Kamer Genç, vefatının 7. yıldönümünde unutulmadı
Eski CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, vefatının 7’nci yıl dönümünde Ankara’da anıldı.
Eski CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, vefatının 7’nci yıl dönümünde Ankara’da anıldı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, “Kamer Ağabey sadece Tunceli’nin değil. Türkiye için önemli biriydi. Önemli bir simgeydi. Biz de onun yolunda devam etmeye çalışıyoruz” dedi.
Türkiye Tanıtım Araştırma Demokrasi ve Laik Oluşum Vakfı (TÜLOV), eski CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in vefatının 7’nci yıl dönümü dolayısıyla bugün Ankara’daki Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde bir anma töreni düzenledi. Anma törenine, CHP Genel Başkan Yardımcıları Seyit Torun ve Veli Ağbaba, İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay ve Kamer Genç’in yakınları katıldı. Programda, yönetmenliğini Remzi Kazmaz’ın yaptığı, Kamer Genç’in hayatını anlatan bir belgesel gösterildi. Etkinlikte, Kamer Genç’in hayatından portrelerin yer aldığı fotoğraflar da sergilendi.
TÜLOV Başkanı Nurettin Demir, açış konuşmasında şunları söyledi:
“Değerli dostlar; gerçekten bizim, kendi değerlerimize daha fazladan önem vermemiz lazım. Yani Kamer Genç yaşarken yeterince onun kıymetini, değerini anlayamadık. Aslında Cumhuriyet için, laik Türkiye için ve halkı için büyük mücadeleler vermiş ve yan yana birlikte Meclis’te olduğumuz sürece tek başına bir muhalefet olma özelliğini gördüğümüz ondan feyz aldığımız bir arkadaşımızı biz, Özgür Özel, Veli Ağbaba ve ben, diğer arkadaşlarımla birlikte Türkiye Tanıtım Araştırma Demokrasi ve Laik Oluşum Vakfı’ndan (TÜLOV) aldığımız güçle birlikte onu anılarını yaşatmak; ileriye, gençlere, gelecek nesillere taşımak için elimizden geleni yapıyoruz. Onunla ilgili olarak bizim Remzi Kazmaz arkadaşımız, Bodrum temsilcimiz güzel bir film yaptı. Hep beraber izleyeceğiz, aynı zamanda kitabını da inşallah doğum gününe yetiştirmeye çalışıyoruz, şubat ayında ve her yıl gidiyoruz mezarının başında onu anıyoruz. Türkiye’ye mal etmek için elimizden geleni yapıyoruz. Bugün Genel Başkan’ımızın konuşmalarını dinledik. Yüreğimiz yandı. İçimiz burkuldu. O nedenle hepimizin sahada bir nefer gibi, bir Kamer Genç gibi her alanda hiç kırılmadan, darılmadan çalışmamız gerekiyor. Laik bir Türkiye için, çağdaş bir Türkiye için, Cumhuriyet’imizi daha ileri noktalara taşımak için hep beraber nefer olmalıyız, çalışmalıyız diyorum.”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ise şöyle konuştu:
“Tabii bu hem belgeseli hem Kamer Genç kitabını TÜLOV yaptı. Öncelikle bu belgeselde büyük katkısı olan sevgili Remzi Kazmaz’a teşekkür ediyoruz. TÜLOV, aslında mazisi 20 yılı aşan, ama Nurettin Demir’le birlikte farklı bir yeni yola giren bir vakfımız. Bizim de üye olduğumuz; Özgür Özel’in, benim, buradaki birçok milletvekili arkadaşımızın, genel başkan yardımcılarımızın üye olduğu bir vakıf. Bu vakıf hem Türkiye’nin geleceğiyle ilgili çalışmalar yapıyor hem de geçtiğimiz yıl gördüğümüz gibi CHP Gençlik Kolları’yla birlikte Askıda Bilet kampanyası yaparak bir önemli işe imza attı. Vakıflar çok önemli, aslında zaman zaman konuşulur. İşte CHP; sol, sosyal demokrasiyi savunanlar, Cumhuriyet’i savunanlar, laikliği savunanlar zaman zaman tartışılır; niye güçlü değiliz diye. Aslında bir siyasi partinin ya da bir siyasi hareketin güçlü olabilmesinin, onun paydaşlarıyla mümkün olabileceğini düşünüyorum. Bunların içinde sivil toplum kuruluşları, sendikalar, meslek örgütleri, vakıflar ve aslında çok okur-yazar, aydınımız olmasına rağmen vakıf konusunda bu camia, bu kesim eksik olarak gözüküyor. Maalesef gelişmiş bir vakıf yok. Tabii ki bu vakıflarda bir devlet desteği yok, farklı destekler yok; kendi yağında kavrulmaya çalışıyor.
