AKP'nin emekliye yapmadığını CHP yapacak! Kent Lokantası'ndan sonra en çok bu konuşulacak

AKP'nin emekliye yapmadığını CHP yapacak! Kent Lokantası'ndan sonra en çok bu konuşulacak

AKP iktidarı emekliyi düşük ücretlerle yaşamaya mahkum ederken CHP'den emekliye nefes aldıracak hamle geldi.

CHP Sözcüsü Deniz Yücel, partisinin MYK toplantısı devam ederken gündemdeki konular ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

CHP'li Yücel, "Sayın Erdoğan’a ve Mehmet Şimşek’e sesleniyorum. Asgari ücret konusunda bilgiçlik taslamayı bırakın ve asgari ücreti en az 25 bin lira yapın" dedi.

Yücel'in açıklaması şöyle:

"Geçtiğimiz hafta TÜİK’in sayısız mucizelerinden biri daha yaşandı ve enflasyonun düştüğü açıklandı. Elbette ki, memur ve emekli maaşlarına yapılacak zammı netleştirecek olan enflasyon oranı yüksek çıkmayacaktı. Elbette ki AKP, yanlış ekonomi politikalarının faturasını birilerine kesecekti. Bu nedenle, TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranı kimseyi şaşırtmadı. Açıklanan enflasyona, kendi bakan ve bürokratlarının bile inandığını düşünmüyoruz.

Çünkü gerçekte, 2021 yılında dünyada enflasyonun en yüksek olduğu 9’uncu ülke olan Türkiye, 2024 yılı Mayıs ayı itibariyle yüksek enflasyon sıralamasında dünya 3’üncülüğüne çıktı. Bizden daha kötü durumda olan iki ülke var, biri Suriye diğeri Arjantin. Her şey bütün açıklığıyla ortadayken, çıkacaksın, hiç utanmadan 'enflasyon düştü' diyeceksin, buna da herkesin inanmasını bekleyeceksin. Altı ayda memurun, emeklinin aldığı maaş, enflasyon karşısında eridi gitti. Üstelik temmuz ayına girilmesi ile zam yağmuru daha da arttı. Hiç mi akıl, hiç mi izan, hiç mi vicdan yok sizde?

"SİZ KİMİ KANDIRIYORSUNUZ?"

Bir emekli ile röportaj yapmışlar, ev sahibi evden çıkarmış, 10 bin lira alıyor. '15 bin liradan aşağı ev bulmam imkansız, ben ne yapayım, sokakta mı yatayım?' diyor. Daha bu işin mutfak alışverişi, elektrik, su faturası var, doğalgazı var, ısınması var. Yıllarca bu ülkeye hizmet edip, katma değer üretmiş bir vatandaşımızın barınacak yer bulamamasından bahsediyoruz. Ve bu ülkede bu durumda olan milyonlarca vatandaşımız var. Şimdi bunun sorumlusu kim? Muhalefet mi? Dış güçler mi? Yoksa üç harfliler mi? Peki ya asgari ücretliler?

Altı ayda asgari ücret de eridi gitti. Ocak ayından bu yana, asgari ücretlinin sofrasından 21 kilo peynir, 94 litre süt, 145 kilo şeker eksildi. Daha açık bir şekilde ifade etmek gerekirse; 17 bin 2 liralık asgari ücret ilk açıklandığındaki alım gücüne kıyasla, bugün 21 kilo peynir, 94 litre süt, 145 kilo şekeri eksik alabiliyor. İğneden ipliğe her şey zamlanacak ama asgari ücret bir kuruş bile artmayacak öyle mi? Bu da 'asgari ücret düşük değil' diye açıklanacak? Siz kimi kandırıyorsunuz?

"AKP İKTİDARINDA ASGARİ ÜCRET OLAĞAN ÜCRET HALİNE GELMİŞ DURUMDA"

Türkiye, Avrupa’da asgari ücretin en düşük olduğu ülkeler arasında. Türkiye’de çalışan nüfusun yaklaşık yüzde 50’si asgari ücret ve civarında ücretlerle yaşam savaşı veriyor. 22 yıllık AKP iktidarında, asgari ücret olağan ücret haline gelmiş durumda. Buradan Sayın Erdoğan’a ve Mehmet Şimşek’e sesleniyorum. Asgari ücret konusunda bilgiçlik taslamayı bırakın ve asgari ücreti en az 25 bin lira yapın. Milyonluk makam araçlarına bütçe var, çift maaşlara bütçe var, temsil, tören, ağırlama ve toplantı giderlerine bütçe var ama asgari ücretliye, emekliye, emekçiye bütçe yok öyle mi?

