ERMENEK MADEN FACİASININ 6. YILDÖNÜMÜ!

ERMENEK MADEN FACİASININ 6. YILDÖNÜMÜ!

Ermenek Maden Faciasının 6. Yıldönümü'nde Eşini Kaybeden Şadiye Çoksöyler konuştu "DÜNYAYI VERSELER BİR OSMAN ETMEZ!"

Karaman'da 18 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasının üzerinden 6 yıl geçti. 18 işçinin yakınları ve arkadaşları bir yandan yitirdikleri emekçi kardeşlerinin yasını tutuyor, diğer yandan 6 yıldır verilmeyen alacakları için eylem yapıyor. Faciada yaşamını yitiren maden işçisi Osman Çoksöyler'in eşi Şadiye Çoksöyler de o acılı ailelerden sadece birisi. Halen ilk günkü acısını içinde hissederek hayata tutunmaya çalışan Şadiye Çoksöyler, 6 yılın ardından o anı ve sonrasında yaşadıklarını ANKA'ya anlattı. Şadiye Çoksöyler, “Bana Türkiye’yi, dünyayı verseler bir Osman etmez...” diyor.

Karaman’ın Ermenek ilçesine 2014'ün 28 Ekimi'nde bir büyük acı düştü. Has Şekerler Madencilik’e ait kömür madeni saat 12.15’te su almaya başladığında bir büyük facianın yaşanacağından ilçe halkı habersizdi. Maden hızla su alıyor, içerideki madenciler için tehlike giderek büyüyordu. Yer altında 26 kişiydiler....  Büyük ihmal ilçenin 18 emekçi madencisini yaşamdan kopardı. Madenden sadece 8 işçi canlı çıkabildi... 18 işçi ise madeni basan suda boğularak hayatını kaybetti.

Faciada yaşamını yitiren madenci Tezcan Gökçe’nin annesi Ayşe Gökçe, acı haberi aldığında “Oğlum yüzme de bilmezdi, suyun içinde ne yaptı?" diye soruyordu. Babası Recep Gökçe, oğlunun cenazesinde giydiği yırtık lastik ayakkabısıyla yürükleri dağlıyor, ilçe bir büyük acıyı yaşıyordu.     Tezcan Gökçe gibi maden işçisi Osman Çoksöyler de kundaktaki üç aylık bebeğini, beş yaşındaki çocuğunu ve eşi Şadiye Çoksöyler’i geride bırakmıştı...

Aradan tam altı yıl geçti... Ermenek halkı maden işçilerinin kaybının yasını tutarken diğer yandan verilmeyen haklarının mücedelesine girişti.    Yaslı ailelere ve facia sonrası işten çıkarılan maden işçilerine hakları ödenmedi. Acılı ailelerin, haklarını alamayan madencilerin yer altında ve  yer üstünde yaşama tutunma mücadelesi sürüyor... O işçiler örgütlendi, hakları için Ankara’ya yürümek istedi. Karşılarına bir büyük sesizlik  duvarı örüldü, engellendiler, yasaklandılar.

‘KÜÇÜKTÜM, ÇOCUKTUM, ACIYLA BÜYÜDÜM’

Bugün onlarla birlikte madencilerin hakları için mücadele eden bir isim var. Adı Şadiye Çoksöyler. O yeraltında evine ekmek götürme mücadelesi verikken yaşamını yitiren madenci Osman Çoksöyler'in eşi... Yaslı madenci eşi Şadiye Çoksöyler, Ermenek madenci katliamının 6’ncı yıl dönümünde o gün yaşadıklarını ve sonrasını ANKA’ya anlattı. “6 yılda neler vermedik ki, neler kaybetmedik ki hayatımızdan çocuğum 3 aylıktı, şimdi 6 yaşında. Öbürü 5 yaşındaydı, şimdi 11 yaşında. Kendim küçüktüm, çocuktum, acıyla büyüdüm” diyor Şadiye Çoksöyler, o günkü derin acısını, yaşadıklarını kelimelere güçlükle dökerek: 

