
Ümit Özdağ, "portakal sandıkları" diyerek ne kastetti? Devlet Bahçeli'nin arabasından ne çıktı?
Sinan Ateş suikastı eski defterleri yeniden açtırdı. Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ, Sinan Ateş cinayeti nedeniyle kendisini hedef alan MHP lideri Devlet Bahçeli'ye geçmişi hatırlattı.
Ülkü Ocakları eski Genel Başkanı Sinan Ateş suikastından sonra MHP ve Zafer Partisi arasında yaşanan tartışma dikkat çekti. İki parti arasında geçmişte yaşananlar yeniden ortaya döküldü.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’a yönelik "'hepimiz katilin kim olduğunu biliyoruz' açıklamasıyla Cumhuriyet savcılarının görev alanına giren bir açıklamada bulundu. Bu istihbarat fosiline bildiklerini sormak kuşkusuz şerefli Türk savcılarının ana görevi" sözlerine Özdağ’dan yanıt geldi.
"TÜRKEŞ'İN KİMİN İSMİNİ AJAN OLARAK VERDİĞİNİ BÜTÜN ÜLKÜCÜLER BİLİYOR"
Özdağ, MHP'liler ve ülkücü camia için 'başbuğ' olarak görülen Alparslan Türkeş’in yazdığı mektubu hatırlatarak Bahçeli'ye cevap verdi. Daha önce de tartışma yaratan Türkeş’in "Devlet Bahçeli MİT’tendir, arkadaşlarımız MİT’ten uzak durmalı ve bunlara itibar etmemelidir" ifadelerini kullandığı mektuba gönderme yapan Özdağ, şunları söyledi:
"Söz istihbarat servislerinden açılmışken rahmetli Türkeş’in hapishaneden yazmış olduğu el yazısı mektupta kimin ismini ajan olarak verdiğini de bütün ülkücüler biliyor. Hadi oradan sen"
MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın ise bahsekonu mektubu yalanlayarak Ümit Özdağ'a ve babası Muzaffer Özdağ'a çeşitli suçlamalarda bulundu.
Tüm yaşananlarla birlikte Özdağ'ın 'portakal sandığından çıkan silahlar' hatırlatması da dikkat çekti.
Peki, Özdağ'ın bundan kastı neydi? İşte yanıt...
BAHÇELİ'NİN ARABASINDAN NE ÇIKTI?
Özdağ’ın hatırlattığı olay 1978’de yaşandı. Daha sonra Devlet Bahçeli liderliğindeki MHP’de milletvekilliği de yapan Adana Ülkü Ocağı üyeleri Ali Halaman ve Fuat İstanbullu Adana’dan Ankara’ya gelirken polis tarafından durduruldu. Aranan aracın bagajında portakal kasasının içinde silahlar bulundu.
Araç ise o sıralar Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’nde öğretim görevlisi olan Devlet Bahçeli’ye aitti. Bahçeli davada ilgili kişilerin memlekete gitmek için kendisinden arabayı aldıklarını, ancak silahlardan haberi olmadığını ifade etti.
"BEYAZ RENKLİ RENAULT MARKA OTOMOBİL KİME AİT?"
Cumhuriyet gazetesi yazarlarından Işık Kansu da bu olayı şu sözlerle hatırlatmıştı:
"Atatürk’ün adını verdiği gazetemiz Cumhuriyet’i ‘Türkiye düşmanlarının sığınağı’ diye niteleyenler için bir öykü:
Gazeteciliğe 1970’li yıllarda polis-adliye muhabiri olarak başlamıştık. Türkiye düşmanları, gencecik insanları birbirine karşı kışkırtıyor, sağdan ve soldan her gün vatan evlatları sokak ortasında öldürülüyorlardı.
Onları öldüren silahlar da Uğur Mumcu’nun saptadığı gibi aynı merkezlerden sağlanıyordu.
23 Şubat 1978 günü, polis, bir ihbar üzerine Adana’dan Ankara’ya gelen Renault marka bir arabayı Kepekli Boğazı’nda durdurdu. İçinden MHP Gençlik Kolları’na kayıtlı kişiler çıkan arabanın bagajındaki portakal sandıklarının altında 2 makineli tüfek ile cephane bulundu. Arabada yakalananlar ifadelerinde, silahları dönemin ülkücü lideri Muhsin Yazıcıoğlu’na götürdüklerini söyleyip bir de ayrıntı verdiler:
‘Biz o gün yemdik. Polis bizle uğraşırken Ankara’ya iki kamyon dolusu silah girdi.’
Bagajında silahlar ve cephane bulunan 01 FE 994 plakalı o beyaz renkli Renault marka otomobil kime aitti dersiniz?
Bugün MHP Genel Başkanı olan Devlet Bahçeli’ye..."