AKP'nin yeni kadrolaşma alanı kamu bankaları mı?

AKP'nin yeni kadrolaşma alanı kamu bankaları mı?

AKP döneminde Kamu İktisadi Teşekkülleri'nin (KİT) hızla satılması nedeniyle kadrolaşmanın adresinde de değişimler yaşandı.

Gazete Duvar yazarı Bahadır Özgür, "AK Parti en çok nerelerde kadrolaşıyor" başlıklı, 4 Ağustos tarihli yazısında, "Başkanlık rejimine geçildikten sonra kamu kurumlarında muazzam bir kadro patlaması yaşanıyor. Üst düzey mevkiler parti yöneticilerine dağıtılırken, aşağılardaki yüz binlerce ‘devlet işi’ de taban arasında bölüştürülüyor. Kamu personeli sayısı AK Parti döneminde 2 kattan fazla arttı. Kadrolaşmada ön plana çıkan kurumlar ise kamu bankaları, üniversiteler, döner sermayeler, PTT, Türksat AŞ ve TRT. Ama iktidarın elindeki en etkili araçlar, 2004’ten sonra mantar gibi türeyen Belediye İktisadi Teşebbüsleri (BİT)" uyarısında bulundu.

AK Parti'nin 2002 yılında iktidara gelirken vesayetle mücadele sözü verdiğini ancak bürokrasinin bugün AK Parti yönetimi altında bir zümreye 'hunharca pay edildiği'ni ifade eden Özgür, yazısını şu satırlarla sürdürdü:

"Devlet AŞ’deki hisse paylaşımı, yüksek mevkilerle sınırlı değil üstelik. Başkanlık rejimine geçildikten sonra kamu kurumlarında muazzam bir kadro patlaması yaşanıyor. İrili ufaklı yüz binlerce ‘devlet işi’ de seçmeni müşteriye, oyu CV’ye çeviren klientalist ilişkinin gereği olarak ‘tabanda’ bölüştürülüyor. Ne var ki iktidar burada da sınırlarına dayanmış durumda.

Pek çok konuda olduğu gibi kamu personeline ilişkin de sağlıklı verilere erişmek zor. Derli toplu tek kaynak, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nın yılda dört kez açıkladığı raporlar. 2019 yılında hiç rapor yayınlanmadı, sonuncusunun tarihi Mart 2020. Düzenli raporlama 2007 itibariyle başlıyor. Raporlardan yararlanarak oluşturulan aşağıdaki grafiklerde geçici personelin dikkate alınmadığını not düşelim. Askeri ve istihbarat birimlerinin mensupları da yine raporlarda bulunmuyor.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un açıklamasına göre, 2001’de 2.1 milyon kamu personeli vardı. Bugünkü sayı 4.6 milyonu biraz aşıyor. Yani yüzde 119’luk bir büyüme söz konusu."

2007-2020 arasında sözleşmeli çalışan artışının yüzde 103'e ulaştığına dikkat çeken Özgür, sürekli işçi artışının ise yüzde 205'e kadar çıktığına değindi.

Özgür kadrolaşmanın yeni alanlarına dairse, "Kamu bankalarında tepelerde ilginç atamalar yapılırken, son iki yılda personel sayısında da belirgin artış yaşanıyor. 2007 ile kıyaslandığında personel büyümesi yüzde 90. Üniversitelerde ise elbette yeni açılanları da hesaba katmak gerekir. Ama yine de 2018 sonrasında burada da personel enflasyonu görülüyor. Değişim yüzde 72" verilerini paylaştı.

Kadrolaşmada belediyelerin hayati öneme sahip olduğuna değinen Özgür, şu ifadeleri kullandı:

"İhaleler, rant sağlama, servet transferi, yandaş kayırma, lütuf ekonomisi gibi AK Parti döneminin belirgin özelliklerinin şifrelerini çözmede bakılacak ilk yer olan yerel yönetimler; kadrolaşma konusunda da ön planda. Özetle AK Parti siyasetinin can damarı yerel yönetimlerdir.Belediyeler ve onlara bağlı kuruluşlar ile belediye şirketleri, il özel idareleri ve mahalli kuruluşların personel sayısı 2007’de 230 bin 66 kişiydi. 2020 itibariyle ise yüzde 205 artışla sayı 702 bin 905’e yükseldi. Geçici işçilerin dahil olmadığı bu sayının büyük çoğunluğu, kadrolu çalışan ve sürekli işçilerden oluşuyor. Ama yerel idarelerdeki personel artışı son yıllarda esas olarak Belediye İktisadi Teşebbüsleri’nde (BİT), yani belediyelerin kurduğu şirketlerde gerçekleşiyor.

Bütün kurumlarda olduğu gibi burada da 2017 sonrasındaki patlama görülüyor. Yani başkanlık rejimi ile beraber olağanüstü bir kadro şişmesi yaşanmış. BİT’lerin çalışan sayısı 2017’ye kadar 260 bin ile 300 bin arasında değişirken, 2017 sonrasında 350, 2020’de ise 700 binlere fırladı. Neredeyse bütün hizmetlerini ihalelerle özel şirketlere veren BİT’lerin kadro deposuna dönüşmesi siyasi rantla açıklanabilir ancak."