
Özel haber: Karanlıklar Prensi ölü bulundu!
El Kaide ve IŞİD terör örgütüne bağlı olarak çalışan Beyaz Miğferler (White Helmets) ekibinin eski İngiliz Ajanı James Gustaf Edward Le Mausier Beyoğlu'ndaki evinde ölü bulundu. Ölümün ardından açığa çıkan bilgiler örgütün Suriye'deki savaşı desteklediğini, ajanların terör örgütleriyle bağlantılı çalıştığını ortaya koydu
Beyaz Miğferler, 2013 yılında ABD’den 23 milyon dolar, İngiltere’den 17 milyon dolar ve Hollanda’dan 4 milyon dolar fon alınarak kurulan, bir yardım örgütü adeta kamuflajlı bir katliam çetesi. Bu çetenin görevlerinden biri terör örgütleriyle çalışıp, sahte savaş fotoğrafları yayınlayıp insanları Suriye'ye karşı manipüle etmek. Bu skandal Kasım ayının başında teröristlerle fotoğraf çektiren Beyaz Miğferler'in sosyal medyada ifşa edilmesiyle duyulmuştu. Ölü bulunan İngiliz Ajanı, Le Mausier'de Beyaz Miğferler için çalışan eski bir İngiliz ajanı ve örgütün Türkiye kurucusuydu. 2013 yılında The Guardian gazetesi El Kaide ve IŞİD'in propaganda kolu olarak çalışan Beyaz Miğferler için şunları yazmıştı. "İngiliz Hükümeti Beyaz Miğferlerden 500’üne sığınma hakkı tanımaya hazırlanıyor. Beyaz Miğferler isimli grup, 2013’te eski MI5 ajanı James Le Mesurier tarafından Türkiye’de kurulmuştu.
TERÖRİSTLERE İNGİLİZLERDEN ÖDÜL!
ABD, terörist uzantısı olan Beyaz Miğferler grubuna 2016'da 23 milyon, 2018'de 18 milyon dolar destek sağladı. Dışişleri bakanlığı yaptığı açıklamada “Washington, 100 binden fazla insanı kurtardığını söyleyen Beyaz Miğferler’i güçlü bir şekilde destekliyor” sözlerine yer verdi. Britanya’nın yardımı ise 39 milyon sterlin civarındaydı. Britanya Dışişleri ve Kraliyet Ordusu’nda çalışmış olan Le Mesurier, 11 Haziran 2016’da Kraliçe tarafından Beyaz Miğferler projesi nedeniyle Britanya İmparatorluk 1 Nişanı (OBE) ile ödüllendirildi.
PARALAR AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİNDEN
Suriye’ye yönelik operasyonların merkez üssüne dönüşen İstanbul, 2013’de Beyaz Miğferler’in de kuruluşuna ev sahipliği yaptı. ABD ve Britanya hükümetlerinin verdiği fonlarla kurulan örgüt için 3 bin civarında çalışan Türkiye’de eğitildi. Açıklanan maddi desteğin dışında büyük miktarlarda ABD’nin parayardımı yaptığı biliniyor. Operasyon Dubai merkezli güvenlik merkezi ARK (Analysis, Research and Knowledge) ile başlayıp Hollanda merkezli Mayday Rescue Foundation üzerinden devam etti. Le Mesurier aynı zamanda hem ARK’ın proje direktörü hem de Mayday Rescue’nün Türkiye'deki kurucusu. Eğitim sürecinde ülkemizden AKUT'da yer aldı. Bu grupların en önemli iki finansörü ABD Dışişleri ve Mayday Rescue aracılığıyla Britanya Dışişleri.
