Selçuk Geçer, doların yeni rotasıyla ilgili konuştu

Selçuk Geçer, doların yeni rotasıyla ilgili konuştu

Ünlü ekonomist Selçuk Geçer, seçimlerin ardından AKP'nin faiz indirimi inadından vazgeçeceğini ifade ederek doların yeni rotasına ilişkin öngörülerini paylaştı.

Ekonomist Selçuk Geçer, iktidarın ve yeni Hazine Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in döviz ve altın kurları ile ilgili yol haritasını anlattı.

Selçuk Geçer politika faizlerinin bir süre daha yüzde 8.5 seviyesinde tutulacağını tahmin ettiğini ifade ederek şöyle dedi:

"OLMASI GEREKEN YERE KADAR GÖTÜRMEK ZORUNDALAR"

"Dövizin biraz daha yükselmesini istiyorlar. Çünkü dış ticaret açığı çok ciddi oranda artmış durumda. Merkez Bankası rezervleri boşaldı, negatifte artık. Diğer taraftan dövize ciddi bir talep var bunu karşılayabilmeleri için yeni döviz rezervlerine ihtiyaç var. Swapları yenilemekte zorlanıyorlar. Hem yabancıları hem de yerlileri ikna edebilmek adına dövizi bir miktar daha serbest bırakmak zorundalar. Olması gereken yere kadar götürmek zorundalar. Sonrasında döviz hem yerliyi hem yabancıyı ikna edecek bir pozisyona geldiğinde bir faiz artırımı yaparak piyasayı dengelemeye çalışacaklar diye tahmin ediyorum"

"BELKİ ENAG'IN ENFLASYONUNA YAKIN BİR SEVİYEYE GÖTÜRMEYE ÇALIŞACAKLAR"

Ünlü ekonomist, dolar kurunun enflasyon oranına kadar serbest bırakılacağını düşündüğünü vurgulayarak enflasyon oranlarında ENAG’ın baz alınacağını belirtti. Geçer, "Dövizde de zaman zaman yataya bağlasa da yükseliş eğiliminin devam etmesini bekliyorum. En az enflasyon değeri kadar. Enflasyon değerini TÜİK’in enflasyonu kriter alınacağını sanmıyorum. Belki ENAG’ın enflasyonuna yakın bir seviyeye götürmeye çalışacaklar. Minimum 28 maksimumda 30-35 aralığında bir yere kadar dövizi serbest bırakıp sonrasında da faizle dengeleyip uzun süre bu seviyelerde tutmaya çalışacaklar diye tahmin ediyorum" dedi.

"MALİYETLER İÇİNDEKİ DÖVİZİN FİYATI ÇOK YÜKSEK"

Dolar fiyatlarının yükselmesiyle birlikte ürün fiyatların da artacağını söyleyen Geçer, "İthalatın önünün kesilmesi gerekli aksi halde ödemeler dengesi krizine doğru gidebilir bu iş. Maliyetler içerisindeki dövizin fiyatı çok yüksek. Ekranda gördüğümüz dövizle hiç alakası olmayan bir maliyet fiyatı var. Kimi yerlerde 35 liranın üzerinde fiyatlanıyor" ifadelerini kullandı.

"BÜYÜK BİR RİSK CİDDİ BİR İNCE ÇİZGİ DE YÜRÜNÜYOR"

Yurttaşların gelirlerinin de yukarı yönlü çekilmesi gerektiğini vurgulayan Geçer şunları söyledi:

"Döviz yukarı doğru giderse gelirle ilgili bir düzenleme yapılmak zorunda. Bir önceki Çalışma Bakanı Vedat Bilgin 500 dolar üzerinde olması gerektiğini söylemişti. TİSK Başkanı 500 doları işaret ediyor. Cevdet Yılmaz ‘enflasyonu düşüreceğiz’ diyor ama gerçekçi değil. Enflasyona uygun gelirleri yukarı çekeceğiz diyor. Reel sektörü zorlayacaktır. Kamu harcamalarını arttıracaktır. Ama günün sonunda reel sektöre asgari ücret desteği veriliyor. Muhtemelen artırılarak devam edecek. Kamu üzerine yük oluşturacak ama öyle ya da böyle insanların gelir seviyesini tekrar yukarıya doğru çekilmesi gerekli. Asgari ücret görüşmelerinde tabloyu görmüş olacağız. İnsanlar bu enflasyona ezdirilmeye devam edilecek mi, yoksa insanlar gelir seviyelerini yukarı çekilerek rahatlatılacak mı göreceğiz. Yerel seçim var bunu da riske atmak istemeyecekler muhtemelen asgari ücretin diğer tüm ücretlerin yukarı çıkmasını sağlayacaklar diye tahmin ediyorum. Bu büyük bir risk ciddi bir ince çizgide yürünüyor."

"DOĞRU BİR YÖNTEM DEĞİL"

Yeni Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın “Orta Vadeli Planda para ve maliye politikalarına dair önemli maddeler olacak” sözlerini hatırlatan Geçer, “Asgari ücretin yükselmesi maliyet etkisi oluşturur. Enflasyonu yukarı çeker ama mutlaka asgari ücretin yukarı çekilmesi ve fiyatların dengelenmesi önemli orada da faiz enstrümanını kullanacaklar muhtemelen. Politika faizi yüzde 8.5 olsa da kredi faizleri yüzde 60larda geziyor. Buna rağmen bankalarda kredi kullandırtmıyor. Kolay iş değil. bir yandan orta vadeli programla ilgili Cevdet Yılmaz ‘para ve maliye politikalarına dair önemli maddeler olacak’ dedi. Bu eşittir memura emekliye çalışana asgari ücretliye az maaş vermek olarak planlanırsa bu insanların daha da fakirleşeceği yoksullaşacağı pahalılık altında daha da ezileceği anlamına gelir. Bu doğru bir yöntem değil” diye konuştu.