme olduğu zaman biz bunlara da kapalı değiliz” sözleriyle kapıyı da tam kapatmadı.

"YÜZDE 99 İHTİMALLE YAPILACAK"

BBC Türkçe’den Ayşe Sayın’ın haberine göre; Adalet ve Kalkınma Partisi kulislerinde, asgari ücrete zam konusunda iki farklı görüş dile getiriliyor. Erdoğan’ın açıklamalarında “olağanüstü gelişme” vurgusuna dikkat çeken bazı parti kurmayları, küresel ölçekte ekonomik dengelerin alt üst olduğuna ve fiyat artışlarının 2 yıl öncesine geri dönmesinin son derece güç olduğuna işaret ediyorlar.

Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’nin de olağanüstü bir dönemden geçtiğine işaret eden bir Adalet ve Kalkınma Partisi yöneticisi ise Temmuz ayında asgari ücrete zammın kaçınılmaz olacağı görüşünde:

“Biri diyebilir ki, her şey eskisi gibi olsun. Hayır, dengeler değişti, öyle olmayacak. Asgari ücret artışının üzerinden henüz üç ay geçmişken, biz şimdiden ‘Temmuz’da zam olacak mı?’yı tartışıyoruz. Onun için, Cumhurbaşkanımızın çizdiğini çerçevede, bana göre yüzde 99 olacak. Çünkü normal bir süreç değil bu.”

Asgari ücrete zammı savunanlar, partiden uzaklaşıp “kararsıza” geçen seçmenin yeniden partiye kazandırılması için de alım gücünü artıracak önlemlerin devreye sokulması gerektiğini vurguluyorlar.

“ENFLASYONU DAHA DA TETİKLER” ENDİŞESİ

AKP içinde bir kesim ise asgari ücrete ek zammın, hayat pahalılığına çözüm olmayacağı, tersine enflasyonu daha da tetikleyebileceği görüşünde. Yaşanan ekonomik sorunun Türkiye’ye özgü olmadığını savunan bazı parti kurmayları, zamların olabileceği en yüksek seviyeye geldiğini ve bundan sonra düşüş eğilimi göstereceğini dile getiriyor.

Asgari ücrette artışın enflasyonu daha da artırabileceği görüşünü savunanlar, asgari ücretin 10 bin liraya da çıkarılsa, enflasyonu tetikleyeceği için yaratacağı refahın birkaç ay süreceğine ve bir kısır döngüye dönüşebileceğine işaret ediyorlar.

Yaz ayları ile birlikte başta meyve ve sebze fiyatları olmak üzere düşüş olacağını vurgulanarak, “Enflasyonun durağanlaşabilmesi için ekonomik olarak asgari ücretin belli bir noktada durması gerekiyor” görüşü konuşuluyor.