“Eşimler torba yasadan sonra 1,5 ayıdır ocağa gitmiyordu. Devlet yasa çıkarıp maaşları yükselttiği için ‘Yemeğinizi kendiniz getirin, servis ücretleri sizden’ deniyordu. Kendiniz bulun yiyin, dediler. O gün akşam (kazadan bir gün önce), kahvede toplantı yapmışlar. Eşimin eniştesi ocak çavuşuydu. Eniştesi ‘Gidilecek’ demiş. Gece saat 12’yi çeyrek geçiyordu. Gece geldi, ‘Şadiye ben işe gidiyorum’ dedi. ‘Yemek, servis ne olacak?’ diye sordum. ‘Buradan bir şeyler hazırla’ dedi. O gün bugünkü gibi aklımda... ‘Ya bizim ekmeğimiz orda değilse gitme, sıcak yemeğin olmadıktan sonra nereye kadar yer altında çalışacaksın’ dedim. Uzun süredir gitmediğini, ertesi gün bakıp geleceğini söyledi...”

‘O SABAH GÜLEREK ÇIKTI’

O sabahı anlatırken duygulanıyordu Şadiye Çoksöyler,  “Sabah kaldırdım eşim gülüyordu. ‘Maaşlarımız yükseldi’ diyordu. Kapıdan uğurlarken, ‘Maaşlarımız yükseldi’ diye gülerek çıktı... Aradan 6 yıl geçti....” diyordu. Şadiye Çoksöyler, onca yılın ardından yüreğinden gelenleri, çoçuklarının hislerini şöyle paylaşıyordu:     

‘YOLUN BAŞIDA AYRILDIK...’

“O gün salı günüydü. İhtiyaçlarımı olmak için pazara çıkmıştım. Orada yeğenimin yanına uğramıştım. Yeğenimin kayınpederinden kaza olduğunu duydum. Tesadüf duydum. ‘Şekerlerin ocağında su patlamış’ dediler. Adamın kolundan tuttum. Osman’ın olduğu ocakta mı diye. Orada ne yapacağımı şaşırdım. Çocuğum 3 aylık kucağımda. Yani o şoku bir daha atamadım. Beynimi toparlayamıyorum. 6 yıllık evliydik eşimle, yolun başında ayrı kaldık... Kadın olarak mücadele vermesi çok zor...”

‘ALLAH BIRAKSIN ARTIK BABAMI’

“Büyük kızım 5 yaşındaydı, küçük olmasına rağmen unutmuyor, biliyor babasını. Küçük 3 aylıktı, bilmesi imkansız. Bazen batıyor ayağı, ‘Babam gelsin’ diye. Ben cennette diyerek, alıştırdım ona. Allah’ın yayında diyorum, haşa ‘Ben Allah’ı da sevmiyorum artık. Bıraksın babamı’ diyor. (O sırada yanındaki küçük kızı annesinin dizine vurarak, ‘Allah’ı sevmiyorum demedim.)

Şadiye Çoksöyler, patronların aldığı cezanın yüreklerini soğutmadığını da söylüyor ve ekliyor: “18 canın bedeli 19 yıl. Yani 13’er ay. Bir kişini bedeli 13 ay olamaz. Bunlar ne yaptı, 19 yılı da bir kenara koyarak. Saffet Uyar ve Abdullah Özbey bırakıldı. Zaten Yavuz Özsoy 3 ay tutuklu kaldı, sonra bırakıldı. Şimdi kaçak. Kapanda olan biri bırakılır mı?”

‘BANA TÜRKİYE’Yİ VERSELER BİR OSMAN ETMEZ’

Maden işçilerinin ihbar, kıdem tazminatları ve ücret alacakları için Ankara’ya başlattıkları yürüyüşe destek veriyor Çoksöyler. Katliamdan sonra ölen işçilerin ailelerine ödeme yapılmadığını anlatıyor. Maden patronlarının mal varlığına icra konulduğunu ancak icra öncesi patronun mal varlığını başkalarına aktardığını söylüyor, “Bana Türkiye’yi, dünyayı verseler bir Osman etmez. Ama benim önünde geleceğini sağlamak zorunda olduğum 2 çocuğum var. Kadın başıma yürümeyi de öğrendim” diyor.

