120 meslek örgütü ve STK Kadıköy'den seslendi

İstanbul Artvin Çevre Platformu tarafından düzenlenen eylem için doğa ve yaşam savunucuları, Kadıköy İskele Meydanı’nda bir araya geldi.

İstanbul Artvin Çevre Platformu tarafından düzenlenen eylem için doğa ve yaşam savunucuları, Kadıköy İskele Meydanı’nda bir araya geldi.

120 meslek örgütü ve STK imzası taşıyan basın açıklamasını, İstanbul Artvin Çevre Platformu adına Gürsel Kaya okudu.

"DOĞANIN VE BÜTÜN CANLILARIN HAYKIRIŞIDIR"

anka'dan Edda Sönmez'in haberine göre, Türkiye'nin birçok yerinde olduğu gibi Karadeniz Bölgesi'nde de ciddi bir çevre katliamı yaşandığı ifade edilen açıklamada, "Sakarya’dan Artvin’e kadar Karadeniz Bölgesindeki illerden ve İstanbul, Ankara, Bursa Kocaeli gibi illerden bunca çevreye ve yaşama duyarlı kuruluşun talepleri bölgede yaşayan halkın talebidir. Doğanın ve bütün canlıların haykırışıdır" denildi.

Dünyanın en güzel ve en zengin ekosistemlerinden birçoğuna ev sahipliği yapan Karadeniz Bölgesi'nin "para hırsının, yanlış ve çıkarcı yönetim anlayışının sonucunda yok olma tehdidi ile karşı karşıya olduğu" vurgulanan açıklamada, "Çevreye etkisi düşünülmeden ve canlıların yaşamını dikkate almadan yapılan uygulamalar, Karadeniz bölgesini gün geçtikçe daha yaşanmaz bir hale getirmektedir" görüşü dile getirildi. 

Karadeniz Otoyolu, "Yeşil Yol ve çok sayıda madencilik faaliyetleri, taş ocakları, denizin doldurulması, HES’lerin, ormanların yok edilircesine kesimi, nükleer santral ve farklı enerji tesislerinin bu bölgede yoğunlaşması ile Karadeniz Bölgesi’ndeki geleceğin sigortası, kadim doğal varlıkların bir bir yok olmaya başladığı" belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"YARGI KARARLARI UYGULANMAMAKTADIR"

"Bu uygulamalar karşısında yapılan hukuki itirazlar, her şeye rağmen çevre lehine oluşan yargı kararları ise uygulanmamaktadır. Bölge halkının yaygın bir şekilde karşı çıkması yanında yargı kararlarının da varlığına rağmen, pandemiyi de fırsat bilen şirketler güvenlik güçlerinin yardımıyla tahribata fütursuz bir şekilde devam etmektedir.

Geçmişte ülkemizin birçok yerinde yapılan, şimdi de Rize-İkizdere’nin cennet köşelerinden biri olan İskencedere Vadisi’nde doğal çevreyi tamamen yok edecek, suları kirletecek, insanların ve diğer canlıların yaşam alanlarına kesinlikle zarar verecek taş ocağı işletmesi faaliyete geçirilmek üzeredir.

“DOĞAL ÇEVREYİ YOK EDEN UYGULAMALARA SON VERİLMELİ”

Bu nedenle bir araya gelen STK’lar, meslek örgütleri ve bileşenler olarak bizler, Sakarya’dan Artvin’e kadar bütün doğal çevreyi yok eden uygulamalara son verilmesini, halkın karar verme süreçlerine katılımının sağlanıp taleplerinin karşılanmasını ve yargı kararlarına uyulmasını talep ediyoruz. Bölgemizde halkın taleplerine aykırı olarak çevreye ve doğaya zarar veren uygulamaların tamamına karşıyız. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da çevre hakkını korumak için hep birlikte hareket edeceğimizi kamuoyuna açıklıyoruz.

Bizler Artvin Çevre Platformu olarak İstanbul’da ve diğer şehirlerde, yıllardır Artvin’de gerçekleştirilen çevre katliamına karşı bir duruş sergiledik. Hepimizin yaşadığı ve bildiği Cerattepe mücadelesi çeyrek asırdan fazladır süren bir hak ve hukuk mücadelesi olarak devam ediyor. Cerattepe mücadelesi bir çevre ve dolayısıyla ile insan hakları mücadelesidir.

İkizdere, Cerattepe gibi, Fatsa gibi, Loş Vadisi gibi, Türkiye’nin ve dünyanın en güzel coğrafyasına sahip noktalarındandır. Bütün Karadeniz Bölgesi, yaban hayvan çeşitliliğine sahiptir. Kuşların göç güzergahı üzerindedir. Ormanları, yaylaları ve denizi ile kültürel, turistik ve ekolojik bir zenginliktir. Artık Karadeniz’deki mücadele yalnızca bir çevre mücadelesi değil, bir demokrasi, insan hakları, özgürlük ve adalet mücadelesidir. Karadeniz Bölgesi uzak bir diyar değil bir vatan toprağıdır ve hepimizindir. Geçmişte nasıl haykırdıysak, 'Cerattepe geçilmez, Artvin halkı yenilmez' diye. Bir kez daha haykırıyoruz İskencedere Vadisi geçilmez, Karadeniz halkı yenilmez."