İşsizlik 7 yılın zirvesini gördü

İşsizlik 7 yılın zirvesini gördü

AKP ekonominin tıkırında olduğunu söylese de ekim döneminde yüzde 11.8 olan işsizlik kasım döneminde yüzde 12.1'e yükseldi. İşsizlik 7 yılın zirvesine çıktı.

TL'nin sürekli değer kaybetmesi, ülkede iç karışıklık nedeniyle gündemin sıcak olması yatırımcıyı kaçıran nedenlerden bazıları. Bunun yanında kamudan ihraçlar ve işe alımların azalması işsizlik oranlarını tavan yaptırdı.

 

Sözcü yazarı Ege Cansen " En kötü geride kaldı, işsizlik azalıcak. Son rakamlara bakılırsa bi toparlanma olacak. Ama ekonomi canlanmadan bu işsizlik konusunda kalıcı düşüş beklememesi lazım." şeklinde yorumda bulundu.

 

Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı 2016 yılı Kasım döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 590 bin kişi artarak 3 milyon 715 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 1,6 puanlık artış ile  %12,1 seviyesinde gerçekleşti. Aynı dönemde; tarım dışı işsizlik oranı 1,9 puanlık artış ile %14,3 olarak tahmin edildi. Genç nüfusta (15-24 yaş) işsizlik oranı 3,5 puanlık artış ile %22,6 olurken,15-64 yaş grubunda bu oran 1,6 puanlık artış ile %12,3 olarak gerçekleşti.

 

İşsizlik 7 yılın zirvesini gördü

 


İstihdam edilenlerin sayısı 2016 yılı Kasım döneminde, bir önceki yılın aynı dönemine göre 391 bin kişi artarak 27 milyon 67 bin kişi, istihdam oranı ise değişim göstermeyerek %45,8 oldu.


Bu dönemde, tarım sektöründe çalışan sayısı 101 bin kişi azalırken, tarım dışı sektörlerde çalışan sayısı 491 bin kişi arttı. İstihdam edilenlerin %18,7'si tarım, %19,6'sı sanayi, %7,4'ü inşaat, %54,2'si ise hizmetler sektöründe yer aldı. Önceki yılın aynı dönemi ile karşılaştırıldığında tarım sektörünün istihdam edilenler içindeki payı 0,6 puan, sanayi sektörünün payı 0,5 puan, inşaat sektörünün payı 0,1 puan azalırken, hizmet sektörünün payı ise 1,1 puan arttı.

 

İşsizlik 7 yılın zirvesini gördü

 

İşgücü 2016 yılı Kasım döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre 980 bin kişi artarak 30 milyon  781 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise 0,9 puan artarak %52,1 olarak gerçekleşti. Aynı dönemler için yapılan kıyaslamalara göre; erkeklerde işgücüne katılma oranı 0,6 puanlık artışla %71,9, kadınlarda ise 1,1 puanlık artışla %32,7 olarak gerçekleşti.


Kasım 2016 döneminde herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna bağlı olmadan çalışanların oranı, bir önceki yılın aynı dönemine göre 0,7 puan artarak %33,3 olarak gerçekleşti. Maliye Bakanlığı tarafından derlenen verilere göre, 2016 yılı IV. döneminde toplam kamu istihdamı 2015 yılının aynı dönemine göre %1,2 oranında artarak 3 milyon 562 bin kişi olarak gerçekleşti.


SANAYİ SEKTÖRÜNDE 34 BİN İSTİHDAM ARTIŞI

 

Mevsim etkilerinden arındırılmış istihdam bir önceki döneme göre 70 bin kişi artarak 27 milyon 368 bin kişi olarak tahmin edildi. İstihdam oranı değişim göstermeyerek %46,3 oldu.


Mevsim etkilerinden arındırılmış işsiz sayısı bir önceki döneme göre 55 bin kişi artarak 3 milyon 665 bin kişi olarak gerçekleşti. İşsizlik oranı 0,1 puanlık artış ile %11,8 oldu.


Mevsim etkilerinden arındırılmış işgücüne katılma oranı bir önceki döneme göre 0,1 puanlık artış ile %52,5 olarak gerçekleşti. Ekonomik faaliyete göre istihdam edilenlerin sayısı, tarım sektöründe 5 bin, sanayi sektöründe 34 bin, inşaat sektöründe 9 bin, hizmet sektöründe 21 bin kişi arttı.


‘EN KÖTÜSÜNÜ GÖRDÜK’

 

Sözcü yazarı Ege Cansen, işsizlik rakamlarını yorumladı. İşsizlikte en yüksek noktaya çıkıldığını, bundan sonra bir azalma beklediğini kaydeden Cansen, ancak ekonomik canlanmanın da gerekli olduğunu söyledi. Cansen şunları dedi:


“2016 yılı ekonomik açıdan zayıf geçince işsizlikte arttı. Özellikle turizmin yavaşlaması, Rusya iel ilişkiler, yabancıların Türkiye’ye seyahat isteksizliği – ki 2016’da bir önceki yıla göre 9 milyona yakın eksik turist geldi- gibi faktörler, Türkiye’de bu hizmetler sektöründeki istihdamı daralttı. O yüzden işsizlik arttı.

 

Ancak en kötü geride kaldı, işsizlik azalıcak. Son rakamlara bakılırsa bi toparlanma olacak. Ama ekonomi canlanmadan bu işsizlik konusunda kalıcı düşüş beklememesi lazım. Bu da önümüzdeki politik olaylara bağlı. Referandum nasıl sonuçlanacak ve içerde, dışarda nasıl yorumlanacak? Suriye meselesi nasıl sonuçlanacak? Bu politik gelişmeler ekonomiyi, ekonomik gelişmeler de istihdamı etkiler.”