Özgür Özel, CHP'nin oy oranı için hedef koydu! 4 yıl sonra en az...

Özgür Özel, CHP'nin oy oranı için hedef koydu! 4 yıl sonra en az...

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP'nin 4 yıl sonraki oy oranına ilişkin öngörüsünü paylaştı. Özel, "CHP’nin oylarını yüzde 35’in üzerine çıkaracağını düşünüyorum" dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, BirGün'e konuştu. BirGün Yayın Koordinatörü Yaşar Aydın, Ankara Temsilcisi Nurcan Gökdemir ve muhabir Hüseyin Şimşek’in sorularını yanıtlayan. Özel’in değerlendirmeleri şu şekilde: 

ekran-goruntusu-2023-11-19-125712.png

"HEDEP, AKP VE MHP SEÇMENİ, CHP'DEKİ DEĞİŞİMİ OLUMLU BULUYOR" 

"İYİ Parti, HEDEP seçmeni hatta bazı AKP ve MHP seçmeni, CHP’deki değişimi olumlu buluyor. Çeşitli anketlerde bunu gördük. Örgütlerimiz de süreci çok daha iyi atlattı böylece. Üyelerimiz ve seçmenimiz, kurultay delegelerine çok ciddi şekilde etki etti. Dışarıda böyle bir hava olmasa kurultayda böyle bir sonuç olmazdı. Delegelerin esnafı, komşularını, gençleri dinlediklerini gördüm.  Kazanacağımızdan çok emindim. İkinci turda aldığımız oy, delegelerin gerçek görüşüydü.’’ 

"İTTİFAK KELİMESİ BİRAZ YORULDU. BUNDAN SONRA 'İŞBİRLİĞİ' DEMEK DAHA DOĞRU"

‘‘İttifak kelimesi biraz yoruldu. Meramınızı anlatırken zorlanıyorsunuz insanlara. O açıdan bundan sonrası için ‘işbirliği’ demek daha doğru olur. Yerel seçimler, işbirliğine uygundur. Adı ittifak konacaksa ona da karşı değilim ama çok sayıda partinin bundan sonra bir ittifak kurmasını doğru, gerekli ve uygun bulmuyorum. Partilerin seçim bölgelerine özel iş birlikleri olabilir. Kaybetmek üzere atılacak adımlar, seçmenlerimize haksızlık olur. Adayın doğru belirlenmesi çok önemli. Büyük parti olma kibri göstermeyeceğimizden de herkes emin olsun.

"KİBİRLİ OLMAYACAĞIZ. ADIM ATILIRSA GERİ ÇEVİRMEM"

Türkiye için biz muhalefete kazandıran bir formüle mecburuz. Yerel gereklilikleri iyi okuyan bir iradeyi göstermek istiyorum. Diğer partilerle henüz bir temas yok ama mutlaka olacaktır. Kibirli olmayacağız. Son seçilmiş genel başkan olarak ilk adımı benim atmam gerekiyorsa ilk adımı da atarım. Adım atılırsa da geri çevirmem. Tüm partiler için bunu söylüyorum.

"YEREL SEÇİMİ İYİ BİR ŞEKİLDE GEÇİRECEĞİMİZİ BİLSEYDİM ADAY OLMAZDIM"

Önümde, partide düşündüğüm yapısal değişikliklerin tamamını yapacak bir vaktin olmasını isterdim. Haziran ayında bir karne alacağız diye düşünelim. Mayıs ayında öğretmen değişmiş. O yüzden biraz erken olması yerine birkaç yıl sonra olmasını tercih ederdim kendi adıma. Çünkü CHP’nin ülkenin en iyi yönetilen kurumu olması gerektiğine inanıyorum. Hiçbirini yapamadan yerel seçime gideceğiz. Yine de ben zaten bir kurultay yapmazsak ya da rakipsiz olursa, seçmenin bizi cezalandıracağını gördüğüm için aday oldum. Yerel seçimi iyi bir şekilde geçireceğimizi bilseydim aday olmazdım. Bu heyecanın seçmeni yeniden sandığa götüreceğini biliyordum. Ben adaylık kararını ilk açıkladığımda, bana, ‘Boş havuza balıklama atladın’ dendi. Zaten bu cesareti gösterirsen başarırsın.

"4 YILIN SONUNDA CHP'NİN OYLARINI YÜZDE 35'İN ÜZERİNE ÇIKARACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM"

Dört yıl daha AKP iktidarına katlanmak istemeyen bütün seçmenin sandığa gelip muhalefet destek vermesi gerekiyor. Toparlanan bir muhalefet olacağız. Yerel seçimlerde elde edilecek bir başarı, psikolojik üstünlüğün muhalefete geçmesine neden olacak. İktidar, dört yıl seçim yapmadan duramaz.  Ama o 4 yıllık süre seçimsiz de geçse bizim partiyi büyütmemizin önünde bir engel yok. Bence demokrasinin önündeki en büyük engel, sürekli seçim fırtınasına maruz kalmış olmak. O zaman partiler cesurca adımlar atmak yerine, ‘Seçim var şimdilik o da beklesin bu da beklesin’ noktasına geliyor. Ben önümüzdeki 4 yıllık sürecin sonunda CHP’nin oylarını yüzde 35’in üzerine çıkaracağını düşünüyorum.