Şimdi, burada birçoğunuz, işte kimi hemşerisi, birçoğu görev yapmış birlikte, aynı sandalyede, masada çalışmışlar, bizden çok uzun dönemler çalışmışlar. Örneğin Sayın Bakan’ım, sevgili büyüğüm, değerli hemşerim Seyfi Oktay. Birçok birlikte çalışan Kamer Ağabey’le…
O hasta halinde, 2015 7 Haziran seçimlerinde Kamer Ağabey, aday olmamasına rağmen geldi. Bütün Tunceli’yi birlikte gezdik, çalıştık. Kemal Bey’e çok bağlıydı, onu söyleyeyim. Cumhuriyet’le özdeşleşmiş, aslında bütün o Cumhuriyet’in ne anlama geldiğini ifade eden birisi Kamer Ağabey. Düşünün, Nazmiye’nin Ramazanlar köyünde doğuyor. Yoksul bir ailenin çocuğu, geliyor üniversiteyi kazanıyor. Üniversiteyi kazandıktan sonra Danıştay’da teknik hakim oluyor, oradan yurt dışına gidiyor. Bakın FETÖ’nün ‘Fetullah Hoca Efendi’ olduğu dönemde, Pensilvanya’nın diz çöküp etek öpme merkezi olduğu dönemde Kamer Ağabey, Kamer Ağabey gibiler, bunu AKP’lilerin yüzüne çatır çatır söylüyorlardı. Onun için saldırıya uğradı. Onun için hâlâ Meclis’te bulunan milletvekilleri tarafından saldırıya uğradı. Laikti, cumhuriyetçiydi. Dedi ki ‘Bu tarikatlar, bu cemaatler sizin başınıza iş açar’ dedi. Maalesef Kamer Ağabey’in dediği çıktı. Hâlâ akıllanabilmiş değiller, hâlâ devlet tarikatlar arasında pay edilmeye devam ediyor. Ölümü de önemlidir, ölümü de öyle bir mesajdır. Kamer Ağabey, biliyorsunuz, ‘Türk bayrağına sarılsın tabutum’ dedi, ‘Tunceli’nin, babamın yanına, Ramazanlar köyüne gömülsün’ dedi. Ölürken de bir önemli mesajı verdi. Kamer Ağabey, tanıdığım en iyi Atatürkçüydü. Keskin bir Atatürkçüydü, hiç böyle kendinin fikrine uymayan yerlerde bile düşüncesini çok açık ifade ederdi, hiç korkmazdı. Çok korkusuzdu. Kamer Ağabey sadece Tunceli’nin değil. Türkiye için önemli biriydi. Önemli bir simgeydi. Biz de onun yolunda devam etmeye çalışıyoruz. Umarım Kamer Ağabey’in hayal ettiği bir dünyayı, bir Türkiye’yi, yani Cumhuriyet’in hakim olduğu, laikliğin hakim olduğu, demokrasinin hakim olduğu bir Türkiye’yi hep birlikte yaratmak umuduyla katılan herkesi saygıyla sevgiyle selamlıyorum.”
Kamer Genç’in hayatını anlatan belgesel filmin yönetmeni Remzi Kazmaz ise şunları söyledi:
“Bu filmin akıl hocası, Prof. Dr. Nurettin Demir, ‘Hadi gel, laikliğin ve Cumhuriyet’in savunucusu Kamer Genç ile ilgili bir film yapalım da TÜLOV’un çalışmasına uygun düşer, onu da anlatırız’ dediğinde heyecanlanmıştım. Ama ne yazık ki kendisiyle ilgili, iki ay uğraşmama rağmen tek bir belge bulamadık, video bulamadık. Bulduklarımız hep yandaş medyanındı. Onları da kullanmak istemedik. Daha sonra imdadımıza Sayın Genel Başkan’ım Kemal Kılıçdaroğlu yetişti. Hepinizin de malumu, gördüğünüz gibi, arkasından siyasetteki performansı ve yetenekleri kamera önünde devam eden Sayın Özgür Özel ve Sayın Veli Ağbaba ile filmi bitirdik. Ne senaryo vardı kafamda ne de bir kurgu, film kendiliğinden geldi. Tıpkı bir Kamer Genç gibi spontane gelişen olaylarla olayı bitirdik.”