Hükümete yakın Yeni Söz gazetesi yazarı Hasret Yıldırım, Atatürk’e yönelik 'Ulu mikrop' sözlerinin ardından açıklama yaptı. Tepkilerin ardından Hasret Yıldırım’dan açıklama geldi. “Hiroşima'ya atılan atom bombası hâdisesinin sene-i devriyesinde, @yildirimhasret twitter adresimden bir sual tevcih ettim” diyen Yıldırım "Bu vesileyle, çarpıtılan sözlerim sebebiyle; kırılan, üzülen, yanlış anlayan herkesten özür diliyorum. O cümlelerde, kat'iyen Kemal Paşa'ya karşı bir düşmanlık veya kasıt yoktur" dedi.

Yıldırım'ın açıklaması şöyle:

"Japonlar, 1945'de 'atom bombası' ile yerle bir edilmelerine rağmen, dünya devi oldular. Bize atılan 'atam bombası' sebebiyle avrupa kapılarında dileniyoruz. Neden?’ dedim. Buradaki kastım, Kemal Paşa'yı kullanarak menfaat elde edip, bu Vatan'ın hakiki sahiplerine saldıranlar idi. Bizi birbirimize düşürüp, kendi rantlarını zirveye çıkaranları tahkir etmek istedim... Bu paylaşımdan sonra, hususiyetle kemalist geçinen (samimi olduklarına inanmıyorum) şahıslar tarafından; ana-avrat-soy-sop bir yana, Allah-Din-Kitap küfür yedim. Psikolojim öyle bozuldu ki, bir video çekme ihtiyacı hissettim.

Çektiğim videoda bu hususları dile getirerek ‘Biz hastaya kızmıyoruz, mikroba kızıyoruz. Ulu mikoba!’ dedim. Bu söz tabii ki, beni kefeye koyup linç etmeye kalkanların ‘rant düzeni ve kemalizm’ adı altında yapılan saldırıların kaynağına bir gönderme idi. Lâkin mevzu medyaya öyle nakledildi ki, ben sanki Kemal Paşa'yı kast ederek ‘Ulu Mikrop’ demişim seviyesine getirildi. Hâl böyle olunca bu defa, evvelkinden daha fazla saldırılar ile beklemediğim bir tepki oldu."

'BEYAZ TV'NİN BU TABİRİ AŞAĞILIK BİR SALDIRI VASITASI'
Hasret Yıldırım, “Hele ki, Halk Tv ve Sözcü gibi belli bir cenahın mantığına hitap eden medya müesseseleri dahi, bu mevzuda provokatif haber yapmaz iken, bizim cenahın sesi olduğu iddia edilen Beyaz Tv, iki gündür tüm haber bültenlerinde, şahsımı hedef göstererek saldırmaktadır” diyerek Hükümete yakın Beyaz TV’yi eleştirdi.

'HERKESTEN ÖZÜR DİLİYORUM'
Yıldırım, “Beni ‘yandaş’ olarak gösterenler de, bir hezeyan içindedir. Hiç bir vakit bir yerlerin adamı olmadım” diyerek açıklamasını şöyle bitirdi: