Duvar Gazetesi'nin haberine göre: Sakine Akdağ ilk olarak 22 Kasım'da rahatsızlanarak, anne ve babası tarafından Batman Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi'ne götürüldü. Halası Safiye Akdağ, aileye çocuğun ateşi olduğunu söyleyerek ateş düşürücü verildikten sonra eve gönderildiğini aktardı.

İKİNCİ GİDİŞ: ÜÇ İĞNE VERİLDİ
Ertesi gün yeniden rahatsızlanan bebeği bu sefer ailesinin başka bir polikliniğe götürdüğünü söyleyen Akdağ, “Muayene sonrasında üç tane iğne verilmiş. ‘İğneleri kullanırsın üçüncü gün tekrar getirirsiniz’ demişler. 23 Kasım günü çocuk gece ağırlaşmaya başlıyor. Annesinin söylemiyle çocuk nefes almakta zorlanıyor, halsizlik ve yemek yememeye kusmaya başlıyor. 24 Kasım’da anne tekrar çocuğunu alıp acile götürüyor. ‘Orada ciğerlerinde bir şey olmadığını, durumunun iyi olduğu, ciğerlerin toparlandığı’ söyleniyor ve eve tekrar geri gönderiliyor.”

'ZİLAN HASTANESİ KABUL ETMEDİ'
Akdağ üç gün boyunca herhangi bir teşhis konulmayarak sürekli eve gönderilen çocuklarının durumunun 25 Kasım’da fenalaşması üzerine, annesinin bebeği yeniden acile götürdüğünü anlattı: “O anda doktor muayene ediyor ve bir akciğer tomografisi çekiyor. Ciğer tomografisi çekildiğinde çocuğun durumunun ağır olduğu anlaşılıyor. Yoğun bakım ünitesine alınıyor. Öğleden sonra saat 17:00 civarında yoğun bakıma alınan çocuğumuz hakkında doktor, ‘çocuk entübe olabilir, farklı bir hastaneye nakil etmemiz gerekiyor’ diyor. O andan itibaren hem ailesi olarak bizler hem de 112 Acil Servis başka bir hastanede yoğun bakım arayışına girdik. Bu arada korona şüphesi olduğu için çocuğumuza teste yapıldı. Korona testi akşam 22:30 civarında pozitif çıktı. O süreçte biz özel hastanelerle iletişime geçtik, Zilan Hastanesi’nde yer vardı ama yoğun bakım ünitesinde yer yoktu. Bebeğimizin Covid-19 testi pozitif çıktığı için Zilan Hastanesi de kabul etmedi. Devreye giren kişiler, kurumlar oldu maalesef yer bulunamadı."

CİHAZ YANLIŞ TAKILDI DEDİLER
Sakine Akdağ'ın anlatımına göre, korona testi de pozitif çıkan Sakine Akdağ için 8 saat boyunca yoğun bakımlarda yer arandıktan sonra özel Dünya Hastanesi'ne sevk edildi.

“Çocuğumuz, gece saat 22:30’da test sonucu pozitif çıktıktan sonra saat 00:00’ye doğru artık saturasyonu 40’a, kalp ritmi 80’lere düştü” diyen Aktay bu bilgileri kendilerine olayın yaşandığı gün bizzat doktor tarafından verildiğini ifade etti. Akdağ, “Doktorun vicdanı varsa kendi de söyler bunu. Doktor ‘ben artık bekleyemem müdahale etmek zorundayım’ demiş. Bir cihazla -bunun entübe cihazı olup olmadığını bilmiyoruz- ‘müdahale edeceğim’ demiş, anneyi odadan çıkarmış doktor. Akciğer yollarını açıyorlar bu cihazla. Ancak daha sonrasında Dünya Hastanesi’nde götürüldüğünde bu cihazın yanlış takıldığını söylediler bize. Hatta iki defa da tüpün değiştirildiği söylendi daha sonra. Saat gece 12:08’de ilk ilk müdahale yapıldı" dedi.

BATMAN İL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ: O SÜREDE ZATEN YOĞUN BAKIMDA TEDAVİSİNE DEVAM EDİLDİ
Sakine Akdağ'ın ölümü ve ailenin iddialarıyla ilgili Batman İl Sağlık Müdürlüğü’nün açıklamasında ise şöyle denildi:

"Tuberoskleroz hastası olan 18 aylık hastanın, epilepsi nedeni ile kalp ve beyin tutulumu mevcut olduğu ve bir üniversite hastanesinde takip edildiği anlaşılmıştır. Ateş ve halsizlik nedeniyle Batman Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesine başvuran hastaya uzman hekim tarafından gerekli tetkikler yapılmış, hastamız Yoğun Bakım Servisine izole bir şekilde yatırılarak bizzat başhekim ve çocuk uzmanı eşliğinde tedavisine başlanmıştır. İleti tetkik ve tedavi için 3. basamak yoğun bakım ihtiyacı doğması üzerine, hastamıza PCR testi yapılmıştır. Haberlerde hastanın bekletildiği iddia edilen sürenin, PCR testinin sonuçlanması için gereken süre olduğu anlaşılmaktadır. Oysa bu süre içerisinde de hastamızın zaten yoğun bakım servisinde tedavisine devam edilmiştir.

Hastamız test sonucunun çıkmasının ardından covid hastaları için ayrılmış özel bir hastanede bulunan yoğun bakım servisine çocuk uzmanı eşliğinde transfer edilmiştir. Buradaki 3 günlük takip ve tedavisinin ardından tüm müdahalelere rağmen ne yazık ki kurtarılamamıştır. Hastamızın yoğun bakım yatağı için bekletildiği ve bu sebeple hayatını kaybettiği iddiası gerçeği yansıtmamaktadır.

Bu açıklamaya karşın hala Safiye Akdağ, tüm cabalarına rağmen hem Batman’da hem de civar şehirlerin hiçbirinde saatlerce yer bulamadıklarını belirtti. Bakanlığın açıklamasında tuberoskleroz detayına yer verilmesine de anlam veremediklerini söyleyen Safiye Akdağ, “Çocuğun beyninde ya da ciğerlerin de olan lezyonun korona ile ne alakası var. Öncelikle onun açıklamasını biz de bekliyoruz. Yaşayan, gayet sağlıklı, içbir problemi olmayan bir çocuktu bizim bebeğimiz.”

'SON AŞAMADA CİĞER FİLMİNİN ÇEKİLMESİNİN HESABINI VERİN'
Yine bakanlığın açıklamasında yer alan ‘entübe edildi’ ifadelerine karşı çıkan Aktağ, neden 00:28’de kadar bekletildiklerini bakanlığa sorduklarını ekledi sözlerine: “Çocuk yoğun bakımdayken, videosu da var elimizde, madem entübe edilebilecekken neden farklı bir hastane arayışı içerisine girildi, neden biz hastaneleri aradık ve hastanelerde. Yer olmadığını 212 Acil Servis de biliyor. Bizler canla başla hastane aradık, yer bulamadık. Yapılan açıklamaların zaten acıyan canımı daha çok acıttı. Elinizi vicdanınıza koyup günlerce hastaneye götürülen bir çocuğun en son aşamaya gelindiği gün ciğerinin filminin çekilmesinin hesabının o zaman bize verin. Sadece sağlık sisteminin kötü olduğunu söz etmiyoruz sisteminiz kötü, berbat, yerle bir olmuş durumda.”