Kartepe Belediyesi CHP Meclis Üyesi Tugay Adak’ın intihar etmesi üzerine CHP’li gençler Tugay Adak için bir araya geldi. Adak’ın işsizlik yüzünden intihar ettiğini savunan CHP’li gençler, partili yöneticileri gençlere sahip çıkmamakla suçladı.
 
Kocaeli Halk Gazetesi'nden Mehmet Emin Uyar'ın haberine göre; CHP Kocaeli İl Gençlik Kolları bugün saat 17.30’da partinin Kocaeli il binasında “Tugay’a Ses Oluyoruz” sloganıyla basın açıklaması düzenledi. Basın açıklamasına, CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Emre Yılmaz, CHP Kocaeli İl Gençlik Kolları Balkanı Zeki Karakadılar ve yönetimi, CHP Kocaeli İl Başkanı Harun Yıldızlı, CHP Kocaeli İl Başkan Yardımcısı İsmet İşeri, CHP Kocaeli İl eski Başkanı Cengiz Sarıbay, CHP İzmit İlçe eski Başkanı Selman Yıldırım, CHP ilçe başkanları, CHP’li gençler ve çok sayıda vatandaş katılım gösterdi.

Okunan mektup metninden sonra, CHP Gebze İlçe Gençlik Kolları Yöneticisi Deniz Kartal, “Bıçak Kemikte” adlı metni okudu. Aynı zamanda bazı gençler Haydar Akar’ı ve Fatma Kaplan Hürriyet’i istifaya çağırdı. Tugay Adak'ın resminin bulunduğu afiş il binasın asıldı.

Basın açıklamasında ilk olarak konuşan CHP İl Gençlik Kolları Başkanı Zeki Karakadılar, “18 yaşında büyük bir ümitle kapısından girmiş onurla bayrağını asarken düşüp gözünü kaybetmiş, mücadeleden bir gün adım atmamış Tugay kardeşimiz için buradayız. Partisinin kapısını umutla açarken imkan kapılarının yüzüne kapanan Tugay Adak için buradayız. Hepsinden soracak hesabımız var lakin önce bırakın acımızı yaşayalım. Sesimize ses olmaya gelen herkese teşekkür ediyorum.” ifadesinde bulundu.

Karakadılar’dan sonra söz alan CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Emre Yılmaz, Tugayın yaşamdan vazgeçişi bir sebep değil sonuç olduğunu söyleyerek, “Artan kriz ve genç işsizlikten tugay yaşamına son verdi. Tugay o şu diğeri değil hepimizin arkadaşı. Seferihisar yaz kampına bir fiil aktif katılan partinin geleneğinden gelen bir kardeşimizdi. Aynı hikayeyi paylaştığımız bir arkadaşımızdı Tugay.
 
Tugay’ın bazı şeyleri paylaşmamasının sebebi bu partinin geleneksel gücüdür ama sorulacak bir hesap varsa Tugay’ın birlikteliğinden çıkacak o hesap. Bu sebep bir sonuçsa bunun hesabını sormak CHP’li her yoldaşımın sorduğu gibi benim de görevimdir. Bu saatten sonra Tugay adına da ne istedi diye sorma hakkımız var. İl gençlik kollarımız taleplerini belli noktalara iletti o taleplerin de arkasında duruyoruz. Koca Kocaeli bir Tugay’a bakamadı.” şeklinde konuştu. Yılmaz’ın ardından CHP Kocaeli İl Gençlik Kolları Başkan Yardımcısı Özlem Ünal Tugay’ın ağzından yazılan mektup okundu.

Mektupta şu ifadeler kullanıldı:

“Ben Tugay Adak! Hikayemi hepiniz öğrendiniz. 2014 yılında partimin bayrağını asarken 21 yaşında bir gözümü kaybettim. Mağduriyetimden kendime bir kazanç sağlama yoluna hiç gitmedim, bana verilen ve tutulmayan hiçbir sözü kendime dert edinmedim, kimseye sözünü tutmadı diye bir tepki de göstermedim. Sizin anlayacağınız söz verenler sözlerini yediler; lakin ben onurumu hiçe sayıp kimseden medet dilenmedim. Kendi çabamla ekmek paramı kazandım, partimden emeğimi esirgemedim. Ben partimi, partili arkadaşlarımı herkesten çok sevdim. Partim ve arkadaşlarım değil; ama makam sahipleri beni gönüllerine sığdıramadı. Beni ve milyonlarca genci Fetullahçı sınav sistemine mahkum eden bu düzene rağmen üniversiteyi kazandım.

Maalesef malum hayat şartları orada da karşıma çıktı ve okulumu bitiremedim. AKP'nin liyakatı, beceriyi yok saydığı memurluk sisteminde milyonlarca genç gibi benim de torpilim olmadığı için kendime yer bulamadım. Belki hata bendeydi belki babam ensesi kalın biri değildi. Halbuki bir günde memur olup liyakat sahibi olanların ülkesinde ben liyakatsiz kaldım.

Ne zaman her şey çok güzel olacak desem beni AKP'nin çürümüş düzeninde partili büyüklerim sahipsiz bıraktı. Kısacası biz yerimizde kaldık. Birileri üstümüze basıp yükseldi. Biz, sizi rüyanızda dahi görseniz inanamayacağınız makamlara sığdırdık da siz beni ve kardeşlerimi bir yere sığdıramadınız. Oysa ben 28 yıllık yaşamıma; Gezi eylemleri, adalet yürüyüşü, referanduma hayır gibi onlarca direniş sığdırdım.

Partim için yaptığım hiçbir şey için en ufak bir pişmanlığım yoktur! Ama içimin yandığı iki konu vardır. Partim zora düşmesin diye anneme belediyede işe girdim diye yalan söyledim. Kardeşlerim makul bir dille anneme söyleyin beni affetsin. Kardeşlerime hakkım helal olsun. Ben 28 yılda hepinizi yüreğime sığdırdım; ama asfaltta yatan bedenimi bir yoğun bakım ünitesine sığdıramayan parti büyüklerine hakkım bir yana selamın bile yoktur! Ve artık ben yokum! Partisi için gözünü kaybeden Tugay artık canını da kaybetti. Şimdi gönül rahatlığıyla sizin olsun koltuklar, o kırmızı plakalar, o plazalar..

Gençler sayesinde kazanılan o parti meclisi koltukları, il Başkanlığı koltukları sizin olsun. İmkanlar sizin olsun... Vaatler, yalan rüzgarları sizin. Ama bu son olsun! Kimsenin sonu benim gibi olmasın, ders olsun herkese Hiçbir genç arkadaşım benim yaşadığım buhranları yaşayıp, içinden çıkılmaz girdaplara girmesin. El verin birbirinize, el verelim birbirimize.. Kartepe'de sıcak bir toprağın koynunda yatan ve sizi herkesten çok seven, kardeşiniz, yol arkadaşınız Tugay”.