Metropoll'den son anket: Erdoğan'ın seçimi kazanacağını düşünenler...

Metropoll'den son anket: Erdoğan'ın seçimi kazanacağını düşünenler...

Metropoll, son anket sonuçlarını açıkladı.

Metropoll'ün açıkladığı son anket şöyle;

Ankete katılanların %14,5’i Cumhurbaşkanlığı seçimlerini Erdoğan’ın kesinlikle kazanacağını, %40,9’u ise kazanacağını düşünüyor. Dolayısıyla seçmenlerin %55’i Erdoğan’ın kazanabileceği algısına sahip görünüyor. Buna karşılık, kazanamayacağını düşünenler toplamda %39’luk bir kesim teşkil ediyor.

OLASI SENARYOLAR

Olası Cumhurbaşkanlığı seçimi senaryolarında da belli lider figürlerinin toplum nezdinde ön plana çıktığı; “ittifaklar doğrultusunda” bazı isimler üzerinde ortaklaşıldığı göze çarpmakta. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a karşı aday gösterilmeleri halinde, yaklaşık %43-43,5 oranında destek topluyorlar. Meral Akşener de %38,3 seviyesinde destek buluyor. Bu üç ismin de Millet İttifakı’nın oy potansiyelini daha önce gündeme gelen Muharrem İnce ve Abdullah Gül gibi isimlerden daha ileri taşımakta olduğu gözleniyor. 

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ

Kadınlara yönelik vahim şiddet olayları ve İstanbul Sözleşmesi’nin tartışmaya açılması, yaz boyunca Türkiye’de gündemin, kadınlar ve hakları ile kadınların toplumdaki konumları üzerine odaklanmasına neden oldu. İstanbul Sözleşmesi’nden haberdar olan seçmenlerin %67’si, bu anlaşmadan çekilmememiz gerektiğini düşünüyor. Buna kar ş ılık, %23’lük kesim ise Türkiye’nin İ stanbul Sözleşmesi’nden çekilmesi gerektiği kanaatinde.

Türkiye’nin %63’ü, son 1 yıl içerisinde geçim şartlarının kötüleştiğini belirtiyor. 

Refah düzeyinde irtifa kaybı yaşandığı algısı, toplumun önemli bir kısmını etkiliyor. Ağustos 2020 itibariyle, %63’lük bir çoğunluk, refah düzeyinin/geçim şartlarının kötüleştiği düşüncesinde. Buna karşılık, refah düzeyinin iyileştiğini söyleyenler %9 seviyesinde kalıyor. 

Seçmenlerin büyük çoğunluğu (%75), dolardaki artışın sadece döviz ile iş yapanları değil, tüm toplumu kaygılandırması gerektiğini düşünüyor. Diğer bir deyişle, toplumun ezici çoğunluğuna göre, doların yükselişi sadece “Dolar ile maaş alanlar ve Dolar ile iş yapanları” düşündürtmemeli; Türkiye’deki herkesi kaygılandırmalı."