Ahmet Hakan'dan Erdoğan'a yanıt gibi 'ezan' yorumu

Ahmet Hakan'dan Erdoğan'a yanıt gibi 'ezan' yorumu

Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Feminist Gece Yürüyüşü sırasında kadınların ezanı protesto ettiği iddialarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Gazeteci Ahmet Hakan, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde Taksim'de toplanan feministlerin yürüyüşünü hedef göstererek, toplumu din üzerinden bölmeye çalışan AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a yanıt gibi bir yazı geldi. 

Bugünkü, "Bariz ve net bir ezan protestosu oldu mu?" başlıklı yazısında konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Ahmet Hakan şunları yazdı:

"İSLAM ülkeleri arasında ezan konusunda en hassas olan ülke belki de Türkiye’dir.

Neden?

Çünkü Türkiye’de ezan, namaza davetin de ötesinde tıpkı bayrak gibi bağımsızlığın bir sembolü olarak görülür, değerlendirilir.

*

İşte bu nedenle Dünya Kadınlar Günü’nde İstanbul’da yapılan gece yürüyüşünde ezanın protesto edilip ıslıklanması iddiasının üzerinde önemle durulması gerekir.

*

Ben de öyle yaptım.

Olayın nasıl gerçekleştiğini anlamak için farklı açılardan çekilmiş görüntüleri defalarca izledim.

Çıkardığım sonucu, iki maddede özetliyorum:

*

MADDE BİR: Yürüyüş yapanlar, ezan okunmadan önce ne yapıyorlarsa ezan okunmaya başlayınca da aynısını yapmaya devam ediyorlar gibi. Yani ezana yönelik özel bir protestoları yok gibi. Şöyle söyleyeyim: Ezanın üzerine ıslık gelmiyor, ıslığın üzerine ezan geliyor gibi.

*

MADDE İKİ: Çekimleri yukarıdan yapılan videolarda sanki ezanın sesi, bütün yürüyüşçüler tarafından kolaylıkla işitiliyormuş gibi algılanıyor. Oysa yürüyüşçülerin büyük çoğunluğu, kendi çıkardıkları uğultudan ezanın sesini fark edemiyorlar bile. Yani videolar, bu açıdan aldatıcı olabilir.

*

Yani benim görebildiğim kadarıyla öyle çok net, çok bariz, çok tartışmasız bir ezan protestosu ya da ezan ıslıklaması söz konusu değil.

En azından kuşkuyu gerektirecek hususlar var.

Belki yürüyüşe katılanlardan bazıları, ezanın başladığını fark ederek ıslıklarını ve uğultularını arttırmış olabilirler ama bu da yürüyüşe katılanların büyük çoğunluğunu “ezan protestocusu” durumuna düşürmez.

*

O yürüyüşte...

- Açılan pankartlardan nefret etmek... Hakkınızdır!

- Dile getirilen talepleri kabul edilmez bulmak... Hakkınızdır!

- Bazı pankartları ahlaki açıdan yargılamak... Hakkınızdır.

Ama hakkaniyeti ve adaleti elden bırakmaya asla hakkınız yoktur!

*

Çünkü “Bir topluluğa olan kininiz sizi adaletsizliğe ve haksızlığa sevk etmesin”talebi, Kuran’ın talebidir. "

Yazının tamamı için tıklayınız