
Sel felaketinin üzerinden iki gün geçti ama...
Altyapı eksikliğinin yarattığı tahribatın etkileri devam ediyor. Sel sularına kapılan yurttaşlar yaşananlara isyan ederken, suların hâlâ çekilmediği Silivri’de rögar kapaklarının kapalı olduğu iddia edildi.
İstanbul’da önceki gün şiddetli yağış nedeniyle yaşanan sel ve taşkınların etkisi sürüyor. Sel ve taşkınlarda mahsur kalan yurttaşlar yaşananlara isyan ederken, suların hâlâ çekilmediği Silivri’de arazi sahiplerinin rögar kapaklarını kapattığı iddia edildi.
'ARAZİ SAHİPLERİ RÖGAR KAPAKLARINI KAPATTI'
Metre kareye yaklaşık 120 kilo yağışın düştüğü Silivri Gümüşyaka’da dün suların tamamen çekilmediği görüldü. Sular altında kalan yaklaşık 500 evin bulunduğu bölgede çalışmalar devam ederken, suyun gideceği bir yerin olmadığı ve yazlık evlerin önündeki rögarların çoğunun tıkalı olduğu belirtildi. İddiaya göre bazı rögarlar da arazi sahipleri tarafından kapatıldı. Öte yandan bölgedeki hasar tespit çalışmalarının başladığı öğrenildi.
AYAKLARIM YERDEN KESİLDİ
İstanbul’un sular altında kaldığı günün en çok konuşulan iki karesinde yer alan yurttaşlar açıklamalarda bulundu. Habertürk’te yer alan habere göre, Üsküdar’da bir kokoreççide garson olarak çalışan 17 yaşındaki Murat Sümer, olay anını şöyle anlattı:
“7 gibi evde oturuyordum. Şimşek çaktı. Ne oluyor diye bakayım dedim. Her yeri su basmıştı. En az iki metre su vardı. Esnaf masaların, sandalyelerin üzerine çıkmıştı. Sokaktaki suyu tahliye etmek için esnaf, Mehmet Ali ağabeyin yanına gittim. Suya girdim. Rögarın kapağını açmaya çalışırken ayaklarım yerden kesildi. Kendimi tamamen suda buldum. Bir yandan çok şiddetli yağmur yağıyordu. Yüzmeye başladım. O sırada görüntümü çekmişler. Başaramayacağımı anlayınca hemen yanımdaki dükkânın masasına çıkmaya çalıştım. Ama su masanın da boyunu aşıyordu. Arkadaşım masayı tuttu üzerine çıktım. Yüzdüğümü görüp arayanlar çok oldu. ‘Üsküdarın gururu’ ve ‘Karada kulaç atan adam’ diye yorum yapanlar oldu. Herkes ‘O sen miydin’ diye sordu.
Belediyelerin daha sıkı tedbirler alması gerektiğini söyleyen Sümer, “Belediyelerimizin biraz daha dikkatli çalışmalarını rica ediyorum. Rögar kapakları yetersiz ve küçük. Şiddetli yağmurlarda sıkıntı yaşıyoruz. Kendi çalıştığım dükkânı 5-6 saatte temizleyebildim” diye konuştu.
''YÜZME BİLMİYORDUM,BOĞULACAKTIM...''
Şiddetli yağış sonrası Aksaray’da taksisinde mahsur kalan Şahip Meray ise, şöyle konuştu:
“Aksaray’dan Yenibosna’ya gidiyordum. Köprü altındayken birden sular gelmeye başladı. Taksiyle geri gitmek istedim, ama aracın içi yağmur suyuyla doldu ve durdu. Taksi stop edince tekrar çalıştıramadım. Yüzme bilmiyorum ve panik oldum. Boyum 1.65 cm. Yüzme bilmediğim için boğulma ihtimalim çok yüksekti. Taksinin içine su gelince tavanına çıktım. Bir süre sonra itfaiye gelip beni kurtardı.”
HASARIN MALİYETİ; 150-200 MİLYON
Şiddetli yağış nedeniyle yaşanan sel ve taşkınların neden olduğu toplam hasarın yaklaşık 200 milyon lira olduğunun tahmin edildiği belirtildi.
YANDAŞ BİLE İSYAN ETTİ
İstanbul’un sular altında kalmasına AKP’li yazarlar bile isyan etti. Birçok hesaptan Belediye Başkanı Kadir Topbaş eleştirildi, “Kadir Topbaş’a laf söylenilemez! Yağmurda olur öyle! diyen tiplere tek soru: Şu rezillik CHP döneminde yaşansa ne derdiniz? Teşekkürler” ifadelerini kullanıldı.
METRO SEFERLERİ NORMALE DÖNDÜ
İstanbul’daki yoğun yağış sonrası yaşanan sel baskınıyla durdurulan Yenikapi-Otogar ve Yenikapı-Kirazlı metro seferleri dün sabah saatlerinde yeniden başladı. Öte yandan kapalı olan Yenikapı-Haliç metro hattında ise çalışmaların devam ettiği bildirildi.
SEL FELAKETİNİN SORUMLUSU AKP'DİR
Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) Genel Başkanı Hasan Bektaş, sel felaketine yönelik açıklama yaptı. İstanbul’un bilimden uzak ranta dayalı çarpık kentleşmesinden en fazla ulaşım sektörünün etkilendiğini belirten Bektaş, şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye’nin en büyük kentinde yaşanan bu durumu başta ilgili bakan ve belediye başkanı olmak üzere AKP’li yetkililer ‘doğal afet’ olarak niteleyip ‘Araçla dışarı çıkmayın’ çağrısı yaptılar ve her yağmurdan, kardan sonra sorunun çözümünü aramak yerine 15 milyonluk şehir evlerine tıkamaya çalıştılar. 2017 Türkiye’sinde yağan yağmur suyunun ülkenin en büyük metropol kentini esir alabiliyor ulaşımı felç edebiliyorsa yaşananlar kader olarak ya da metrekareye düşen yağışın fazlalığı ile açıklanamaz. Bir doğa olayının İstanbul gibi bir şehri felç etmesinin tek sorumlusu AKP’nin ranta ve inşaata dayalı, plansız, bilimsel uyarıları dikkate almayan yönetim anlayışıdır, yağma düzenidir.”