"ASGARİ ÜCRET DERHAL EN AZ 25 BİN LİRAYA YÜKSELTİLMELİDİR"

Bir kere daha söylüyoruz; asgari ücret derhal en az 25 bin liraya yükseltilmelidir. En düşük emekli maaşı, asgari ücret seviyesine çıkarılmalıdır. Mutlaka ama mutlaka emeklilere refah payı verilmelidir. Halkı inim inim inleterek, itibardan tasarruf etmeyen AKP, ülke kaynaklarını har vurup harman savurmaya devam ediyor. Mehmet Şimşek’in adı sadece ekonomideki mucizeleri ile değil, kendi bakanlığına yapılacak müştemilat ve tuvalet tadilatı için ayrılan 24 milyon liralık kaynak ile de anılıyor.

"MEHMET ŞİMŞEK'İN TUVALETİ, MÜŞTEMİLATI TASARRUF GENELGESİNİN DIŞINDA ÖYLE Mİ?"

Üstelik bu habere verilen cevapta, bunların 'tasarruf genelgesi' dışında olduğu söyleniyor. Emekliler, işçi, memur, dar gelirli tasarruf genelgesinin içinde. Mehmet Şimşek’in tuvaleti, müştemilatı tasarruf genelgesinin dışında öyle mi? Asgari ücretli tasarruf genelgesinin içinde, Erdoğan’ın Berlin caddelerindeki yüzlerce metrelik araç konvoyu tasarruf genelgesinin dışında öyle mi? Bu kadar israf, bu kadar şatafat, AKP’nin 22 yıldır, kendini zenginleştiren, halkı yoksullaştıran yönetim anlayışını ortaya koyuyor.

CHP'Lİ BELEDİYELERDEN 'EMEKLİ HALK KART' GELİYOR

Biz CHP olarak, AKP’nin yok saydığı, açlığa yokluğa mahkûm ettiği milyonların sesi, soluğu olmaya devam edeceğiz. 31 Mart’ta üstlendiğimiz sorumlulukla, CHP'li belediyelerde vatandaşımıza en kaliteli hizmeti götürmekle kalmayacağız, AKP’nin yoksullaştırdığı kesimlerin yanında, her zamankinden daha fazla olmak için, bütün olanaklarımızı zorlayacağız. Bakın geçen hafta Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel, emeklilerimize 'Emekli Halk Kart' müjdesi verdi.

Pek çok belediyemiz emeklilerimize destek olmak için bütün olanaklarını seferber etmiş durumda. Emeklilerimize, temel ihtiyaçlarını sağlamaları için pek çok destek veriyoruz. Şimdi bütün bunları tek bir kartta birleştiriyor ve kartınızda var olan hizmetleri bütün CHP’li belediyelerden almanızı sağlayacak sistemi hayata geçiriyoruz. Bu ülkeye yıllarca hizmet edip, katma değer üreten emeklilerimizi başımızın üstünde taşıyacağız. Hak ettikleri, insan onuruna yaraşır hayatı iktidara geldiğimizde onlara sağlayacağız"

'EMEKLİ HALK KART' NEDİR?

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşcıer, CHP’li belediyelerde başlatılan "Emekli Halk Kart" uygulamasına ilişkin; "Kasaptan alışveriş yapabilecekler, nakdi destekler olacak. Doğal gaz ve suda indirimler olacak. Kendi oturdukları semtlerde esnaftan alışveriş yapmalarını sağlayacak, kolaylaştıracak önlemler olacak. Yani iktidarın o devasa bütçesine karşı belediyelerimiz kısıtlı bütçemize rağmen ‘biz emeklimizin yanındayız’ diyecek" dedi.

Taşcıer, "Emekli Halk Kart"ın alışverişlerde, doğal gaz ve su faturası ödemelerinde de kullanılabileceğini belirterek, şöyle konuştu:

"Öncelikle şunu ifade edeyim; AK Parti'nin 22 yıllık yönetemediği ekonominin bedelini en ağır ödeyen kesimlerden bir tanesi hiç şüphesiz emeklilerimiz. 31 Mart yerel seçimi aslında emeklilerin Türkiye'de yeni adresinin CHP olduğunu, CHP'den kendilerine dair yapılacak icraata umut içerdiklerini çok net bir şekilde gösterdi. Hiç şüphesiz bunda en büyük payı 2019'dan beri aldığımız başta İstanbul ve Ankara olmak üzere büyük şehirlerimizde emeklilerimizin yaşamlarına dokunan olumlu politikalarımız. Örneğin Ankara Büyükşehir Belediyesi'nde 10 bin liranın altında alan emeklilerimize bin lira destek, aylık 400 lira et yardımı, doğal gaz yardımı gibi birçok yaşamlarını kolaylaştırmaya çalışan destekler yapıldı. Şunun altını özellikle çizmek istiyorum; elbette ki bir belediyenin görevi değil. Yani devletin devasa bütçesi arasında belediyenin kısıtlı bütçesine rağmen emeklilerin yanında oluyor olması işte 31 Mart yerel seçimlerinde emeklilerin CHP'den neler beklediğinin çok somut bir göstergesi oldu.

Şimdi geldiğimiz noktada kazandığımız birçok belediyede örneğin bakın Üsküdar Belediyesi emeklilere pazar desteğini seçilir seçilmez hayata geçirdi. Denizli Belediyesi emeklilere beş bin lira nakdi destek hayata geçirdi. Bursa Büyükşehir Belediyemiz Kurban Bayramı öncesi iki bin lira emeklilere para yatırdı. Çünkü yıllardır bu ülkeye hizmet eden emeklilerimizin yaşam koşullarını bir nebze kısıtlı imkanlarımıza rağmen hafifletebiliyor olmamız elbette ki CHP'li sosyal belediyeciliğin öncelikle tanımlarından bir tanesi.

585efead-bce9-41ea-988c-9272380a2501.jpeg

"Belediyenin, kamunun imkanlarını emekliden yana tercih etmediler"

Farklı belediyelerimiz farklı uygulamalar yapıyorlar. Şimdi biz büyükşehirlerimizde tek tip bir emeklilik kartı uygulamasıyla büyükşehirlerde yaşayan emeklilerimizin daha iyi koşullarda yaşaması noktasında CHP'nin iktidara geldiğinde emeklilere nasıl bir koşullar sağlayacağını gösterebilmek adına bir 'Emekli Kartı' uygulaması başlatıyoruz. Aslında bu bizim ilk söylemimiz değil, seçimlerden önce iktidara da biz böyle bir çağrı yaptık. Dedik ki; gelin bütünleşik bir 'Emekli Kartı' uygulaması yapalım yerel yönetimlerde ve Türkiye'nin 81 ilinde emeklilerimizin yaşadığı sorunlara bir nebze olsun derman olalım. Ancak iktidar buna yanaşmadı. Tabii ki hep söylediğimiz bir şey var. Çünkü siyaset bir tercih meselesi. Belediyenin, kamunun imkanlarını emekliden yana tercih etmediler. Bizim tercihimiz bu anlamda çok net. Emekçinin, emeklinin yanındayız. O nedenle de biz CHP'li belediyeler olarak Sayın Genel Başkanımızın talimatıyla da büyükşehirlerimizde 'Emekli Kart' uygulamasını hayata geçireceğiz. Kasaptan alışveriş yapabilecekler, nakdi destekler olacak. Doğal gaz ve suda indirimler olacak. Kendi oturdukları semtlerde esnaftan alışveriş yapmalarını sağlayacak, kolaylaştıracak önlemler olacak. Yani iktidarın o devasa bütçesine karşı belediyelerimiz kısıtlı bütçemize rağmen biz emeklimizin yanındayız diyecek.

"Vatandaşımızın CHP'li belediyelere her gittiğinde aynı hizmeti alabileceğini görebilsin istiyoruz"

Taşcıer, 'Emekli Kart'ın her şehirde geçerli olup olmayacağı sorusu üzerine de şu yanıtı verdi:

"Ortaklaştırma yönünde bir eğilimimiz olacak. Çünkü biz vatandaşımızın CHP'li belediyelere her gittiğinde aynı hizmeti alabileceğini görebilsin istiyoruz. O nedenle de hiç şüphesiz onun da altyapısı oluşturulacak. İstanbul'da emekli olan biri Ankara'da çocuğunu ziyarete geldiğinde burada da o 'Emekli Kartı'nı kullanabileceği bir sistemi hayata geçirmeyi planlıyoruz. İyi örneklerimizi çoğaltacağız. Hangi belediyemiz iyi örnek hayata geçirmişse diğer belediyelerimizde de onları yaygınlaştıracak. İyi örnekleri ortaklaştıracak bir uygulamayı hayata geçireceğiz."