TERÖRİST İSLAMCILARA DESTEK
Rusya Dışişleri Sözcüsü Mariya Zaharova, Le Mesuier ile ilgili şöyle bir açıklama yapmıştı: "Beyaz Miğferlerin kurucularından, James Le Mesurier; Balkanlardan Ortadoğu'ya dek arkasında kirli bir iz bırakmış eski bir MI6 ajanıdır. Terörist gruplarla bağlantıları, onun Kosova'daki görevlerine dek uzanmaktadır. Bu grup provokasyonlar başlatıyor, çoğu terörist gruba yardım ediyor ve Suriye hükümetinin diğer ülkelerin desteklediği terörle mücadele çabalarına karşı direniyor. Acımasız sahte kimyasal saldırılar planlıyorlar ve bunları yürütüyorlar.
ŞAŞIRTMAYAN İŞBİRLİĞİ
Le Mesurier bir diğer bağlantısı ise George Soros’un Açık Toplum Vakfı ile. Türkiye’de kurucuları arasında Osman Kavala’nın da bulunduğu Açık Toplum Vakfı; Le Mesurier’in kurduğu Beyaz Miğferler örgütü ile Açık Toplum Vakfının desteklediği Avaaz üzerinden işbirliğinde bulunuyor. Avaaz’ın kurucuları arasında bulunan Jeremy Heimans, aynı zamanda Beyaz Miğferliler için çalışıyor.
MAHRUKİ: 'TERÖRİSTLER OLABİLİR'
Bu kuruluşun Türkiye'deki iş ortağı AKUT (Arama Kurtarma Derneği) Türkiye'den 3 bin gönüllüyü Beyaz Miğferler için eğitmişti. 2015 yılında AKUT kurucusu Nasuh Mahruki "Terörist yetiştiriyorlar" başlığıyla anadoluturkhaber sitesi tarafından topa tutulmuştu. Bu ağır suçlamanın ardından Nasuh Mahruki: "Suriye’de AKUT’un eğittiği 1500 sivil savunmacı ve eğitmen eğitimiyle eğitilen toplamda 3000 sivil savunmacının içlerinde gerçekten de terörist unsurlarla bağlantısı olanlar olabilir. Teröristler her yere sızabilirler. Bugün TSK’nın bile içinden teröristlerle bağlantısı nedeniyle generaller dahil, 1500 - 2000 subay ve astsubay tutuklandı, görevden alındı. TSK’nın bile içine sızabilen teröristler, AKUT’un kurslarına da sızabilirler. Ancak kursiyer seçme programı tamamen bizim dışımızda gelişen bir süreçtir. Suriye tarafının, kendi iç sivil savunma personeli seçim kriterlerine göre yaptıkları değerlendirme sonucunda bize kursiyer olarak yolladıkları ve Türkiye Cumhuriyeti sınırlarından içeriye resmi bir şekilde ve kursiyer olarak gelenlere sadece hayat kurtarmak için kullanabilecekleri bir yetkinlik kazandırdık. Bütün bu konuştuğumuz eğitimler sadece hayat kurtarmak için kullanılabilecek eğitimlerdir" açıklamasında bulunmuştu.
ADAYLIĞI BU YÜZDEN İPTAL EDİLDİ
Nasuh Mahruki, 31 Mart 2014 seçimlerinde CHP'den Kadıköy Belediye Başkan adayı olacaktı fakat kendisi, Vatan Partisi’ne yakın olduğu iddiası yüzünden adaylığının iptal edildiğini açıklamıştı. Kulislerde dolaşan bir diğer dedikodu ise Nasuh Mahruki'nin, Beyaz Miğferler gibi açıklanamayan ilişkileri yüzünden adaylığının iptal olduğu yönünde.
SİZ İNSANLARI ÖLDÜRÜYORSUNUZ!
Vanessa Beeley'in ortaya çıkardığına göre istihbaratçı Le Mesuier, Bosna ve Kosova gibi en şüpheli NATO müdahalelerinden bazılarında ve Irak, Lübnan ve Filistin topraklarında dikkat çekici bir sicile sahip ve İngilizlerin Sandhurst'te bulunan elit Kraliyet Askeri Akademisi'nde yetişmiş, daha önceden Birleşmiş Milletler'de, Avrupa Birliği'nde ve İngiliz Dışişleri Bakanlığı'nda yüksek görevlere getirilmiş bir isim.
