Fatih Altaylı: "Mesele birilerinin çektiği birkaç gram kokain değildir"

Fatih Altaylı: "Mesele birilerinin çektiği birkaç gram kokain değildir"

Habertürk yazarı Fatih Altaylı bugünkü köşesinde, lüks aracında uyuşturucu kullanırken görüntülenen AKP’li Kürşat Ayvatoğlu ile ilgili bir yazı yazdı.

Habertürk yazarı Fatih Altaylı, lüks otomobilde uyuşturucu kullanırken görüntülenen AKP’li Kürşat Ayvatoğlu ile ilgili kaleme aldığı yazısında " Mesele siyasetin gücünün bir yolsuzluk, bir hırsızlık, bir zenginleşme kaldıracı olarak görülmesidir. Mesele bunun çok normalmiş gibi söylenebiliyor hale gelmiş olmasıdır" dedi.

 

Altaylı'nın yazısı şöyle:


Kürşat Ayvatoğlu’nu konuşuyor memleket birkaç gündür.

AK Parti’de Hamza Dağ'ın özel kalem müdürü olduğu söyleniyordu.

Öyle olmadığı açıklansa da AK Parti Medya Tanıtım Başkanlığı'nda görevli olduğu belli.

Pahalı otomobilinde kokain kullanırken arkadaşları tarafından videoya çekilmiş ve bu video yayınlanmış.

Emin olun başta hiç ama hiç ilgimi çekmedi konu.

Memleketteki sayıları hiç de az olmayan kokainmanlardan biriydi.

Görüntüde muhafazakar iktidar partisinde görevli olması ise benim değil iktidar partisinin sorunuydu.

İktidar partisine nasıl sızmış?

Daha neler, kimler sızmıştır. Soru bile değil.

Keza Cumhurbaşkanı ve bakanlarla fotoğrafları da büyük sorun değildi benim için.

Benimle bile tanımadığım bir sürü kişi fotoğraf çektirmek istiyor zaman zaman.

Çektirsen bir dert çektirmesen “Adamın bir tarafı kalkmış” diyecekler.

Mecburen çektiriyoruz ama hepsine tek bir soru sorduğumu ve “Uyuşturucu kaçakçısı değilsen çektirelim” dediğimi yıllar önce yazmıştım zaten.

Soru da laf ola beri gele.

Adam kalkıp “Aaa, o zaman çektirmeyelim” mi diyecek!

Mühim olan fotoğraf değil, beraber fotoğraf çekilen kişinin işlediği suçlara katkı sağlanıp sağlanmadığı idi ki burada öyle bir durum görünmüyordu.

Neyse sonuçta fotoğraflar da bana göre çok sorun değildi.

Dediğim gibi mesele fazla ilgimi çekmiyordu.

Ta ki, mahkeme bu kişiyi serbest bırakana ve olayın “Ört bas edilme” durumu ortaya çıkıncaya kadar.

Instagram hesabımdan dalga geçtim, tepki gösterdim pek çokları gibi.

Nitekim serbest bırakılan Ayvatoğlu yeniden gözaltına alındı.

Tutuklansın da demiyorum. Serbest yargılanmalı elbette ama yargılanmalı.

Ama bana göre olayı rezalet boyutuna taşıyan ve Türkiye’de sistemin nasıl işlediği ya da bu gençlerin neden iktidar partili hale geldiğini gösteren şey Kürşat Ayvatoğlu’nun açıklaması oldu.

Sözde duygusal, aileyi öne çıkaran, anasını öne atarak arkasına saklanan açıklama tam bir felaket.

Tam bir “Merdi Kıpti’nin şecaat arzı”

Delikanlı Kürşat tam da Türkiye’de siyasetin sirkatin söylemiş.

Adam diyor ki, “Ben aslında AK Partili falan değilim. Sadece AK Parti’nin gücünden faydalanmak, şemsiyesi altına girmek, oradan nemalanmak için o partiye girdim. Benim yüzümden partiyi suçlamayın.”

Bu müthiş bir itiraftır.

Mesele birilerinin çektiği birkaç gram kokain değildir. Asıl mesele budur.

Zenginleşmek, dilediğince at koşturmak, imkanlarını arttırmak, dokunulmazlık elde etmek için iktidar partisi altına girmektir mesele.

Mesele bu Merdi Kıptilerdir.

Mesele bunların normalleştirdiği “sirkat için siyaset” düşüncesidir.

Mesele siyasetin gücünün bir yolsuzluk, bir hırsızlık, bir zenginleşme kaldıracı olarak görülmesidir.

Mesele bunun çok normalmiş gibi söylenebiliyor hale gelmiş olmasıdır.

NOT: Sirkat ne diye sormayın lütfen. Önünüzdeki bilgisayara veya elinizdeki telefona yazın Google size söyler.