Bunların başında sağlık çalışanlarına yönelik şiddet olaylarının önlenmesi geldiğini belirten Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, bu saldırıların sağlık çalışanlarıyla birlikte tüm vatandaşların vicdanında ağır yaralara neden olduğunu kaydetti. 

"DEVLETİMİZ HEKİMLERİMİZE DAHA FAZLA PAY AYIRMALIDIR"
Bu tip suçların engellenmesi için cezaların artırılması, yasalarda suçluların lehine kullanılan boşlukların giderilmesi gerektiğini belirten Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, "Devletimiz, sağlık hizmetlerine ve sağlık çalışanlarımıza önemli yatırımlar yapıyor. Tüm sağlık çalışanlarımız, özellikle hekimlerimiz, ülkemizin en başarılı öğrencileri arasından seçilip tıp fakültelerimize kabul ediliyorlar. Karşılıklı olarak büyük fedakarlıklarla gerçekleşen uzun, zor, yorucu bir eğitim sürecinden sonra hekimlerimiz görev yapmaya başlıyorlar ve hekimlik mesleği, ömür boyu devam eden bir öğrenme süreciyle yürütülebiliyor. Bu gerçeklerin ışığında hekimlerimiz verdikleri emek ve milletimize sağladıkları katkıyla orantılı ücretlere ve özlük haklarına sahip olmalı. Hekimlerimiz kendilerine verilen emeğin, kendilerine duyulan güvenin ve milletimizin geleceğine duydukları bağlılıklarının şuuruyla milletimize hizmet etme konusunda ısrarlı olmalı. Devletimiz de hekimlerimizin gelecek kaygısı duymadan, huzurla görev yapabilmeleri için üzerine düşen fedakarlığı yapmalı, bütçeden hekimlerimiz başta olmak üzere tüm sağlık çalışanlarına daha fazla payı ayırmalıdır." açıklamasında bulundu.

"TARTIŞMASIZ BİR GERÇEKTİR"
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın doktorlara yönelik "Varsın gidiyorlarsa gitsinler" şeklindeki skandal ifadeleriyle başlayan tartışmaya da değindi. Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, "En önemlisi hekimlerimizin düşünceleri ve talepleri ciddiyetle dikkate alınmalı, sağlık hizmetleri alanında yaşanan problemlerin çözümüne, hekimlerimizin katkı sağlamasına imkan tanınmalıdır. Bizim ülke olarak hekimlerimiz başta olmak üzere iyi yetişmiş-yetiştirilmiş hiçbir bireyimizi kaybetme lüksümüz yoktur. Bu tartışılmaz bir gerçektir." ifadeleri ile destekledikleri Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın tam zıttı bir duruş aldı.

TTB'YE TEPKİ
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici ayrıca, Türk Tabipler Birliği'nin konuyu siyaset malzemesi yapmaya çalıştığını öne sürerek, "İçinde Türk Tabipler Birliği’nin de olduğu bazı meslek kuruluşlarının yöneticilerinin, yürütmekle yükümlü oldukları asli görevleri yerine ülkemize ve milletimize düşmanlık etmeyi görev edinmiş odakların sözcülüğünü üstlenmeye çalışmalarının konunun dışında ve müstakilen Türkiye'nin önemli meselelerinden biri olduğunu düşünüyoruz" şeklinde konuştu. 

ERDOĞAN'IN O SKANDAL İFADELERİ
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 8 Mart Dünya Kadınlar günü nedeniyle külliyede kadın muhtarlarla bir araya gelmişti.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip  Erdoğan, doktorların özel sektörü tercih etmesi ve yurt dışına gitmesine ilişkin açıklamalarda bulundu. 

“Açık konuşuyorum, açık konuşmayı severim” diyen Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip  Erdoğan, “Doktorlar az para aldığı için ayrılıyorlar, değerli kardeşlerim samimi konuşuyorum dost acı söyler ama gerçeği söyler bu hastaneleri inşa eden biziz. Bu doktorları okutan yetiştiren bu devlet değil mi? E? Bu devlet sizi okuttu yetiştirdi en çok maliyeti yüksek olan da sağlıktır. Ama şimdi az para veriyormuş. Sordum en az alan ne alıyordur? 8 bin 9 bin, en yüksek alan 25 bin civarında. Buna rağmen özel sektör çok daha yüksek verdiği için oralara kaçıp gidiyorlar. Açık konuşuyorum, açık konuşmayı severim. Varsın gidiyorlarsa gitsinler. Bizler de üniversiteleri yeni bitiren doktorlarımızı buralarda istihdam ederiz, buralarda onlarla devam ederiz. Gerekirse yurt dışından ülkemize dönmek isteyenleri süratle davet ederiz. Buralar boş kalmaz merak etmeyin. Doktorluk gibi bir aziz mesleği oraya onu dayamak herhalde pek de insani değildir.” ifadelerini kullanmıştı.