
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 'üreme' çağrısı: "Nüfusumuzun 85 milyon olması yeterli değil"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'ye seslendi ve çocuk yapma çağrısında bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen 8. Aile Şurası’nda konuştu.
"AİLE, İNSANI İNSAN YAPAN EN ÖNEMLİ HASLETLERDENDİR"
Erdoğan, "İnsanı doğumundan ölümüne kadar her alanda kuşatan, hayatın iniş çıkışları karşısında koruyan aile, çok büyük bir nimet, eşsiz bir hazinedir. İnsan aile içinde doğar. Ailede huzura erer. Aile fertleri arasında kendini güvende hisseder. Hayata ailesiyle birlikte hazırlanır. Sevginin paylaşılarak çoğaldığı, zorluklara beraber göğüs gerildiği aile, insanı insan yapan en önemli hasletlerdendir. Aile, Türk toplumunun temelidir. Anayasamız böyle söylüyor. Devletin aileyi koruma noktasında sorumluluklarını da ifade etmiştir. Aile, toplumun temelidir ve temeli sağlam olmayan toplumlar ayakta kalamaz. Eğer güçlü aileler yoksa güçlü bir milleti bulamazsınız. Bu bakımdan aile, toplumun çelik çekirdeği, özü, güç kaynağıdır. Nesilden nesile aktarılan milli kültür ve değerlerimizin vasatı aynı şekilde aile kurumudur" dedi.
"CUMHUR İTTİFAKI'NDA LGBT DİYE BİR ANLAYIŞ YOKTUR"
Erdoğan, aile konusunda batının bir çıkmaza girdiğini söyleyerek, "Güçlü bir toplum olmanın yolu sadece maddi imkanlardan değil, her şeyden önce güçlü bir aile yapısına sahip olmaktan geçer. Aile meselesine bakarken anne baba ve çocuklardan oluşan bir yapıdan ziyade çok daha geniş bir perspektiften yaklaşmalıyız. Meseleyi basitleştirmek ve sıradanlaştırmak yerine, aile kurumunun toplum hayatımızdaki yerini iyi, doğru ve isabetli bir şekilde tayin etmeliyiz. Müslüman Türk milletinin alametifarikası olan güçlü aile yapımızı zayıflatacak her türlü girişim karşısında teyakkuz halinde olmalıyız. Gerek devlet gerekse şahsi olarak meseleye yaklaşımımız bu yöndedir. Onun için tüm seçim kampanyasında da ifade ettiğim gibi Cumhur İttifakı’nda LGBT diye bir anlayış yoktur. Varsın LGBT zillet ittifakının malzemesi olsun, tepe tepe kullansınlar. Ama bizde bu yok. Niye, çünkü biz de aile kutsal bir yapı. Ve bu kutlu yapıyı biz lekeleyemeyiz. Buna da müsaade etmeyiz, edemeyiz. Modern dünyada şehirleşmenin artması ile birlikte aile bağları zayıflarken aile kurumunun önemi esasen daha da artmıştır. Geniş aileden çekirdek aileye oradan da daha bireysel yaşama geçiş günümüz insanını ailenin sunduğu imkanlardan mahrum bırakmıştır" diye konuştu.
"BOŞUNA 'EN AZ 3 ÇOCUK' DEMİYORUZ"
Erdoğan, evlenme yaşının sürekli yükseldiğini, boşanma oranlarının da her geçen yıl daha da arttığına dikkat çekerek, "Ortalama çocuk sayısı ise günden güne düşüyor. Yani boşuna ‘en az 3 çocuk’ demiyoruz.
"ÇOK DAHA FAZLA BİR NÜFUSA İHTİYACIMIZ VAR"
Çünkü bu toplumun özellikle ihtiyacı var. Detayına burada giremem. Ama bizim şu anda Türkiye olarak nüfusumuzun 85 milyon olması yeterli değil. Çok daha fazla bir nüfusa ihtiyacımız var. Avrupa ülkeleri başta olmak üzere dünyamız giderek yaşlanıyor. Aile gibi güvenli bir sığınağa sahip olmayan toplumlarda intihar oranları, bağımlılık, uyuşturucu kullanımı ve diğer sorunlar almış başını gidiyor. Öte yandan aile kurumuna, toplum hayatına ve bireyin ruh sağlığına yönelik tehditler sadece bunlarla da maalesef sınırlı değil. Son dönemde aileyi hedef alan en büyük tehdit, küresel güç odaklarının teşvik ettiği cinsiyetsizleştirme politikalarıdır. Uluslararası kimi şirketlerin, örgütlerin, markaların ve kurumların da destek verdiği sapkın akımların hedefinde bizatihi aile kurumu vardır. Meselenin daha vahim tarafı bunun kişisel bir yaşam biçimi tercihinden ziyade küresel bir dayatma haline dönüşmesidir. En küçük eleştirilerin dahi susturulduğu, itiraz edenlere adeta hayat hakkı tanınmadığı, insan fıtratını ve ailevi değerleri savunmanın imkansız hale geldiği, tepki gösterenlerin ekonomik, siyasi ve diplomatik olarak baskılandığı; hasılı bir avuç azgın azınlığın milyarlarca insanı esir almaya çalıştığı küresel bir zorbalıkla karşı karşıyayız" dedi.
"TÜRKİYE, CİNSİYETSİZLEŞTİRME DAYATMALARINA BOYUN EĞMEYECEK"
Erdoğan, sadece kadın erkek arasındaki ilişkileri değil, çocukları da hedef alan saldırılar karşısında aileyi, dolayısıyla insanı korumanın kendilerinin görevi olduğunu bildirerek, "Buradan bir kez daha ilan etmek isterim ki; Türkiye ve Türk milleti küresel cinsiyetsizleştirme dayatmalarına kesinlikle boyun eğmeyecektir. Evlatlarımızı bu sapkınların eline bırakmayacağız. Aile yapımızın dinamitlenmesine izin vermeyeceğiz. Bu noktada çok mühim bir rol oynayacak, seçim vaadimizde olan Aile ve Gençlik Bankası’nın kuruluşunu inşallah yakında gerçekleştiriyoruz. Meclisimizin onayını aldıktan sonra projeyi ilk etapta deprem bölgesinde hayata geçireceğiz. Böylece 6 Şubat‘ta asrın felaketini yaşamış ve hemen her şeyini kaybetmiş gençlerimizin yuva kurmalarına yardımcı olacağız. Daha sonra Karadeniz doğal gazı ve Gabar petrolünden sağlayacağımız finansmanla projelerimizin kapsamını peyderpey genişleteceğiz. Devreye alacağımız diğer desteklerle hem aile yapımızı yoksulluk ve sapkınlık tehdidinden koruyacak, hem de gençlerimize sahip çıkacağız. Bu konudaki kararlılığımızı sadece seçim meydanlarında değil, tüm dünyanın huzurunda birleşmiş Milletler (BM) kürsüsünden de ifade ettim, ifade ettik" diye konuştu.