"'SİZ BİZE DESTEK VERİN HEM DE BUNU KAMUOYUNDA SÖYLEMEYELİM' DEME NİYETİNDE DEĞİLİM"

CHP’nin bugün yakaladığı ivme ile belli ittifak kapıları aralanamasa da başarılı olabileceğini görüyorum. HEDEP Eş Genel Başkanları ile aradıklarında ayrı ayrı görüştük. Onlara da söyledim. ‘Ziyarete gelmek isteriz’ dediler, beklerim dedim. ‘Meclis’e mi’ diye sordular, ‘Hiç fark etmez’ dedim. Genel Merkez’e de gelebileceklerini söyledim. Tercihi onlara bıraktım. Onlarla da bir iş birliği yapacaksak bunu kamuoyunun bilmeye hakkı var. Bir görüşme olacaksa açıktan yapılmasına yönelik isteği son derece haklı bir talep olarak görüyorum. ‘Siz bize destek verin hem de bunu kamuoyunda söylemeyelim’ deme niyetinde değilim. Hatta bunun şu açıdan da sağlıklı olacağını düşünüyorum, bütün seçmen, belli hassasiyetleri olan, belli beklentileri olan seçmenler bilsin bu seçim bölgesinde biz şu siyasi partiyle şöyle bir işbirliği içerisindeyiz. Mesela Zafer Partisiyle yapılan gizli protokolün bazı Kürt seçmenleri ciddi şekilde rahatsız ettiğini ve bunun bize bir maliyet yüklediğini de kendi kulaklarımla duydum.  Diyarbakır’da, ‘Değişim olmazsa oy vermeyeceğiz, gizli protokole çok kızıyoruz’ diye bir sürü Kürt seçmen yüzüme söyledi.

"KAYYUM İŞİNE KÖKTEN KARŞIYIZ"

Kayyum işine kökten karşıyız. Burada diyorlar ki ‘Devletle HEDEP görüşüyor ve aday çıkarmaları karşılığında kayyum atamama gibi birtakım iddialar var.’ Bunu çok tehlikeli buluyorum. AK Parti, siyasi etiği olmayan, sözüne en güvenilmeyecek, bugün böyle söyleyen yarın tam tersini yapan bir partidir. Yani CHP’ye kaybettirmek için ‘Her yerde aday çıkarılsın’ deyip kayyum atamama sözü verip, seçimin ertesi günü kayyum atar. AK Parti’ye aldanmamak lazım.

"ADAY KAZANIYOR DİYE MEVCUT BAŞKANI DEVAM ETTİRECEĞİZ DİYE BİR ZARURİYET YOK"

Partinin kimi gösterirse göstersin kazandığı yerde, aday kazanıyor diye mevcut belediye başkanını devam ettireceğiz diye bir zaruriyet yok. 2019’daki seçimden gerideyse değişecek. Yüzde 70’le seçilmiş, şimdi 65’te. Demek ki bir şeyler kötüye gidiyor. Oysa orada herkesin gönlünü alması lazımdı. Seçildiği yerden geride olanları değişmek gerektiğini düşünüyorum. Geriye gidiyorsa değiştirmek lazım hatta birazcık da aday adaylarına bakıp anketten sonra birbirine yakın ve yüksek adayları da sandığa koyup örgütü ödüllendirmek lazım.

ÖZGÜR ÖZEL'DEN PARTİ İÇİN 'UYUM' MESAJI

CHP Grup Başkanvekili Burcu Köksal ile kongreler sürecinde yaşananlar hakkında disiplin sürecinin yürümeyeceği kaydediliyor. Tüm bu süreç hakkında ne söylersiniz? 

İl kongrelerinde yaşananlarda bir tek Aydın’da disiplin süreci yürüyor. Grup Başkanvekilimiz Burcu hanım açısından zaten bir disiplin süreci yoktu. Ben kendi adıma kongrenin olduğu sabahtan önce yaşananlar adına hiçbir kırgınlık, küskünlük biriktirmedim. Burcu hanıma da şunu söyledim, ‘Kongre sürecindeki tutumundan dolayı grup başkanvekilliği görevinden alma veya güvensizlik gibi bir niyetim yok ama bundan sonra uyumlu çalışmamız, görevin iyi yapılması ve bundan sonraki durumla ilgili yeniden değerlendirme yapmamız doğru olur.’ Gelip bir grup başkanvekilini görevden el çektirmek de istemem. Kurultay hesabıyla bir şey yapmış olmak istemem. Ama bir yandan da grup başkanvekilleri, grup başkanını temsil edecekler. O meseleyi önümüzdeki süreçte hep birlikte değerlendireceğiz. Kurultaydan dolayı bir cezalandırmanın içine girmek istemem. Mecliste görevlendirmeler sırasında atama yapmayacağım. Grup başkanvekilliklerinde atama yapmayacağım. Seçim varken, ‘Seçmeyin ben aday göstereyim’ demeyi çok doğru bulmuyorum. Hatta grup başkanvekilliklerinde seçimin daha iyi sonuç verdiğini düşünüyorum. Ben hangi seçim sandığını bulduysam girdim fayda gördüm. Önümden kaçırılan her sandıktan zarar gördüm."