Erdoğan, "Türkiye Yüzyılı" toplantısında konuşuyor

Erdoğan, "Türkiye Yüzyılı" toplantısında konuşuyor

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin ikinci yüzyılına dair yeni program ve hedeflerin yer aldığı "Türkiye Yüzyılı" vizyonunu kamuoyuyla paylaşıyor.

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin ikinci yüzyılına dair yeni program ve hedeflerin yer aldığı "Türkiye Yüzyılı" vizyonunu kamuoyuyla paylaşıyor.

100'üncü yaşına girmeye hazırlanan Türkiye Cumhuriyeti'ni 20 yıldır yöneten AKP, yeni yüzyıla ilişkin program, proje ve hedeflerini anlatıyor.

Erdoğan'ın tek konuşmacı olacağı törende sporcular, sanatçılar, cemaat vakıfları, Alevi dernekleri ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, sanayici ve iş adamları, sanatçılar, çevreci genç ve kadınlar, şehit ve gazi yakınları, engelliler, siyasi parti temsilcileri, yabancı misyon temsilcileri, akademisyenler, gazeteciler ve sosyal medya fenomenleri de davet edildi.  

11 SİYASİ PARTİ DAVET EDİLDİ

Cumhur İttifakı'nı oluşturan MHP ve BBP'nin yanı sıra CHP, İYİ Parti, DSP, Saadet Partisi, HÜDA-PAR, Demokrat Parti, Vatan Partisi, Yeniden Refah Partisi ve Anavatan Partisi, tanıtım toplantısına genel başkan seviyesinde davet edildi.

Programda, protokol düzeni olmayacağı belirtilirken kabine üyeleri, AKP Genel Başkan yardımcıları, milletvekilleri, il başkanları ve belediye başkanları salonun tribünlerinde davetlilerin arasında karışık oturuyor. Davetli siyasi partilerin genel başkanları için ise tribünde özel bölüm ayrıldı.

"TÜRKİYE YÜZYILI LOGOSU"

"Türkiye Yüzyılı" logosunda Türkiye Cumhuriyeti'ne ve kurucu lider Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'e yönelik bir ifade yer almaması tepkilere neden oldu.

Erdoğan'ın "Türkiye Yüzyılı" toplantısındaki açıklaması şöyle oldu:

Gözümüzün nuru, geleceğimizin teminatı kıymetli gençler, bugün bu salonda bizlerle birlikte olan, ekranlardan bizi takip eden kardeşlerim, Cumhur İttifakı'nın değerli mensupları sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum.

Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun ilanıyla, kendi içinde pek çok merhaleyi ve mücadeleyi barındıran yeni bir döneme adım attık

Cumhuriyetimizin ilk yüz yılına Anadolu'daki özellikle Anadolu topraklarındaki 900 yıllık varlığımızı sona erdirmek isteyen bir saldırın altından giriş yağmıştık. Osmanlı Devleti ile birlikte milletimizi de tarihe gömmek isteyenleer doğrudan karşımıza çıkmadılar. Bunun yerine en elverişli aracı kullanarak Anadolu'yu işgale yeltendiler. Beli bükülen milletimiz, 'Yurdumuzu alçaklara uğratma sakın' diyerek işgali bertaraf etti.

Kardeşlerim, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal başta olmak üzere bizlere üzerinde özgürce nefes aldığımız bu vatanı armağan eden tüm kahramanlarımızı minnetle yad ediyorum.

Cumhuriyetimiz maalesef bu asrın bir kısmında kendi içinde barışık yaşayamadı. Kirli hesaplarda kullanılan maşalar hiç eksik olmadı. Dün vardı bugün de vardı.

Şehit Başbakan Menderes'in 'Yeter! Söz milletindir!' diyerek başlatıtğı dmeokrasi ve kalkınma hamlesi idam sehpasında kesintiye uğradı.

Ülkemiz vesayet yoluyla, cumhuriyet ve demokrasiyi birleştirmekten hep kaçınan bir zihniyetin elinde ciddi sıkıntılar çekti. Milletimizin teveccühü ile ülkeyi yönetme sorumluğunu üstlendiğimiz 2002 Kasım'da böyle bir mirası devraldık. Kalkınma ve milletimizin sahip olması gereken demokrasi seviyesi ile bulunduğunmuz yer çok büyüktü. Biz 20 yıl boyunca hep 'Durmak yok yola devam' dedik. Geliştirdik, güçlendirdik ve zenginleştirdik.

Tıpkı 15 Temmuz'da olduğu gibi... Yeri geldiğinde bize canı pahasına sahip çıkan milletimiizin desteğiyle 20 yılda ülkemizin kayıplarını telafi edecek çalışmalar gerçekleştirdik.

Emperyalistlerin, darbecilerin ne kadar aparatı varsa hepsi üzerimize salındı. Yeri geldi bildiriler yayınladılar, tuzaklar kurdular, terör örgütlerini harekete geçirdiler. Hatta partimizi kapatmaya çalıştılar. Bununla da kalmayıp silahla saldırmaya çalıştılar. Biz hiç şikayet etmek. Mücadele ettik. Çözümü sadece milletin sinesinde, milli iradenin gücünde aradık.

Geçmişte ayrıştırılmaya çalışılan kim varsa son 20 yıla sığdırmaya çalıştığımız bu büyük devrime katkı vermiştir. Herkesin yanında olduk, mücadelesine destek verdik ve kayıplarını telafi ettik. Ayasofya'yı yeniden camii olarak açmamız bile büyük bir meydan okumadır.

Bu tarihi dönemde hakkın hakikatın yanında yer alan her bir vatandaşıma şükranlarımı sunuyorum.