Menbiç Türkiye için neden önemlidir?

Menbiç Türkiye için neden önemlidir?

Türkiye ile ABD arasında krize neden olan ve geçtiğimiz günlerde imzalanan mutabakat ile çözüme kavuşan Menbiç’te Türk Silahlı Kuvvetlerinin devriye turları başladı. Türkiye'nin Afrin'den sonra müdahale zincirinde ilk halka olarak gördüğü ve önem verdiği Menbiç’i mercek altına aldık. Peki Menbiç nerede? İkinci olarak en önemli kilit noktası Menbiç Türkiye için neden önemlidir?

Selçuk ARSLAN/ YURT

Suriye’nin kuzeyinde yer alan Menbiç kenti, Türkiye’ye yaklaşık 40 kilometre mesafede bulunuyor. Nüfusun çoğunluğunu Araplar oluşturuyor. Kürtler ikinci büyük nüfus grubuna sahip. Menbiç 2012 yılında Özgür Suriye Ordusu’nun denetimine geçti. Daha sonra 2014 yılında IŞİD kentin kontrolünü ele geçirdi. Ağustos 2016’da ise yaklaşık iki ay süren bir kuşatmanın ardından Suriye Demokratik Güçleri’ne (SDG) bağlı Menbiç Askeri Konseyi, ABD’nin de desteğiyle kenti IŞİD’den geri almıştı.

MENBİÇ TÜRKİYE İÇİN NEDEN ÖNEMLİDİR?

Menbiç, Türkiye'nin yanı sıra Suriyeli Kürtler, Suriye hükümeti, Rusya ve ABD gibi Suriye’deki iç savaşın kilit aktörlerinin de var olduğu ve büyük önem atfettikleri yerlerin başında geliyor. Sınırın Suriye tarafında "Terörden arındırılmış bir bölge" oluşturmak isteyen Türkiye için Menbiç’in alınması bu açıdan son derece önemli. Türkiye'nin en önemli kaygılarından birini, kantonlarının birleşmesiyle birlikte sınırın güney tarafında bir Kürt koridorunun kurulması oluşturuyor. Türkiye’nin önemsediği diğer bir konu ise kendi iç güvenliği. Özellikle sınır bölgesinde bulunan Gaziantep, Kilis, Şanlıurfa gibi şehirlere yapılacak olası saldırı ihtimali Türkiye’yi rahatsız etmişti.  Selçuk Arslan

TÜRKİYE'NİN AMACI

Menbiç hamlesiyle konumunu güçlendiren Türkiye’nin sürece dair bir takım amacı bulunmakta kuşkusuz. Türkiye’nin Menbiç’teki amaçlarını şöyle sıralayabiliriz:

-Fırat'ın batısında konuşlanan terör unsurlarının oradan kalıcı olarak temizlenmesi

-Teröristlerin ikmal yol ve güzergahların kontrol altına alarak terörü büyüten damarı kesmeyi

-Güney sınırının tamamen kontrol altına alacak terör devletlerin kurulmasını engellemeyi

-Sınır güvenliğini sağlayarak terörist unsurların Türkiye’ye sızmasını engellemeyi

-Sürgün edilmiş yerel halkın Menbiç'e geri dönmesini sağlamak.

 TEMELİNDE ARAMİLER VAR

Menbic, Suriye sahnesinde stratejik anlamlar yüklenen bir yer. Temelinde Aramiler var (Aramiler Sami bir halktır, MÖ. 1. bin yılında Kuzey Mezopotamya ve Suriye civarında yaşamışlardır). Dört bin yıla yakın bir tarihi var, adı Aramice ki Hazreti İbrahim'in, Hazreti İsa'nın anadilidir, Manbac'dan geliyor, bugün söylesek Pınarbaşı diyebiliriz. Tarih boyunca bu bölgeye hâkim olmak isteyen güçlerin ilk ele geçirmek istedikleri ve üs olarak kullandıkları yerlerin başında Menbic gelmiştir.  Bugün ise nüfusunun çoğunluğu Arap. İkinci büyük nüfus Kürtler. Kalanlar Çerkes, Türkmenler, Ermeniler vs. Yüzde vermek gerçekçi değil, çünkü her halk yüzdeyi kendine yontuyor. Kayıtlara göre 13. yüzyılda Moğol istilasına uğradığında kentin sakinleri Türkmen'di. 19. yüzyılın sonlarından itibaren bu bölge Osmanlı'nın yerleştirdiği Kafkas halklarıyla anılır oldu. Osmanlı Devletinin son döneminde yaşanan 93 Harbinden sonra bölgeye Çerkesler yerleştirilmişti. Osmanlı yıkılırken tarihi Menbiç'de yaşayanların neredeyse tamamı Çerkes'ti.

CHP'Lİ ÖZTÜRK: AKP'NİN OY DEVŞİRMESİNE HAMLESİ

Türkiye’nin Menbiç hamlesini CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, YURT’a değerlendirdi. Türkiye’nin ulusal güvenliğine vurgu yapan CHP’li Yılmaz, Menbiç’in seçim malzemeis olarak kullanıldığına da işaret ederek “Hükümet uzunca süre PYD/YPG’nin Fırat’ın batısına geçmeyeceğini geçemeyeceğini bunun bir kırmızı çizgi olduğunu söylemişti. Ancak bunu başaramamıştı. Belli ki 24 Haziran’dan önce iç kamuoyuna da bir mesaj vermek istiyor. Biz tabi Türkiye’nin ulusal güvenliğinin sağlanması konusunda, ülkemizin sınır güvenliği konusunda elbette duyarlıyız. Ancak hükümetin seçim öncesi her şeyi kullandığını her adımdan bir menfaat sağlayıp içerideki seçimi etkilemeye dönük çalışma yaptığını da biliyoruz.  Dışarıda batan iktidarlarını kurtarabilmek için böyle sanki seçim öncesine her şey denk getiriliyor, bir algı yaratılmak isteniyor. Bunların içerideki manevralarıyla dışarıdaki bu manevralarını seçimde bir algı yaratıp milliyetçi kesimin oy devşirmesine dönük bir hamle olarak görmek gerekiyor. Artık ülkenin mukadderatından ziyade hükümetin mukadderatı gündeme getiriliyor” dedi. Menbiç’teki adımların Suriye’nin toprak bütünlüğünü sağlamaya yetmeyeceğini belirten Öztürk, “Olayı temelinden kökünden bir karşı duruşumuz var. Bu hükümet neden oradaki mevcut iradeyle işbirliği yapıp o ülkeyle toprak bütünlüğünü sağlayacak adımlar atmıyor? Esat takıntısı bu noktaya getirdi. İşin özü budur. Yok şurayı kurtardık yok burayı aldık bunlar tamamen parça başı ufak adımlardır. Asıl büyük adım Suriye’de şuanki idareyle doğrudan iletişim kurmak. Yapılan hataları kabul etmek ve düzeltmeye çalışmaktır, ama bu hükümetin zaten böyle bir niyetinin de olmadığını biliyoruz. Bu adımlar Suriye’nin bütünlüğünü sağlamaya yetmez” ifadelerini kullandı.

 KARAN: HÜKÜMETİ SURİYE'DE ABD'DEN FARKLI BİR PLANI YOK

Türkiye’nin Menbiç’te hamlesini değerlendiren Gazetesi yazarı Ceyda Karan, süreci Menbiç’in bölünmesi olarak değerlendirdi. ABD politikalarının Suriye’de devam ettiğine dikkat çeken Karan “Menbiç’te daha önce anlaşmaya varılmıştı. Bu hamle de ABD’nin Suriye’de istediği dizayına uygun olarak devam etiğinin göstergesi. İçeriye girdi dışarıya çıktı meselesi değil bu. Menbiç’in bölünmesi meselesi. Orada yerel yönetimlerin oluşturulması öngörülüyor. Bunların hepsi ABD’nin Suriye politikaları doğrultusunda oluyor. Türkiye ise güvenlikçi bakış açısıyla ABD’nin planlarına uyuyor. AKP hükümetinin Suriye’de ABD’den farklı bir planı yok. Türkiye rejim değişikliği ve Suriye’nin paylaşımında rol oynama politikasını Menbiç hamlesiyle sürdürmekte” dedi.