Tüm bunları sosyal medyasında anlatan Vanessa'yla, ajan Mesuier'in bir diğer Beyaz Miğferler ajanı arkadaşı Reza Afshar arasında sert diyaloglar yaşandı.
Reza Afshar, Vanessa'ya "Burada yaydığın pislik yüzünden şaşkınım Vanessa. Bir adam daha yeni öldü. Ailesi, arkadaşları ve meslektaşları var. Çalışmaları hakkında ne düşünüyorsan düşün ama biraz saygı ve insanlığa sahip ol. Gerçekten hastasın." dedi. Bunlar üzerine Gazeteci Beeley ve Reza Afshar arasında şu diyaloglar yaşandı.
Beeley: "Hasta olan ben değilim. ABD terör koalisyonuna karşı yürütülen 9 yıllık rejim savaşı. Hasta olan Suriyeli insanlar, ekonomik terörizm... Biz gerçek hastalıklarla savaşırken, Mesurier #WhiteHelmets için savaşıyordu.
Reza Afshar: "Suriye'de son dokuz yıldır yüz binlerce ölümden kimin sorumlu olduğunu biliyorsunuz. Rejim inkar bile etmiyor. Ya zihinselsiniz ya gerçekten aptalsınız ya da yalan söylüyorsunuz."
Beeley: Aynen... Türk, Suudi ve İsrail rejimleri bölgedeki kandan sorumlu. Kesin öyledir. Bu arada arkadaşın Carne Ross bugünlerde nasıl? (Carne Ross, diplomatik bir danışma grubu olan Independent Diplomat'ın kurucusu ve yöneticisi.)
Bu tartışmaların altına bir Twitter kullanıcısı Reza Afshar'ın özgeçmişini atarak "Büyük bir özgeçmişi var: "Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde Libya’nın baş müzakerecisi. Bu çalışma NATO’nun 2011’deki askeri harekatına yetki verilmesiyle sonuçlandı.” dedi. Bunun üzerine Beeley, "Evet, bir de insanlığa saygıdan bahsediyor, komik." cevabını verdi. NATO'nun askeri harekâtından sonra yüzlerce kişi ölmüştü. Tüm bu tartışmalar devam ederken, Peter adında bir Twitter kullanıcısı Reza Afshar'a “Bütün bir ülkenin yıkımına katılıp sayısız insanı öldürdünüz toptan acıya ve sefalete alet oldunuz. bu gerçekle nasıl yüzleşeceksiniz?” yazdı. Vanessa bu yoruma cevap vererek “Haklısın. Reza Afshar, Suriye'de devam eden savaşa onay almak için eski diplomat Carne Ross ile birlikte çalışıyor. Bunların işi Suriye ve müttefiklerini suçlamak. Bunların parasını İngiltere CSSF fonu ve Amerika finanse ediyor" dedi.
ÖLDÜRÜLDÜ MÜ?
10 metre yükseklikten düşerek ölen Mausier'ın evinde parmak izi koruyucusu olduğu tespit edildi. Mausier'in karısı Emma Hedvig Christina Winbergece ise şu çarpıcı açıklamalarda bulundu. "Eşim James Gustaf Edward Le Mesurier 10 yıldan fazladır depresyon ve yaygın anksiyete bozukluğunu tedavi kullanılan 'Cipralex' ve 'Xanax' ilaçlarını kullanıyordu. Saat 02.30 sıralarında yatağa gelerek bir uyku ilacı aldı. Ben de uyuyamadığım uyumak için bir süre bekledim. Saat 04.30 sıralarında ben yatmaya geldiğim zaman eşim uyanarak bana uyku ilacı verdi ve birlikte yattık. Polisler geldiğinde zor uyandım ve eşimin cansız bedenini gördüm."
MUZAFFER SUSAMIŞ / ÖZEL HABER