Erdoğan açıklamasında "Sık sık maziden atiye köprü kurmak cümlesini kuruyorum. Bu sıradan bir cümle değil." dedi. Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Havacılık Uzay ve Teknoloji Festivali’nin ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Ülkemizi bu güzel etkinlikle buluşturan herkese şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum.

Gazianteplilere de ev sahiplikleri için ayrıca teşekkür ediyorum. İlk Teknofest İstanbul’da yapılmıştı. Daha sonra her ilimizden ev sahipliği talebi geldi. Daha sonra teknofestin tek rakamlı yıllarda İstanbul’da çift rakamlı yıllarda ise Anadolu illerimizde yapılmasına karar verildi.

Teknoloji Doğu’dan yükseliyor teması ile Gaziantep’ten yükselen heyecana ortak olmak istedik. Öncelikle tüm takımları ve yarışmacıları gönülden tebrik ediyorum. Bu festival kalabalık yerine daha sınırlı gruplar tarafından gerçekleştirildi. 

Ancak bu durum gençlerimizin heyecanını etkileyemedi. Bu kararlılık, ülkemizi hiçbir virüsün, hiçbir tehdidin durduramayacağını gösteriyor.

Gençlerimize duyulan güvenin ifadesi olan bu tablo, bize özgür fikirler geliştiren, çalışan azmeden herkesin istediği mecrayı bulabileceğini söylüyor. Batısından doğusuna güneyinden kuzeyine ülkemizin her kesimini kalkındırmak isteyen herkes aradığı fırsatı buldu.

Teknofest de bu hizmeti kendi alanında yapıyor. Ahmet Çelebi’nin izinden gidip, kabiliyetini ortaya koyabileceği yer burasıdır. Şırnak’ta Cezeri’nin birikimini yaşatma hayali kuran evladımızın robotik alanda becerilerini geliştireceği yer burasıdır.

Trabzon’da Hezarfan Ahmet Çelebi’nin havacılıktaki hayalini gerçekleştirmek isteyen evladımızın yeri burasıdır. Amerika’daki yarışmada başarılı olup yaptıkları uydu Aralık ayında uzaya fırlatılacak takım.

Yapay zekâ girişimi kurarak dünya çapında başarıları için girişimde bulunan gençlerimiz Teknofest’in eseriydi. Evet yapay zekanda siber güvenliğe kadar her alanda çığır açacak yenilikler burada tohumlanacak, kök ve tohum salacaktır.

Gençlerin kurduğu ve kısa sürede dünyaya ulaştırdığı değerler olduğunu biliyoruz.

Teknolojinin en büyük sermayesi üretken zihinlerdir. Diğer her şey bunun ardından gelir. Daha düne kadar insanlı ve insansız hava araçlarında esamesi okunmayan bir ülke konumundaydık. Bugün ise hedefine yürüyen bir avuç insan sayesinde aynı ülkelerin potasına girdik.

Biz Türkiye’yi 2023 hedeflerine ulaştırmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Gençlerimiz de 2073 hedefleri ile bu tohumları ulu çınarlara dönüştürecektir.

Buna karşılık ülkemizde bazılarının milli teknoloji hamlemizi küçümsediğini, hatta yok etmeye kararlı olduğunu teessürle takip ediyoruz. Teknolojinin hızına yetişmek artık bir mecburiyet halini almıştır. Bu teknolojileri yerli ve milli imkanlarla geliştirmenin de zorunlu olduğunu görüyoruz.

Cumhurbaşkanlığı’nın bünyesinde faaliyete geçirdiğimiz dijital dönüşüm ofisi olmak üzere pek çok yapıyı bu amaçla değiştirdik ve dönüştürdük.

Sizler hayallerinizde ısrarcı olursanız, geleceğin teknolojilerinin Türk malı damgası ile tasarlanıp üretileceğine inanıyorum. Türkiye’nin teknolojisi boş sloganlarla zarar uğratmak isteyenlere verdiğimiz cevap buradadır. İnşallah bundan sonra da sizler başarılarınızla bizleri gururlandırmayı sürdüreceksiniz.

Sevgili gençler bizim medeniyetimizi insan, irfan, ilim, hikmet medeniyetidir. Bu kavramların ifade ettiği ruhtan koptuğumuz dönemde, teknoloji çıktıları başta olmak üzere her alanda geriledik. Sık sık maziden atiye köprü kurmak cümlesini kuruyorum. Bu sıradan bir cümle değil.

Geçmişini bilmeyen, geleceğini de göremez. İslam ilim tarihini gezmeyen, bizim burada yaptıklarımızın anlamını göremez. Vecihi Hürkuş ve Nuri Demirağ’ın havacılıktaki akıbetlerini bilmeyenlere, bugünkü çabamızın amacını anlatamayız. Kendi topumuzu, tankımızı, silahımızı üretmenin manasını çözemez.

İnsan olarak kendimizi tanımadan tüm maddi unsurları ile dünyanın da evrenin de incelenmesi ile elde edilen bilginin de sırrına vakıf olamayız. Kardeşlerim, bilim araştırmadır. Araştırma kavramanın da tam tercümesi yeniden keşfetmedir.

Bu tercih bize araştırma ve geliştirmenin sınırının bulunmadığını ifade eder. Teknolojiye gönül veren gençler, bu alanın neresinden ilerlerlerse ilerlesin, önleri açıktır.

Teknoloji dediğimiz alan giderek genişleyen, daha alt dallara ve onun bölümlerine ayrılan devasa bir dünyadır. Şairin dediği gibi, “Hep denedin, yenildin. Olsun hep dene, hep yenil. Daha iyi yenil”