Recep Tayyip Erdoğan tarafından Boğaziçi Üniversitesi’ne kayyum rektör olarak atanan ve 6 ay sonra yine Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle görevinden alınan Melih Bulu’yu İzmir’de protesto ederken gözaltına alınan 23 üniversite öğrencisine ilişkin kovuşturmaya yer olmadığına hükmedildi.

Birgün'den Berkay Sağol'un haberine göre; gözaltına alınan kişilere, 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet ve ‘kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama’ suçundan soruşturma açıldı.

Kararda “Yasadışı gösteriye ilişkin güvenlik güçlerince ihtarda bulunmasından sonra makul sürede dağılmayıp, ısrarla gösteriye devam etmek isteyerek kolluk görevlilerine karşı cebir ya da tehdit kullanarak direndiklerini gösterir mahiyette kamu davası açmaya yeter düzeyde delil bulunmadığı tespit edilmiştir.  Bu nedenle şüphelilere isnat edilen suçtan kamu davası açmayı gerektirir yeterliğe ulaşan somut bir delil elde edilememesi dikkate alınarak açıklanan gerekçeler doğrultusunda kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiştir” denildi.

Öğrencilerin avukatlarından olan Semih Taşcan, şunları söyledi: “Boğaziçi Üniversitesi’yle dayanışma ve kayyum rektöre karşı yapılan neredeyse bütün eylemlerde, polis en ufak toplanmaya bile imkân vermemişti. Bu kararda da, olması gerektiği gibi eylemciler hakkında herhangi bir yasaya aykırılık bulunmadığından takipsizlik kararı verildiğini görüyoruz. Bu karar polisin iktidarın hedefleri doğrultusunda anayasal hakların kullanımını engellediğini gösteriyor.”