
Yargıtay'dan karar çıktı! Milyonlarca kiracıyı ilgilendiriyor...
Milyonlarca kiracıyı ilgilendiren ev sahibi ile kiracı arasındaki anlaşmazlıklara ilişkin Yargıtay'dan karar çıktı. İşte detaylar....
Kira fiyatlarındaki artış devam ederken ev sahipleri ve kiracılar arasındaki anlaşmazlıklar da devam ediyor.
Son olarak hükümetin kira fiyatlarına yüzde 25'lik sınırlama getirmesi de ev sahibi ve kiracı arasında büyük anlaşmazlıklara şimdiden yol açmış durumda.
YARGITAY'DAN EMSAL KARAR
Tüm bunlar yaşanırken Medyatava'da yer alan habere göre, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'ndan milyonlarca kiracıyı ilgilendiren bir karar geldi. Emsal teşkil edecek karar, ev sahipleri ve kiracılar açısından hayati önem arz ediyor.
TAHLİYE TAAHHÜDÜNDEKİ TARİHLER
Konut ya da ticari mekân kiralarken yapılan sözleşmeler ve tahliye taahhüdüyle ilgili net karar verildi. Tahliye taahhüdündeki tarihlerin boş olması kiracıların lehine sayıldı.
KİRACI TARAFINDAN İMZALANAN TAHLİYE TAAHHÜDÜ
Yargıtay, kira sözleşmesinin yapılması sırasında tarihleri boş olan ve kiracı tarafından imzalanan tahliye taahhüdünün tarihlerinin sonradan doldurulmasının önemsiz olduğuna dikkat çekti. Kiracısına tahliye taahhütname imzalatan mülk sahibi, dükkanı boşaltılmayınca soluğu mahkemede aldı. İş yerini tam 4 sene boyunca kullanan kiracının, son kira dönemi başında verdiği taahhütname dükkanı boşaltacağını kayıtsız ve şartsız olarak kabul ettiğini hatırlattı. Davalının noter kanalıyla yapılan ihtar ve uyarılara rağmen yazılı taahhüdüne uymadığını ileri sürerek taahhüt nedeniyle kiralanandan tahliyesine karar verilmesini talep etti.
DAVANIN REDDİNE HÜKMEDİLDİ
Davalı esnaf, davaya dayanak yapılan tahliye taahhüdünün davacı tarafça kira sözleşmesinin imza edildiği tarihten önce alındığını, davacının, taşınmazın kiracı sıfatıyla kullanılabilmesinin ön şartı olarak öne sürdüğü taahhütnameyi manevi cebir altında imzalattığını iddia etti. 2'nci Sulh Hukuk Mahkemesi, davanın reddine hükmetti. Mülk sahibi kararı temyiz edince devreye giren Yargıtay 6. Hukuk Dairesi, mahkeme hükmünü bozdu. Yeniden yapılan yargılamada Sulh Hukuk Mahkemesi, ilk kararında direndi. Davacı mülk sahibi bu kararı da temyiz edince bu kez devreye Yargıtay Hukuk Genel Kurulu girdi.
MİLYONLARCA KİRACIYI YAKINDAN İLGİLENDİREN KARAR
Kurul, oy çokluğu ile mülk sahibini haklı buldu. Milyonlarca kiracıyı yakından ilgilendiren kararda şu ifadelere yer verildi: Davacı, davalının yazılı taahhüdüne uymadığını ileri sürerek taahhüt nedeniyle kiralanandan tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı avukatı, davaya dayanak yapılan tahliye taahhüdünün davacı tarafça kira sözleşmesinin imza edildiği tarihten önce alındığını, davacının, taşınmazın kiracı sıfatıyla kullanılabilmesinin ön şartı olarak ileri sürdüğü taahhütnameyi müvekkiline manevi cebir altında imzalattığını öne sürmüştür. Bu şekilde imza edilen taahhüt tarafların gerçek iradelerini yansıtmaktan uzak olduğundan geçerli olmadığını, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
OY ÇOKLUĞU İLE KARAR VERİLDİ
Ancak; yasalarda ispat yükü, iddia edilen vakaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Tahliye taahhütnamesinin kira sözleşmesinden önce imzalatıldığını iddia eden davalı kiracı bu iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. Bu durumda mahkemece ispat yükümlülüğü ters çevrilerek davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Mahkemenin direnme kararının bozulmasına oy çokluğu ile hükmedilmiştir.