Ortopedi ve Beyin Cerrahi Bayileri Derneği uyardı: "Devletin belirlediği fiyatlara bağlı satışlarımıza rağmen..."

Ortopedi ve Beyin Cerrahi Bayileri Derneği uyardı: "Devletin belirlediği fiyatlara bağlı satışlarımıza rağmen..."

Tüm Ortopedi ve Beyin Cerrahi Bayileri Derneği, (TOBDER), “Devletin belirlediği fiyatlara bağlı satışlarımıza rağmen alacaklarımızın 27 aya varan gecikmelerle tahsil edilmesi sektörümüzü zor durumda bırakmaktadır” açıklamasını yaptı.

Tüm Ortopedi ve Beyin Cerrahi Bayileri Derneği, (TOBDER), “Devletin belirlediği fiyatlara bağlı satışlarımıza rağmen alacaklarımızın 27 aya varan gecikmelerle tahsil edilmesi sektörümüzü zor durumda bırakmaktadır” açıklamasını yaptı.

Ortopedi ve beyin cerrahi operasyonlarında kullanılan protezleri sağlık kuruluşlarına satan bayiler, ödemelerin 27 aya kadar varan sürelerle gecikmesi nedeniyle sektörün zora düştüğünü duyurdu. Konuyla ilgili olarak açıklama yapan Tüm Ortopedi ve Beyin Cerrahi Bayileri Derneği, tedarikçilerin ve kamunun da haklarını koruyan adil ve güvenli bir sistem oluşturulmasını talep etti. TOBDER’in bugün yaptığı yazılı açıklama şöyle:

“SON ZAMANLARDAKİ KURDAKİ CİDDİ ARTIŞ İŞİN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİNİ ZORLAŞTIRMAKTADIR”

“2000’li yıllardan sonra faaliyet alanımızdaki ürünlerin kayıt, satış, temin koşulları ve fiyatı büyük oranda ödeme makamı olan kamu otoritesi tarafından belirlendiği bir süreç başlamıştır. Bu süreçte; Emekli Sandığı, doktorlar derneği ve sektör temsilcisi sivil toplum örgütleri bir araya gelerek iş birliği konusunda üzerinde uzlaştıkları kriterler çerçevede bir protokol imzalamışlardır. Bu protokolle faturaların direk ödeme merciine (Sosyal Güvenlik Kurumu) kesilmesi, ürünlerin fiyatlarının enflasyon ve döviz kurlarına bağlı otomatik güncellenmesi başta devletimiz olmak üzere tüm sektör ciddi yarar sağlamıştır.

“SEKTÖRÜN ÖLÜM FERMANI OLUR”

Ancak son zamanlardaki kurdaki ciddi artış, enflasyon, faiz maliyetleri, artan personel giderleri, araç kiraları, akaryakıt giderleri, hastanelerde bulunması gereken cerrahi motor, diril, testere vb malzemelerin maliyetleri belirlenen fiyatlarla, bu işin sürdürülebilirliğini zorlaştırmaktadır. Mevcut durumda fiyatların güncellenmesi kaçınılmazdır. Üstüne üstlük devletin belirlediği fiyatlara bağlı satışlarımıza rağmen alacaklarımızın 27 aya varan gecikmelerle tahsil edilmesi sektörümüzü zor durumda bırakmaktadır. Bu alanda faaliyet gösteren firmaların ayakta kalmak için kullandığı banka kredilerinin yol açtığı sıkıntılar da dikkate alındığında bu durum sektörün ölüm fermanı olur.

“FATURALARIMIZIN ÖDEME SAYMANLIKLARINA GEÇ ULAŞTIRILMASI TAHSİLATLARIMIZDA AKSAMALAR OLUŞTURMAKTADIR”

Bu arada verdiğimiz büyük mücadeleler sonucu alacaklarımızın tahsili belli bir düzene girmeye başlamışken, bu kez de ilgili kurumlardaki birtakım kişilerin ihmalinden dolayı bazı sorunlar yaşamaktayız. Kestiğimiz faturalarımızın ödeme makamı saymanlıklara geç ulaştırılmasından dolayı tahsilatlarımızda 12 aya varan aksamalar olmaktadır. Bunun da yüksek enflasyon ortamında ne anlama geldiğini taktirlerinize bırakıyoruz. Kalite ve faydanın maliyet farkını hesaba katmayan, günün ekonomik şartlarına göre güncellenmeyen fiyatlar ve yapılan ihale ile 'en ucuzu' alma anlayışı güvensiz ve yanlış bir fiyat belirleme şeklidir.

“TEK YANLI VE ADALETSİZ İŞLEYİŞİN KAMU ÇIKARI OLMAYACAĞI HERKES TARAFINDAN BİLİNMESİ GEREKİR”

Şunu unutmamak gerekir, tedarikçilerin zararı olan her şey kamu çıkarı değildir. Kalite ve yarar şartı ne olursa olsun en ucuza satın almak, aldığını taahhüt ettiğin zamanda ödememek kamu çıkarı değildir. Tek yanlı keyfi ve adaletsiz işleyişin kamu çıkarı olmayacağını, bugün olduğu gibi sistemi tıkayacağını herkes tarafından bilinmesi gerekir. Aksine her aktörün kendisini güvende hissedeceği, karşılıklı hak ve çıkarların bir denge içinde korunduğu; adaletli sürdürülebilir bir piyasa ortamına ihtiyaç vardır. Sağlıkta ucuz ürünler ile değil uygun ürünler ile kamu yararı sağlanır.

“TEDARİKÇİLERİN VE KAMUNUN HAKLARINI KORUYAN ADİL VE GÜVENLİ BİR SİSTEM OLUŞTURULMALIDIR”

Sonuç olarak; ilgili üç bakanlığımızın temsilcilerinin, sivil toplum örgütü temsilcilerinin ve Türk Ortopedi ve Travmatoloji Birliği Derneği'nin temsilcilerinin de katılacağı bir çalıştayda oluşturulacak kurullarla; Sağlık Uygulama Tebliği (SUT), ihale sözleşmeleri, Ürün Takip Sistemi (ÜTS), Geri Ödeme Sistemi tekrar değerlendirilerek tedarikçilerin ve kamunun da haklarını koruyan adil ve güvenli bir sistem oluşturulmalıdır.”