Türkiye'nin odaklandığı referandumdan sonra hükümeti, dış politikada, 'terörle mücadelede' ve iç siyasette çok önemli gelişmeler ve karar süreçleri bekliyor. Referandumdan sonra; bölgedeki son gelişmeler ışığında; Irak, Suriye, Avrupa Birliği, Rusya, ABD ilişkileri, izlenen politikalar gözden geçirilip yeni adımlar atılacak. 'Terörle mücadelede' sahadaki son durumun fotoğrafı çekilip yeni stratejiler izlenecek.

16 Nisan'da referandum sandığından çıkacak sonuç, kuşkusuz birçok adımın atılmasında belirleyici olacak ancak özellikle 15 Temmuz darbe girişiminden sonra siyaset kurumunda, bir arındırma sürecine girileceği ifade ediliyor. Bunun yol ve yöntemine de referandumdan sonra karar verilecek. İç politikadaki ikinci mesele, FETÖ'nün içlerine girip tahrip ettiği kurumların yeniden yapılandırılması, kurumsal kapasitelerin güçlendirilmesi. Bu konuda reform niteliğinde adımlar gelebilir. 2019'a kadar geçecek sürede çıkabilecek sorunlara ve çözümlerine ilişkin bir yol haritası üzerinde çalışılıyor.

Avrupa Birliği ile yaşanan kriz başka olmak üzere yeni ABD yönetimi ile politikaların uyumlaştırılmasına ve sorunların giderilmesine yönelik girişimlerde bulunulacak. Rusya ile normalleşme iradesinden sonra ilişkilerin seyri gözden geçirilecek. Buna komşularla ilişkiler de dahil. Suriye, Irak, ABD, Rusya, AB ilişkilerinde radikal kararlar ve adımlar atılabilir. Özellikle AB ile yaşanan süreçle ilgili kullanılan dilin yumuşaması ve ortak aklın işletilmesi bekleniyor. Şu anda konjonktürel olarak bazı adımlar atılamıyor.

Sahada PKK'ya karşı yürütülen operasyonlardan sonra bölge halkını kazanmaya ve psikolojik üstünlüğü kalıcı hale getirmeye yönelik adımlar atılacak. Örgütün ağır yenilgiye uğratılmasının ardından oluşan devlet otoritesi, vatandaş-devlet bağı, kalıcı hale getirilecek; buna yönelik adımlar atılacak. Ankara'nın, PKK'nın Suriye'deki uzantısı olarak nitelendirdiği YPG'ye yönelik sınır ötesinde de operasyonlar gündemde.

YPG, Suriye'de 100 bin kişilik ordu kurmak için çalışıyor. Ağır silahlar edinen örgüt, birlik-tabur-alay 3'lü sistemiyle silahlı gücünü yapılandırıyor; zırhlı mekanize tugaylar kuruyor. Örgütün elde ettiği, rezerv alanlar ve askeri kapasiteyle; halkı da yanına alarak elde edeceği federal statüyle sınırdan Türkiye'yi, halkını ve topraklarını tehdit etmesinin önüne geçilmesi gerekiyor. Aynı tehdit, Irak için de geçerli. Bir 'terör kuşağının' Türkiye'ye yönelme riskine dikkat çekiliyor.

TSK, Suriye'nin El Bab ilçesinde mayın ve el yapımı patlayıcı imha çalışmalarına devam ediyor. Fırat Kalkanı harekâtının başladığı günden bu yana, Cerablus ile Azez arasında terör unsurlarından temizlenen bölgelerde 8 bin 686 el yapımı patlayıcı ile 5 bin 204 mayın tespit edildiği açıklandı.

TSK'dan yapılan bilgilendirmede, El Bab'ın tamamen kontrol altına alınmasının ardından bölgeden temizlenen IŞİD'in tuzakladığı çok miktarda mayın, el yapımı patlayıcı ve patlamamış mühimmatın tespit edildiği kaydedildi. Mayın ve el yapımı patlayıcıların genellikle yol, menfez, bina girişleri ve içlerine tuzaklandığı ifade edildi.