Ermenek’in kaderinin değişmesini istiyor Çoksöyler, maden ocaklarında iş güvenliği önlemlerinin alınmasını, başka canların yitirilmemesi için mücadele verdiğini paylaşıyor, “Ermenek’in kaderi madendi. İş güvenliği önlemleri alınsın, madenler açılsın. Ateş düştüğü yeri yakar. Biz yandık, başkaları yanmasın” diyor.

‘HAK BİZDEN YANA GÜLMÜYOR’

Ermenek’teki madencilerin Ankara’ya başlatmak istediği yürüyüş jandarma tarafından engellendi, işçiler darp edildi. “Öfkeliyiz” diyor Çoksöyler ve nedenini şöyle gerekçelendiriyor:

“Ben 26 yaşında 2 çocukla tek kalıyorsam, şu anda o patronlar evinde yatamaz. Adalet bu değil. Gerçekten de adaletin peşine düşecek olursak, bu değil hak bizden yana gülmüyor...”

‘YAŞADIKLARIM GÖZÜMÜN ÖNÜNDEN FİLM ŞERİDİ GİBİ GEÇMEYE BAŞLADI’

Maden işçilerinin 23 Ekim günü Ermenek’teki açıklaması sırasında “Babası öldüğünde 3 aylık olan çocuğum ‘Babam nerede?’ diye soruyor” diyerek, Türkiye’nin yüreğini sızlatan Çoksöyler, o gün neler hissettiğini de “İçimden gelenleri söylüyorum. Yaşadıklarım gözümün önünden film şeridi gibi geçmeye başladı. Çok ağır bedel ödedik, başkaları ödemesin” sözleriyle anlatıyor.  

‘KİMSE REZİL OLMASIN, HERKES EVİNE DÖNSÜN’

Ermenek’teki madencilerin jandarma tarafından engellenesinin ardından araya Karaman Valisi Mehmet Alparslan Işık girdi. Vali Işık, işçiler ile patronu 2 Kasım Pazartesi günü görüştüreceğini ve sorunu çözmeye çalışacağını söyledi. Şadiye Çoksöyler, pazartesi günkü toplantıdan beklentisini de şöyle dile getiriyor: 

“İnşallah olumlu sonuç çıkar. Hepimizin çocukları, eşleri var. Bir şekilde o aile geçinmek zorunda. Orada yatan arkadaşlarımız, abilerimiz. Kimse rezil olmasın herkes evine dönsün.”

Çoksöyler sözlerini yaşamını yitiren madencileri anarak, yakınlarına sabır dileyerek sonlandırıyor: 

“Bütün maden şehitlerinin mekanı cennet olsun, Allah’ın bütün şehit ailelerine sabırlar versin.”

‘18 CANIN BEDELİ 19 YIL’

Ermenek’teki madenci katliamının ardından Ermenek Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, 16 sanık hakkındaki karar 2016 yılında açıklandı.  Has Şekerler Madencilik Şirketi sahibi Saffet Uyar 13 yıl 9 ay, madenin ruhsat sahibi Ermenek Cenne Linyit Kömürü İşletmesinin o dönemki Müdürü ve hissedarı Abdullah Özbey, 11 yıl 3 ay, maden mühendisi firari Yavuz Özsoy’a 18 yıl 9 ay hapis cezası verildi. Diğer sanıklar da çeşitli cezalar aldı. Cezalar Yargıtay’da arttırıldı. Uyar ve Özbey’in cezası 19 yıla çıktı.  İki isim de koronavirüs pandemisin başında, Nisan ayında çıkan infaz indirim yasasıyla cezaevinden çıktı.